Ben yaşayamadım onlar yaşasın!

Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde Terör örgütü PKK’yla girdiği kahramanca mücadele de 2016 yılında şehit düşen Uzman Çavuş Haşim Yenigül’ün eşi Leyla Yenigül, görev başındaki uzman çavuşlarla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bir istekte bulundu. Görev başındaki uzman çavuşların sesi olan Şehit Eşi Leyla Yenigül; “gerek terörle mücadelede gerekse sınır dışı harekatlarda en önde gidenler uzman çavuşlardır. Belli aralıklarla sözleşmeleri yenilenen uzman çavuşlara artık kadro verilsin. 3 yıllık uzman çavuşla 15 yıllık uzman çavuşa aynı prosedürler uygulanmasın. Her sözleşme yenilemede yeniden sağlık raporuna tabi tutuluyorlar. Hiç 25 yaşındaki bir uzman çavuşla 45 yaşındaki bir uzman çavuşun sağlığı aynı olabilir mi? Aralarında hiç fark yok aynı işleme tabi tutuluyor. Oysa diğer meslek gruplarında böyle bir şey yok.” Dedi.

Tayin konusunda da düşüncelerini aktaran Yenigül, “Benim eşimin görev yeri Kayseri’ydi. Fakat görev olarak doğuya gitti ve orada da şehit oldu. Birçok uzman çavuşun görev yeri batı ve doğuya veya sınır ötesine göreve gidiyorlar. Gittiklerinde ise bu şark görevinden sayılmıyor. Yani birliğin batıda ise ileriki süreçte doğuya tayinin çıkıyor. Ben bu süreçleri yaşamış bir insan olaraktan eşime kendimi borçlu hissediyorum. İstediğim sosyal haklar şehit aileleri için değil. Devletimiz şehit ailelerinin yanında ona söyleyecek tek kelimem yok. Ben 24 yaşında insanım iki tane çocuğum var. Eşim yaşadığında kadroya dâhil olsaydı, rahat yaşasaydı veya tatil veriyorlar bunlar eşime de verilseydi eşimin yanında olacaktım, çocuğum babasını bilecekti. Biz de rahat bir şekilde hayatımızı geçirecektik. Hadi ben 3 yıllık evliyim diğer insanlardan 10 yıllık olan da var 10 günlük olanda var yazık değil mi? Savaşta en önde gidiyorlar haklar konusuna gelince en arkadalar.” Dedi.

Uzman Çavuşların sorununun maaş olmadığını aynı birlikte görev yaptıkları diğer askeri personel gibi haklara sahip olmak istediklerini dile getiren Şehit eşi Yenigül ek göstergeden uzman çavuşların yararlanması gerektiğine de vurgu yaptı.

ŞEHİT EŞİME SORUMLULUĞUMDUR

Şehit Eşi Leyla Yenigül; “Ben bu süreçleri yaşamış bir insan olarak eşime kendimi borçlu hissediyorum. Ben tüm şehitlerimiz adına vefa borcumu böyle ödemek istiyorum. Görev başındaki uzman çavuşlara şehit olmadan kadro, tatil, lojman hakları verilsin. Aile bütünlüğü bozulmadan çocuklarıyla birlikte yaşasınlar.” Dedi

Hakkâri’nin Çukurca İlçesi'nde, 2016 yılında terör örgütü PKK'lıların saldırısında şehit olan uzman çavuş 27 yaşındaki Haşim Yenigül'ün naaş’ını, giydiği Türk Bayraklı tişörtüyle karşılayan şehidin eşi Leyla Yenigün 2 yıl sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bir istekte bulundu.

Önceki gün Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesini ziyaret ederek Genel Yayın Yönetmeni Mesut Tuğrul’a görev başındaki uzman çavuşların sorunlarını anlatan Şehit Eşi Leyla Yenigül, Mehmetçik’in Afrin harekâtında sınıra gittiğinde uzman çavuşların haklarının gündeme geldiğini ve bu hakları almak için ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sesini duyurmada kararlı olduğunu belirtti.

Bu isteklerinin şehit ailelerinin haklarıyla ilgili olmadığını, şehit ailelerinin her zaman yanında olan devlete minnettar olduğunu ve bu konuyla ilgili konuşulacak tek kelime olmadığını belirten Şehit Eşi Leyla Yenigül, şehit olmadan uzman çavuşlara gerekli hakların verilmesini gündeme getirmenin hem şehit eşine hem de diğer şehit aileleri adına bir vefa borcu olduğunu ifade etti.

Görev başında olan uzman çavuşların seslerini duyurmada kararlı olduğuna dikkat çeken Yenigül, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Afrin’e düzenlediği harekâtta askere moral vermek için yaptıkları yemek ve hazırladıkları kıyafetlerle sınıra kadar gittiklerini belirterek; “

CUMHURBAŞKANIM SESİMİ DUYACAKTIR

Hataya kadar gittik, Gaziantep’e kadar gittik, kıyafetler yemekler yaptık. Biz sadece bunu yapabildik. Devletimiz savaşırken askerimizin yemeğini veriyor. Devletimiz askerimize savaşırken dört dörtlük bakıyor ama bunların eksik yanını biz diyemedik ki; Uzman Çavuşlarımıza kadro verin, Uzman Çavuşlarımıza rütbe verin diyemedik. Biz olmayan şeyleri söylememiz gerekiyor. Evet manevi olarak onlara moral motivasyon olarak çok destek olduk.  Ama görev başındaki uzman çavuşların sadece bu şekilde moral ve motivasyona ihtiyacı yok. Ogünkü ziyaretimizde uzman çavuşlarımızdan çok mesaj aldık. Onlar maaşlarının iyileştirilmesini istemiyor, 7-8 bin maaş istemiyor. Ordunun mensubu olduklarını ve diğer askeri personelle aynı haklara sahip olmak istediklerini söylüyor. Onların da ailesi var, eşi, çocuğu, anne, babası var. Ön önemli istekleri ise kadrodur. Kadro verildiği takdirde önünü göremeyip istifa edenlerin sayısında da büyük bir düşüş olur. Örneğin 3 yılda bir kıdem veriliyor ama rütbe verilmiyor. Cumhurbaşkanımızın sesimi duyup gerekli çalışmaları yapacağına inanıyorum.” dedi.

RAPOR İSTENMESİNDE DE ADALETSİZLİK VAR

Uzman çavuşların görevlerine devam etmesi için belli sürelerde sözleşme imzalaması gerektiğini de hatırlatan Şehit Eşi Leyla Yenigül her sözleşme yenilenmesinde rapor istendiğini de ifade ederek; “Şöyle de bir adaletsizlik var 25 yaşındaki bir adamla 45 yaşındaki bir adamın sağlığı aynı olabilir mi, fiziki kabiliyet yeteneği aynı olabilir mi, aynı performansı sergileyemez. 45 yaşına kadar çalışıyor daha sonra sivil emekli olarak ayrılıyor, diğer askeri personel askeri emekli oluyor. Yine maaş farkı oluyor yine haklarında geriye çekilmiş oluyor.”

BATIDA BİRLİK DOĞUDA GÖREV

Uzman çavuşların tayin konusunda yaşadığı sorunlara da vurgu yapan Yenigül şöyle konuştu; “uzman çavuşların görev yaptığı bölgelere göre 4-5 yılda bir tayin hakları oluyor. Ama benim eşim mesela Kayseri’de görev yapıyordu. Güya batı bölgesi, eşim neredeyse Kayseri’de hiç yerinde durmadı. Devamlı doğuya geçici olarak göreve gönderildi. Doğuya geçici olarak gönderildiğinde ise bu süre şarktan sayılmıyor ve biz eşimin yanında değildik. Tekrardan tayini çıksaydı şark olarak yine doğuya gidecekti, biz eşimin yine yanında olamayacaktık. Bu konuya bir çözül bulunması lazım. Batıda görevli ise doğuya geçici görevle gönderilmemesi lazım, eğer gönderiliyorsa bunun şarktan sayılması lazım. Aile bütünlüğü için de bu çok önemli. Benim eşim yaşasaydı mesela çocuğum onu tanıyacaktı, ben hamileliğimi eşimle geçirecektim.

UZMAN ÇAVUŞLARIN İSTEDİĞİ MAAŞ DEĞİL

Benim eşim; “ Leyla her şeye kabulüm ama çocuğum boynumu büküyor” derdi.  Uzman Çavuşların hepsinin çocuğu var hepsi benim durumumda. Bu mesela aile özelliğine de karşı bir durum, diğer meslek guruplarında böyle değil. Benim eşim komando ve Komandolar en ağır eğitimleri alan insanlar, en ağır şekilde çalışan insanlar. Tekrar diyorum onların istedikleri maaş değil. Onların endişesi gelecek kaygısı. Diğer meslek guruplarının da kaygısı gelecek kaygısı değil mi? ‘Ben sözleşme yüzüne ne olacağımı bilmiyorum, ne olacağımız belli değil. Evimi arabamı alayımda bu işi bırakayım’ diyor. Bu gibi düzenlemelerle bunun önüne geçilebilinir”

EN BÜYÜK SORUNLARDAN BİRİSİ LOJMAN

Uzman çavuşların karşılaştığı en önemli sorunlardan birinin de lojman olduğunun altını çizen Şehit Eşi Yenigül; “orduda en çok uzman çavuşlar var. Ama bunlara lojman verilmiyor. Bu adamların ailesi var, ailelerini doğuya en kötü durumda olan yerlere götürse kışla dışında ev tutması bir tehlike, ailesini götürmese bu kez aile birliği sarsılıyor ve çocuklar babasıyla yeteri kadar vakit geçiremiyor. Uzman Çavuşlar ordu evlerinin kapısında nöbet tutuyor fakat içeriye alınmıyor. Bu bir ayrıcalıktır, onur kırıcıdır.

EŞİME KENDİMİ BORÇLU HİSSEDİYORUM

Ben bu süreçleri yaşamış bir insan olaraktan eşime kendimi borçlu hissediyorum. Ben tüm şehitlerimiz adına vefa borcumu böyle ödemek istiyorum. Bende sınıra gittim, bende vatan sağ olsun dedim, bende yanlarında durdum. Benim askerimin buna ihtiyacı var. Ben diğer vatandaşlarımızın da bunu yapmasını istiyorum. Gerek CİMERE gerek BİMER’e bu hakların şehit olmadan verilmesini istiyorum.

EŞİM HAYATTA OLSAYDI ÇOCUĞUM ONU BİLECEKTİ

Eşim yaşadığında kadroya dahil olsaydı, rahat yaşasaydı veya tatil veriyorlar bunlar eşime de verilseydi eşimin yanında olacaktım, çocuğum babasını bilecekti. Biz de rahat bir şekilde hayatımızı geçirecektik. Devletimize hiç bir şey demiyorum devletimiz şehit ailelerin yanında. Ben 24 yaşında insanım iki tane çocuğum var, devletim yaşam standartlarımı kolaylaştırıyor ama eşim olsaydı onunla vakit geçirmek için her şeyi yapardım. Hadi ben 3 yıllık evliyim diğer insanlardan 10 yıllık olan da var 10 günlük olanda var yazık değil mi? Savaşta en önde gidiyorlar haklar konusuna gelince en arkadalar.” Diye konuştu      

CANIN KARŞILIĞINDA MADDİYATIN ÖNEMİ YOKTUR

Önceki gün sosyal medya hesabından uzman çavuşların haklarıyla ilgili paylaştığı bir görselde bazı meslek guruplarından olumsuz mesaj gelmesine de bir anlam veremediğini belirten Yenigül; “Facebook’ta yaptığım bir paylaşım yüzüne,  Uzman Çavuşlara verilmeyen hakları diğer meslek guruplarıyla karşılaştırdığım için diğer meslek guruplarından tepki aldım.  Bazı insanlarımız diplomaları öne katıp, uzman çavuşları ima ederek diplomanın gerekli hakları aldığını savundu. Yeterince tahsilini yapmayanların o hakları da hak etmediğini düşünüyorlar. Uzman çavuşluk diğer meslek guruplarıyla kıyaslanamaz,  hâlbuki Uzman Çavuşlarımız canını ortaya koyan, sözleşmelerinde bu şartları kabul eden insanlar, bence en çok da bu hakları hak eden insanlar onlar. Canını ortaya koymuş bir canın maddi bir karşılığı olamaz. Fakat diğer meslek guruplarındaki çalışma şartlarıyla uzman çavuşların çalışma şartları kıyaslandığında verilen hakların tutarsız olduğu görülüyor. Yani benim istediğim kesinlikle diğer meslek guruplarından uzman çavuşları ayırt etme değildir. Onlara da saygım var onlarda bu ülkenin öğretmeni, doktoru hemşiresi bunlar da ülkemizde olması gereken şeyler. O meslek gruplarına zaten veriliyor, bizim sıkıntımız olmayanla, o meslek gruplarının şartlarından daha yüksek şartlarda çalışan uzman çavuşlarımıza da aynı şartları istiyoruz. Uzman Çavuşların hiç biri 8 bin, 10 bin maaş istemiyor. Uzman Çavuşlara da o haklar verilsin, ek göstergeleri yükseltilsin.  Uzman çavuşların içinde de üniversite mezunları var. Tahsil her şeyi çözmüyor, şuan taşeron yasasıyla birçok kişi kadroya alındı. Diplomasına bakılmaksızın. Neden o zaman uzman çavuşlarımız alınmadı. O zaman kadroya da çavuşlarımızın alınması lazım.”

(KAHRAMANMARAŞ’TA BUGÜN GAZETESİ / MESUT TUĞRUL)