“Siz bir başkasınız Kahramanmaraş”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kahramanmaraş 6.Olağan İl Kongresi için Kahramanmaraş'a geldi. Erdoğan Kahramanmaraş havaalanına iniş yaptığında bir karşılama töreni düzenlenirken, Kongrenin yapılacağı salona giderken yolda onu bekleyen coşkulu kalabalık içerisindeki çocuklara hediyeler verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan salon dışarısında kendisini bekleyen kalabalığı da boş geçmeyerek, vatandaşlara hitap etti.


“Siz bir başkasınız Kahramanmaraş”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın salona girmesi ile birlikte salonda büyük bir coşku hakim oldu. Erdoğan sözlerine; Hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum'' diyerek başladı.

Az önce dışarıda salonun 3 misli bir katılım vardı ve onlara selam vermeden içeri girmemiz doğru olmazdı,onları selamladık, şimdi sizlerle beraberiz. Ve bu heyecanınız, bu coşkunuz ve buradan Maraş’ın tüm ilçelerindeki, mahallelerindeki vatandaşlarıma selamlarımı iletiyorum diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Kuruluşundan bugüne kadar AK Parti tüm teşkilatlarında, sandığından mahallesine kadar tüm teşkilatlarında vazife yapmış tüm kardeşlerime en kalbi şükranlarımı sunuyorum, ahirete irtihal etmiş olanlara Rabbimden rahmet niyaz ediyorum.Kongremizin şehrimiz için, Kahramanmaraş’la birlikte ülkemiz, milletimiz, demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum'' dedi.

KAHRAMANMARAŞ SİZ BİR BAŞKASINIZ BE!

AK Partinin kurulduğu günden bu yana AK Partiye en çok destek veren illerin başında gelen Kahramanmaraş'ın bu desteğine Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Kahramanmaraş, siz bir başkasınız be, siz 16 Nisan halkoylamasında yüzde 74’lük evet oranıyla tüm Türkiye içinde 7’nci sırada yer alarak, evet, destan yazdınız. Şiir yazdığınızı bilirdim, makaleleri de bilirdim, ama destan yazdığınızı da öğrenmiş oldum. Bu, Maraş’ın son yıllardaki seçimlerde ortaya koyduğu en iyi neticedir'' dedi.

Erdoğan, ''Yaklaşık 1 yıl önce toplu açılış töreni vesilesiyle buraya geldiğimizde bize verdikleri sözü tutan Edelere şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme mücadelemizde Maraş’ın verdiği bu desteği asla unutmayacağız.

2023 hedeflerimiz konusunda bu şehri yine en önde görmek istiyoruz. Bu kutlu şehir tarihin her döneminde ülkesine, milletine, ezanına, bayrağına, özgürlüğüne, geleceğine her daim sahip çıkmıştır. Maraş’ın kahramanlığı öyle sözde değildir, bu şehrin insanlarının sözüyle, edasıyla her halinden kahramanlık akar.

Ne diyor şair:

“Zafer yolu vardı kara bağrında,

Nice canlar helak oldu yolunda,

Bütün ülkemizde, Anadolu’da,

Siftah mermisini yaktı Maraşlı.

Eser oldu bu iş tarihte durur,

İnsanlar fanidir, sonunda ölür,

Haksızlık sonunda belasını bulur,

Unutulmaz bir iş yaptı Maraşlı.”

Evet, unutulmaz bir iş yaptı. Cesaretiyle, gözünün o kararlılığıyla, çalışkanlığıyla destanlara konu olan Maraş, gönül dünyasının zenginliğiyle de ülkemizde apayrı bir yere sahip'' olduğunu söyledi.

Üstat Necip Fazıl’dan Abdürrahim Karakoç’a, Cahit Zarifoğlu’ndan Erdem Beyazıt’a, Nuri Pakdil’den Rasim Özdenören’e kadar nice şairin, yazarın, fikir, düşünce adamanın bu şehirden çıkmasının elbette bir sebebi vardır diyen Erdoğan,''Bunlar durup dururken olmadı, olmuyor, dertli adam oldukları için yazdılar, dertli adam oldukları için o şiirleri döktürdüler. Güzel insanların şehri Maraş’ın mümbitliği havasından mıdır, suyundan mıdır bilmiyoruz ama, kahramanlık unvanının ve madalyasının bu şehre çok yakıştığı bir gerçektir, onu biliyoruz.Kardeşlerim; bugün Türkiye Kahramanmaraş’ın 98 yıl önce zaferle neticelendirdiği kahramanlığı tüm güney sınırları boyunca sergiliyor. Türkiye 81 vilayetiyle, 81 milyon vatandaşıyla 98 yıl önceki Maraş olup istiklaline ve istikbaline el uzatanlara karşı topyekun kıyama kalkmıştır. Son 4-5 yıldır ülkemize yönelik o kadar çok saldırı oldu ki, artık milletimizin sabrı kalmadı, bıçak kemiğe dayandı. Sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturarak bizi binlerce yıllık komşularından, kardeşlerinden, ayrılmaz bir parçamız olan coğrafyalardan koparmak istiyorlar. Bu uğurda adını sürekli değiştirmelerine, tüm cilalamalarına rağmen, çabalarına rağmen çirkin yüzleri ortadan olan terör örgütleriyle kol kola girmekten çekinmiyorlar. Teröristin yanında poz verdiklerinde Türkiye’yi korkuta bileceklerini sanıyorlar. Halbuki bu görüntü sadece onların asırlardır dünyaya empoze ettikleri demokrasi, meşruiyet, hak, özgürlük gibi kavramların içini boşaltıyor. Bize terör örgütleri üzerinden yapılanlar milletimizin sakalını kesmeye benzer. Halbuki biz harekete geçtiğimizde o teröristleri tümüyle imha ederek inşası için var güçleriyle çalıştıkları yapının kollarını, kanatlarını kırarız haberleri yok. Kesilen sakal daha gür olarak çıkar, ama giden kol, kanat geri gelmez. İşte bu sabah ne oldu sayı? Evet, etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı 1931'' dedi.

Salondakilerin “Reis bizi Afrin’e götür” sesleri üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Edeler, 15 Temmuz’da ne dedik? Meydanlara dedik. Siz ne yaptınız? 15 Temmuz’da meydanlara döküldünüz, öyle mi? (“Evet” sesleri) Ve şimdi de böyle bir karar aldığımız anda hemen haberi veririz, önce şahsım, sonra da inanıyorum ki Edeler ve milletim hep birlikte cepheye yürürüz.Az önce söylediğim söz İnebahtı Savaşında donanımızın bir kısmını kaybettiğimiz, fakat aynı zamanda Kıbrıs’ı da ele geçirdiğimiz bir dönemde söylenmiştir. Biz dün neysek, bugün de aynıyız. Ve Rabbimizin lütfuyla yine yürüyeceğiz. Çünkü biz şuna inandık:

“Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi,

Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi,

Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın,

Galip et, çünkü bu son ordusudur İslam’ın” dedik ve öyle yürüdük.

Hamdolsun dün günlerden Cuma’ydı ve Mehmet’imiz cephede Cuma namazın kılıyordu, evde ağlaştık. Elhamdülillah, Mehmet’imiz Cuma ile beraber, evet, cephede görevini yerine getiriyor ve düşmana doğru yürüyor. Ve bunlar nedir biliyor musunuz? Bunlar bir milletin küllerinden yeniden dirilişidir, şimdi yeniden diriliyor bu millet ve hesabını soruyor ve hesabı sormaya devam edeceğiz. Bugün de terör örgütlerini ve onların arkalarındaki güçleri eninde, sonunda çökerteceğiz, bunu tüm kalbimizle inanıyoruz ve iman ediyoruz. Çünkü biz şuna inandık:  Sevgili Kahramanmaraş, sevgili Edeler; Rabbim ne buyuruyor? “…” Allah’ın yardımı evvel Allah yakındır, onu müjdele diyor. Ve biz de şimdi o müjdeye doğru ne yapıyoruz, koşuyoruz. Ve bu millet Mehmet’leriyle beraber inşallah o müjdeye nail olacaktır, biz de buna inanıyoruz. Geride ise sadece… Gitme kararını verdiğimiz zaman biz sizi buralarda bırakmayız merak etmeyin, beraber gideriz inşallah. Şimdi eğitimli kadrolarımızı gönderiyoruz, inşallah sefer görev emri olanlar bir defa öncelikle hazır olsunlar, ama ihtiyaç şu anda yok, karar verildiği anda yola revan oluruz. Geride sadece yaralanmış dostluk, müttefiklik ilişkileri, kıymeti kalmamış kavramlar, kimsenin itibar etmediği sözler, paçavraya dönmüş itibarlar kalacaktır'' dedi.

YENİ BİR DİRİLİŞİN ARİFESİNDE BULUNUYORUZ

Her dinlediğimizde yüreklerimizi parçalayan o meşhur Maraş türküsünde ne diyor diyerek Merik türküsü ile sözlerine devam eden Erdoğan şunları söyledi;

“Maraş’tan bir haber geldi,

Dediler ki, Merik öldü

Keşke Merik ölmeseydi

Kesileydi elim kolum.”

Bunlar da çok yakında keşke yapmasaydık diyecekler. O zaman belki bu türkü dillerinin ucuna gelecek ama, iş işten geçmiş olacaktır, bu böyle biline. Sahada Türkiye’yle baş edemeyeceklerini görenlerin dünya çapında yalana, iftiraya, çarpıtmaya dayalı bir propaganda savaşı başlatmaları da o zaman işe yaramayacaktır. Hakikatlerin karşısında bu yalanlar tıpkı güneşi gören buz kütlesi gibi eriyip buharlaşıp gidecektir.

Sevgili kardeşlerim; bu nesil, özellikle de AK Parti teşkilatlarında görev alanlar, partimize gönül verenler tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyadır. Çünkü biz medeniyetimizin köklerini bulduğumuz asrısaadetten geleceği kurulan köprünün tam üzerinde yeni bir inkişafın, yeni bir dirilişin arifesinde bulunuyoruz, çok anlamlı bir nokta. 1071’den 2071’e uzanan coğrafyamızı vatanımız haline dönüştürme mücadelemizin yeni ve önemli bir safhasını yürütüyoruz. Çağ kapatıp çağ açtığımız 1453’ten 2053’e giden yolda ülkemizi bir üst seviyeye taşıma imkanına sahibiz. 1923te kurduğumuz Cumhuriyetimizi 100. yıldönümü olan 2023 yılında dünyanın en büyük ekonomileri arasına sokma hedefini gerçekleştirmek için azimliyiz. Bütün bunları başardığımızda, ülkemizle birlikte umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimizin, tüm dostlarımızın da önünde yepyeni bir dönem açılacaktır.

Biz hiçbir zaman elinin ulaşabildiği, gücünün yettiği her yeri sömürüp tüm zenginlikleri, tüm kaynakları kendisi için kullanan bir millet olmadık, olmayacağız. Biz hiçbir zaman sadece kendi güvenliğini ve refahını düşünüp, başkalarının acıları, gözyaşları ve hatta kanları üzerinden kendimize suni bir dünya kurmadık, kurmayacağız. Eşrefi mahlukata, yani yaratılmışların en şereflisi olan insana hak ettiği değerle bakmayan hiç kimsenin, hiçbir anlayışın bizim nezdimizde kıymeti olamaz.

Dikkat ederseniz, bizim kendimize belirlediğimiz tüm vizyonlar hem tarihi anlamları, hem de gelecekteki hedeflerimiz itibarıyla kucaklayıcıdır, kuşatıcıdır, inşa edicidir. Dünyayı kimlerin yıktığını, insanları kimlerin değersiz hale getirdiğini şöyle yakın çevremize baktığımızda hep birlikte görüyoruz. Bu çarpık düzene dur demek, millet ve devlet olarak boynuzunu borcudur.

Suriye’nin, Irak’ın, Filistin’in, Libya’nın ve gönül coğrafyamızdaki diğer bölgelerin yıkık şehirlerine, o yıkıntıların altında yitip giden o yavrulara, o annelere, o ninelere, onların arkasından dökülen gözyaşlarına, çekilen acılara biz kayıtsız kalamayız. Eğer başkalarının yaptığı gibi bu görüntüleri bir film sahnesi gibi hissetmeden ve hiddetlenmeden seyredersek, çok geçmeden aynı şeyin bizim başımıza gelmesi kaçınılmaz olur. Aylan bebeklerle biz ağladık, Aylan bebeklerin derdiyle biz dertlendik, o denizlere dökülen yavruları bizim askerimiz kurtarma mücadelesini verdi, diğerleri sadece seyretti.

Allah’ın izniyle kimsenin Türkiye’yi bu hale düşürmesine izin vermeyeceğiz. İnancımızı ve vatanımızı kaybettiğimizde geriye bir kuru tenden başka hiçbir şey kalmayacağını biliyoruz. Yunus Emre, “ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil” diyor. İstiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda verdiğimiz şehitlerimize asla ölü nazarıyla bakmıyoruz. “…” Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler, siz bilemezseniz, siz anlamazsınız ve devamında, Rabbim onları doyuruyor, nimeti Rabbimden. Dolayısıyla onlar bizi izliyor, onlar bizi takip ediyor. Ve hani gidiyorlar ya, düğüne gider gibi gidiyorlar ya, işte bu bir aşk, bu bir sevda, bu bir inanç, onun gereğini yapıyorlar, bu ancak bu millette var. “Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.” Onların diri olduğunu, sadece bizim göremediğimizi bildiren Rabbimize ram oluyoruz.

Kardeşlerim; yıllarca bizi yalanlarıyla, vaatleriyle, dalavereleriyle, kifayetsiz ve bir o kadar muhteris yöneticilerimiz eliyle oyaların dönemi çoktan sona ermiştir. Bugün artık yepyeni bir Türkiye var, bugün artık ekonomiden demokrasiye her alanda dünya çapında söz sahibi olma kararlılığına sahip bir Türkiye var. Bugün artık tehditleri ve tehlikeleri sınırları içinde değil, sınırlarının ötesinde kaynağı her neresiyse oradan imha eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarını tüm hak ve özgürlüklere kavuşturmuş, insanlarının refah düzeyini sürekli yükselten bir Türkiye var. Bugün artık maziden atiye kurduğu köprüyle kim olduğunu, bugün nerede durduğunun farkında, gelecekte nereye gitmek istediğinin şuurunda bir Türkiye vardır. Bize hala dünkü Türkiye gözüyle bakan, bu şekilde muamele edenler yavaş yavaş gerçeklerin farkına varmaya başladılar. Türkiye’nin silkinişi ve yeni bir diriliş içine girmesi, bölgemizdeki ve dünyadaki pek çok toplumu da harekete geçirmiştir. Kerameti kendinden menkul olanların devri bitiyor. İşte Pazartesi günü Afrika seyahatine çıkıyoruz. Afrika’nın asırlar boyunca hem insani, hem doğal zenginlik bakımından nasıl sömürüldüğünün en acı örneklerin bu ülkelerde görüyoruz.

Bir vatandaşın 'Sağlık meslek liseleri…' diye seslenmesinin üzerine  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Sağlık meslek liselerini bitirenler hemşeri yardımcısı olarak göreve başlayacaklar, ondan sonra terfi edeceksiniz, terfi ettikçe de hemşire ve daha sonra da hemşirelikte terfie başlayacaksınız'' dedi.

KAHRAMANMARAŞ'A 26 KATRİLYON YATIRIM!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Sevgili Maraşlılar, dünyanın ve bölgemizin meseleleriyle uğraşırken, şehirlerimizi ve insanlarımızı da asla ihmal etmiyoruz. Geçtiğimiz 15 yılda Türkiye’nin nereden nereye geldiğinin en yakın şahidi sizlersiniz. Bu dönemde sadece Kahramanmaraş’a yaptığımız kamu yatırımlarının tutarı ne biliyor musunuz? 26 katrilyon, 26 katrilyon Kahramanmaraş’a yaptığımız yatırım.Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda, 2002 yılında göreve geldiğimizde durum farklı, ama 2015 1 milyar 658 milyon liralık, geçtiğimiz yıl bu zamanlar geldiğimizde 569 trilyon liralık toplu açılış törenlerini yaptığımızı görüyorum. Bu yatırımlarla ülkemizin diğer 80 şehriyle birlikte Kahramanmaraş’ın da çehresi değişti.Eğitimde 5517 yeni derslik yaptık.  Yükseköğretim yurtlarımıza 3 bine yakın yatak kapasitesi ilave ettik, üniversitemizi geliştirdik.Sağlıkta birisi 400 yataklı Necip Fazıl Şehir Hastanesi olmak üzere toplam 77 yeni sağlık tesisini sizlerin emrine sunduk. Şimdi de 250 yataklı kadın doğum ve çocuk hastanesiyle 125 yataklı Pazarcık ve 150 yataklı Afşin Devlet Hastanelerinin aralarında bulunduğu 25 sağlık tesisiyle ilgili çalışmalar sürüyor.Biz hükümete geldiğimizde Maraş’ta sadece 73 kilometre bölünmüş yol vardı, bunun üzerine biz 246 kilometre daha bölünmüş yol ilave ettik. Halen inşası devam eden, proje aşamasında olan yollar da var.Bununla da kalmadık, şehirdeki tüm demir yollarını baştan sona yeniledik. Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep hızlı tren hattı Nur Dağı’ndan da geçiyor, Nur Dağı’yla merkezi birleştirdiğimizde Maraş kesintisiz bir hızlı tren hattına inşallah kavuşmuş oluyor. Hali hazırda bu proje etap etap inşa ediliyor, tamamlandığında Kahramanmaraş-adana arası 1,5 saate inecek.Havalimanımızın yolcu sayısı 2005 yılında neydi? 6 bin ya, 6 bin, bugün 300 bini geçmiş bulunuyor. Zaten kapasite ne biliyor musunuz? 400 bin, demek ki bazı ilaveler yapılması gerekecek. Şehrimize 2 milyon yolcu kapasiteli yeni bir havalimanı şimdi terminal binası yapılıyor. Siz bizi sevdiniz, biz de sizi Allah için seviyoruz. İnşallah yeni terminal binası yılsonuna kadar hizmete girecek.Maşallah, barekallah, ne kadar güzelsiniz ya'' dedi.

Kahramanmaraş’ı baraj ve göletlerle donatarak hem 146 bin dekar arazimizin sulanabilmesini sağladıklarını söyleyen Erdoğan, ''Şehirlerimizin içme suyunu sorununu çözdük.Bugüne kadar Maraşlı üreticilerimize yaklaşık 1,5 milyar, yani 1,5 katrilyon liralık tarımsal destek verdik. Şimdi yeni açıkladığımız hayvancılık destekleri; geçen gün açıkladığımı duydunuz değil mi, mazot sübvansiyonunu duydunuz değil mi? Yüzde 50 mazotta sübvansiyon vereceğiz, yüzde 50’si de size ait; bu rakam artarak devam edecek. İlk günden beri ne diyorduk biz, durmak yok… İnşallah 2019’da yeni yönetim sistemiyle birlikte ülkemizin her alanda gerçekleştireceği ilerlemeden Maraş da payına düşeni alacaktır.

Dün hürriyetin kahramanı olan Maraş’ın önümüzdeki dönemde üretimin, ticaretin, sanayinin, tarımın, eğitimin, kültürün de kahramanı olmayı sürdüreceğine inanıyorum. Kahramanmaraş bugüne kadar beni hiç hayal kırıklığına uğratmadı dedi ve yine uğratmayacağını düşündüğünü söyledi.

Erdoğan daha sonra şöyle konuştu;

Kardeşlerim; şu anda dünyanın gündeminde Londra’dan başlayıp Pekin’e kadar uzanacak yeni İpek Yolu projesi var. Dünya ticaretinde yepyeni bir dönemin habercisi olan bu projenin güzergahı üzerinde ne var biliyor musunuz? Kahramanmaraş var, buradan geçiyor. Fırsatları şehirlerin ve insanların önlerine bu tür büyük projeler çıkarır, bunu değerlendirmek o şehirlerin ve insanların kendi bilecekleri iştir. Sizin kaçırdığınız her fırsatın müşterisinin hazır olduğunu unutmayın, çok önemli o. Fırsatın kazası olmaz, bunu iyi bilelim. Madem Kahramanmaraş böylesine büyük bir imkanı yakaladı, öyleyse devlet kurumları bir yandan, sizler diğer yandan el ele verip mümkün olan en iyi neticeye ulaşmanın gayreti içerisine girmelisiniz.

Eskiden ülkemizde tüm yatırımların, tüm hizmetlerin, tüm çabanın devletten beklendiği yanlış ve yanıltıcı bir anlayış vardı; biz bu anlayışı kökten değiştirdik.  Devlet altyapıyı kuracak, yatırımı ve üretimi girişimcilerimiz, işadamlarımız, yani sizler yapacaksınız. Yol var mı? Var, hem de kara yoluyla, tren yoluyla, hava yoluyla tekmili birden var.

Türkiye’nin enerji noktasında geldiği yer neresi? Gayet iyi, enerjide de güçlüyüz. Türkiye’nin her yerine 7 gün 24 saat kesintisiz enerji verebilen ve sürekli gelişen bir sistemimiz var, her geçen gün daha da güçleniyor. Şehirlerimiz yaşanacak hale geldi mi? Geldi. Bir yandan kamu kurumları, diğer yandan belediyelerimiz, aynı şekilde özel sektörümüz altyapısıyla, üstyapısıyla gerçekten her ihtiyacı karşılayacak bir şehircilik örneği ortaya koydular.

Yetişmiş insan gücüne sahip miyiz? Sahibiz. Ülkemizde gerek ortaöğretim ve yüksekokul düzeyinde gerek lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde olsun her seviyede, her alanda ve her konuda iyi bir yetişmiş insan potansiyeli mevcuttur. Üretimden ihracata her konuda bilgi, tecrübe ve potansiyel sahibiyiz miyiz? El hak, sahibiyiz.

En mütevazısından ne büyüğüne kadar gerçekten çok başarılı, çok çalışkan, çok azimli bir iş dünyamız mevcut. İşte şimdi havaalanından gelirken, evet, elleri paslı, nasırlı, çalışkan, gayretli Kahramanmaraş’ın kahraman iş dünyasını gördüm, onlar gayretli. İsim vermeyeceğim, onlar bazı komşularda olduğu gibi yan gelip yatarak para kazananlardan değil, kir, pas, çalışarak kazananlardan. Söz konusu Maraş olduğunda tabi bütün bunları 2 katıyla, 5 katıyla, 10 katıyla çarpmak lazım.

Kahramanmaraş’a geldiğim andan itibaren gördüğüm heyecan, coşku, şu anda karşımda duran şu manzara ülkemizin ve şehrimizin geleceği için bana çok büyük ümit veriyor. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Hepinize gösterdiğiniz bu samimi ilgili için teşekkür ediyorum.

TÜRKİYE'NİN KALKINMA SIRRI 'RABİA'

Biliyorum ki oturarak çok yoruldunuz, şöyle bir ayağa kalkalım bakalım diyen Erdoğan RABİA'yı yeniden saydı ve bunu unutmayın gençler diyerek

Tek millet… Tek bayrak… Tek vatan… Tek devlet…

İşte Türkiye’nin kalkınmadaki sırrı bu 4 tane unsurda yatıyor.

Öyleyse ne olacak? Bir olacağız… Bu ses çok az geldi, Kahramanmaraş’a bu yakışmaz. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Evvel Allah bu inancı kimse çökertemez, tamam.

Şu ana kadar görev yapan kardeşlerime teşekkür ediyorum.  Görevi devralacak kardeşlerime şimdiden başarılar diliyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun diyorum.

Ve ana kademe, Mart’a hazır mıyız? Ne oluyor? Ana kademe, Mart’a hazır mıyız? Kadın kolları, Mart’a hazır mıyız? Gençlik kolları, Mart’a hazır mıyız? Maşallah. Bu demektir ki Kasım’a da hazırız, öyle mi?

İnşallah sizler bu reformun temel taşlarını attınız, Allah yar, yardımcımız olsun'' diyerek sözlerini tamamladı.