Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin
Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Gizem Köse, modern yaşamın getirdiği
koşulların olumsuz sonuçlar doğurduğunu söyledi.
Özellikle gün boyunca masa başında çalışıp
az hareket eden ofis çalışanlarının bel çevresindeki yağlanmanın kaçınılmaz hale geldiğini ifade eden Dr.Gizem
Köse, şöyle konuştu:
Beslenme
alışkanlıkları son 50 yılda değişti!
“Fiziksel aktivitenin azalmasına bağlı
olarak gerçekleşen bu durumun yanında beslenme alışkanlıkları da son 50 yılda
inanılmaz bir değişim geçirdi. Hızlı pişirilen (fast-food), kolay satın
alınabilen (paketli besinler) ve bol kalorili içecekler birdenbire hayatımıza
girdi. Hayatı hızlı yaşamaya çalışırken yediklerimizi de hızlandırdık. Peki,
siz ofiste çalışırken neler yiyorsunuz?
Ofiste ev
yemeklerinde yağa dikkat!
Öğlen yemeklerinde yapılan tercihler gün
içerisinde besin tüketimlerinizi doğrudan etkiler. Bazı ofislerde ev yemekleri
ve açık büfeler bulunurken bazılarında dışarıdan besin tüketimi olabiliyor.
Öncelikle ilk tercihten gidelim. Ofiste ev yemeği tüketiminde dikkat edilmesi
gereken nokta yemeğin ne kadar yağ içerdiğidir. Pişirim sırasında eklenen yağ
sonrasında yemeğin suyuna geçer, bu yüzden ev yemeği var ise yemeğin suyunu tüketmemenizde
fayda var. Eğer dışarıdan sipariş veriyorsanız ya da öğle yemeğinizi dışarıda
yiyorsanız en sağlıklı seçimleri yapma şansınız var. Bu şansı iyi kullanın ve
kızartmalardan uzak durun!
Sağlıklı
atıştırmalık tüketin!
Oturarak çalışanların en büyük düşmanı
atıştırmalıklardır. Atıştırmalıklarda yapılan tercihler çok önemli. Özellikle
çikolata, bisküvi gibi hızlı tüketimi olan besinler içerdikleri şeker sebebiyle
kan şekerini hızlı yükseltip düşürebiliyor. Bu durumda bir sonraki öğün saatini
beklemeden tekrar bir şeyler yeme isteği oluşabiliyor. Yapılması gereken ile
adım şeker içeriği düşük olan besinleri tercih etmek. Burada evden getirilecek
taze ya da kuru meyveler hayat kurtarıcı olabilir. Böylece paketli besinler
yerine sağlıklı karbonhidratlar alarak kan şekerinizi dengede tutabilirsiniz.
Ayrıca her tüketeceğiniz besinden önce 1 bardak su içerek hem su tüketiminizi
arttırabilir hem de açlığınızı kontrol edebilirsiniz.
Light ürünler
sizi kandırmasın!
Şekersiz diyet ürünlerin tercih edilmesi
gerçekten de şeker tüketimini azaltıyor. Ama miktara dikkat! Bir besin şekersiz
diye kalorisiz demek değildir! Su hariç her besinin bir enerji içeriği vardır.
Yapılan araştırmalara göre ofis çalışanlarında mısır gevreği ve esmer ekmek
tüketimi yaygın olmakla beraber yine miktarlara dikkat edilmiyor. Burada bir
noktaya parmak basalım: Ne yediğiniz değil ne kadar yediğiniz önemlidir.
Çay ve
kahve su yerine geçmiyor!
İçecek olarak çay ve kahvenin bolca tercih
edildiği ofis ortamlarında hep bir şey atlanıyor. Su! Dünya Sağlık Örgütü’nün
su tüketimi önerisi günde kg başına 30ml şeklindedir. Bu yüzden kilonuzu 30
sayısı ile çarparak günlük su tüketimini hesaplayın ve bu sayıya ulaşmaya
çalışın. Eğer su tüketiminiz düzene girerse metabolizmanızı hızlandırmaya
yardımcı olacaktır. Ve hep karıştırılan bir şeyi iletmek istiyorum: çay ve
kahve asla su yerine geçmez, aksine vücutta su tutulumuna sebep olur.
Limon
tokluk süresini uzatıyor!
Yemeklerin yanında tüketilen kalorili
içeceklere de değinmekte fayda var. Meyve suyu özellikle yaz aylarında en sık
tercih edilen içeceklerdendir. Ancak meyve suyu sadece karbonhidrat içerir, lif
içeriği yoktur. Bu yüzden de kan şekerinizi çok hızlı yükseltir ayrıca boş
kalori kaynağıdır. Bunun yerine protein de içeren ayran, kefir gibi daha
sağlıklı tercihler yapabilirsiniz. Eğer ki yemeğin yanına yakışmıyorsa da en
sağlıklı içecek olarak mineralli suyu tercih edebilirsiniz. İçtiğiniz
içeceklere limon eklemeniz hem daha hoş bir aroma sağlar hem de tokluk sürenizi
uzatmaya yardımcı olur. Bu yüzden tansiyonla ilgili bir probleminiz yoksa su ya
da mineralli su tükettiğinizde limon dilimleri ekleyebilirsiniz.
Tuz ödem
oluşturuyor!
Son değinilmesi gereken nokta ise
kültürümüzün bir alışkanlığı olan tuz! Yemeklerin tadına bakmadan tuz atmayın.
Aslında mümkünse tükettiğiniz yemeklere hiç tuz atmayın. Özellikle yemekleri
siz hazırlamıyorsanız işyerindeyseniz zaten yemeğin reçetesine göre belirli
miktar tuz eklenmektedir. Tuz tüketimi arttıkça su ihtiyacınız da artar ve ödem
riski oluşur. Bu yüzden baharat kullanmak daha uygun olacaktır. Kısacası
çalışırken de sağlıklı beslenmek mümkün, tek yapmanız gereken yediklerinizin
farkında olmak!”
YORUMLAR