"Bugün bütün dünyanın, bütün toplumların yaşadığı derin bir ahlak krizi var"

Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal aralarında Milli Türk Talebe Birliği (MTTB), Genç Birlik, Anadolu Öğrenci Birliği, Genç MÜSİAD, ÖNDER Genç ve Genç Yeşilay'ın da bulunduğu Gençlik Kuruluşları Birliği'nin Taksim'de düzenlediği sahur programına katıldı.

Ünal, İslam dünyasının modern Batı karşısında kendisini sadece bilgi üzerinden değerlendirip 'neyi eksik biliyoruz' kaygısıyla son 200 yılı bilgi edinme telaşı içerisinde geçirdiğini söyledi.

İslam dünyasının bilgi edinme sürecinde hep savunmada kaldığını belirten Ünal, şöyle konuştu: "Bizde bir eksik vardı ve o eksiği bulup tamamlamalıydık. Biz, bilgide hikmeti kaybettik. Çok şey biliyoruz ama o bildiklerimizin içerisinde artık hikmeti kaybettik.

Hikmet aslında yaşadığınız zamanın ruhuyla sizin o anda edindiğiniz deneyimin kesiştiği ve zamanın ruhuna cevap olarak sunduğu şeydir. Evet, çok şey biliyoruz ama artık bilgisayarlar da çok şey biliyor. Bizim yeni bir düşünceye ve o düşüncenin ortaya çıkaracağı yeni bir ahlaka ihtiyaç hissediyoruz. Bugün bütün dünyanın, bütün toplumların yaşadığı derin bir ahlak krizi var. Bu ahlak krizini çözecek temel şey de İslam düşüncesidir ve bizim bir Müslüman gibi düşünmeye başlamamızdır."

 

"15TEMMUZ GECESİ SİZ HEPİMİZİ YANILTTINIZ"

Gençlerin 15 Temmuz'da kendilerini yanılttığını ifade eden Ünal, darbedeki duruşları sebebiyle gençleri kutladı.

15 Temmuz darbe girişimi öncesi gençlerle ilgili hayal kırıklıklarını konuştuklarını anlatan Ünal,  şunları kaydetti: "15 Temmuz'dan önce gençlerle ilgili hayal kırıklıklarımızı konuşurduk. 'Onlar şunu yaşamadılar', 'Onlar bunun farkında değiller' diye birçok cümlemiz vardı ama 15 Temmuz gecesi siz hepimizi yanılttınız. O yüzden hepinizi tebrik ediyorum. Büyük ve anlamlı laflar kullanmak yerine sanırım basit ve değerli düşünceler üzerinde odaklanmak ve her birimizin kendi düşüncemize, bakış açımıza odaklanmak daha doğru olur. Biz tıpkı Hazreti Musa'nın İsrailoğullarını Mısır'dan kurtarması ile birlikte 40 yıl içerisinde nesillerin anlayışının değişmesi ve bu 40 yıl içerisinde Hazreti Musa'nın yeni bir paradigma inşa etmesi gibi Türkiye olarak yeni bir anlayış, yeni bir paradigma inşa ediyoruz. Bunun en temel başlangıcını oluşturan birçok fikir ve sanat anlamında bize öncülük yapmış büyük insan var. Bu 90-100 yıl içerisinde bu büyük mirasın taşıyıcısı maalesef ulema olmadı. Bu büyük mirasın taşıyışıcısı şuara yani şairler oldu. Necip Fazıl, Mehmet Akif, Erdem Beyazıt, Sezai Karakoç taşıdı. Çünkü duyguya ihtiyacımız vardı. O yüzden bugüne kadar işin duygusunu taşıdılar. Şimdi artık işin fikrini ve tefekkürünü inşa etme vakti. Şimdi önümüzde bir eylem adamı olarak önümüzde Recep Tayyip Erdoğan var. Bize öz güvenimizi aşıladı. Artık bundan sonrası sizin daha çok çalışmanız, daha çok çalışmanız ve daha çok çalışmanızla ilgili."