Kahramanmaraşlı Rapçı rap ile Ankara havasını birleştirecek

Kahramanmaraşlı RAP sanatçısı Alp Aybars, eğitimci bir anne-babanın müzisyen oğlu. Aslında onun bir ismi daha var. Yani üç isimli bir rapçı Dursun Alp Aybars Yorulmaz. Ancak o sanatta Alp Aybars'ı kullanıyor. Farklı bir tarzı var.

Kahramanmaraşlı RAP sanatçısı Alp Aybars, eğitimci bir anne-babanın müzisyen oğlu. Aslında onun bir ismi daha var. Yani üç isimli bir rapçı Dursun Alp Aybars Yorulmaz. Ancak o sanatta Alp Aybars’ı kullanıyor. Farklı bir tarzı var. Çünkü o rap söylüyor ama dans etmiyor. “O konuda yeteneğim olduğunu düşünmüyorum ama çok iyi halay çekerim” diyor tebessüm ederek. Öyle yükseklerde de gözü yok. “Sadece Kahramanmaraş için yapıyorum sanatımı” diyor. Kahramanmaraşlı olmanın, sanat yapmanın artı ve eksilerini dinlemek istiyoruz Alp Aybars’tan. Sözlerine eğitime karşı olduğunu söyleyerek başlıyor Aybars. Biz de soruyoruz;

Eğitimci bir anne-babanın evladı olduğun halde eğitime neden bu kadar karşısın?

 

Gençleri yavaşlattığını düşünüyorum. Daha doğrusu bu eğitim sisteminin. Bazı şeyler çok geç oluyor. Ben eğitimi sevmiyorum. Kesinlikle karşıyım.

 

Madem bu eğitim sistemine karşısın, “Ben eğitim sistemine karşıydım. O yüzden şunu yaptım” diyebiliyor musun?

 

Evet. Üniversiteyi kazandım ama gitmedim. 7 yıldır da okuyorum. Harç yatırıyorum sürekli. İklimlendirme ve Soğutma bölümündeyim. Ama istemedim. Düşük puanla da gitmedim üstelik ama gitmiyorum üniversiteye. Karşıyım yani. Gitmeyi de düşünmüyorum açıkçası. Şu an özel sektörde çalışıyorum. Müzikten dolayı da yeni yeni insanlar tanıyorum. Farklı psikolojiler. Bu daha çok hoşuma gidiyor.

 

Ne zaman başladın müziğe?

 

2007’de başladım. Yaklaşık 20-21 yaşımda.

 

Seni müziğe birisi mi teşvik etti? Bu merak neden kaynaklandı?

 

Birisi teşvik etmedi aslında. Zaten müzikle ilgileniyordum da sadece dinliyor ve araştırıyordum. Özellikle rap müziği. Babamdan da gelen bir şey var. Babam şair benim. Oradan da gelen yazma yetisi vardı. Onunla beraber bütünleşti.

 

Hem yazıyorsun hem de söylüyorsun?

 

Evet aynen. Hem yazıyorum hem söylüyorum.

 

Neden rap?

 

Çünkü rapta daha çok şey anlatabiliyorsunuz. Bir pop parçasına bakın şu zamanda, bir-iki dörtlükle pop parçası yapabiliyorsunuz çok basit. Ama rapta neredeyse yirmi dörtlüğü bulduğu oluyor. Bu da inanılmaz bir şey. Anlatacağınız şey çok fazla. Bence daha zor. Bir nevi bu Anadolu’daki aşıkların modern versiyonu. Zaten RAP’in açılımı da o. Ritmik Amerikan Şiiri (Poem) diye geçiyor. O yüzden ritmik şiirde daha fazla şey anlatabiliyorsunuz. Daha fazla konuya değinebiliyorsunuz.

 

RAP’e Anadolu’daki aşıkların modern versiyonu diyorsun. Ancak açılımına da Ritmik Amerikan Şiiri (Poem) diyorsun? Bu nasıl oluyor? 

 

Bizde de ata geleneği aşıklar söz yazıyor, saz çalıyor. Biz bunu Anadolu’ya uyarladık. Bizde de atışmalar var. Aslında bizde rap hep vardı. Ama adı rap değildi. Biz buna isim koymuş olduk. Biz ‘Ritmik Anadolu Şiiri (Poem)’ diyoruz. O da RAP oluyor.

 

Rap müzik çok zor. Ayrıca danslar seni zorlamadı mı?

 

Tabi zorlandım. Rapta terimler var. Müzikte altyapı denirken rapta buna beet deniliyor. Okuma şekillerini falan öğrenmek çok zaman alıyor. Kelimeler birbirine dolaşıyor. Zamanla onu atlatıyorsunuz ama o süreç çok zaman da olabiliyor, kısa zaman da.

 

Albümlerinden bahseder misin?

 

5 tane underground albümüm var. İnternet üzerinden ücretsiz olarak yayınlanıyor. Bir tane de yasal albümüm var. Yaklaşık 2 ay önce çıktı. O da digital platformlarda satışa sunuldu. Vur Emri diye bir albüm.

 

Abdurrahim Karakoç’un ‘Vur Emri’ diye bir kitabı var. Onunla ilgisi var mı?

 

Yok. Onunla bağlantısı yok. Son anda onu ben de fark ettim. Sözlerini ben yazdım. Şimdi yeni albüm için çalışıyorum. Bu bandrollü olacak. 47 ülkede digital satışa sunulacak.

 

Hedefin ne? Rapta insanlara ne mesaj vermek istiyorsun?

 

Rapta anlatmak istediğim şu. Şu anki gençler çok farklı noktalarda ilerliyor. Artık aileleri bile onları serbestleştirmiş. O yüzden çok farklı yönlere gidebiliyorlar. Madde bağımlılığı olabiliyor, daha farklı şeyler olabiliyor. Bir nevi onların biraz gözünü açmak. Bir yandan da haberleri olmadıkları konuda onları haberdar etmek. Asıl istediğim bu. Maddi bir beklentim yok kesinlikle. Zaten paraya ihtiyacı olan birisi değilim. Ama bazen müzikal konularda maddiyat gerekiyor. O da zaten bir şekilde ya satılan albümlerden ya da konserlerden geliyor. Bana zararı yok. Tam aksine şehir için çalışıyoruz sürekli. Kendim isim yapmak gibi bir düşüncem yok. Tek istediğim başka şehri değiştiremiyorsam Maraş’ı değiştirmek. Gençlerin hem dini yönden hem de kültürel yönden her yönden gelişmeleri.

 

Dini yönden gelişmeleri dedin ya mesela yazmış olduğun bir eserden mesaj içerikli bir şey söyleyebilir misin?

 

Kelime aralarına sıkıştırdığımız oluyor. Yaradanı unutma tarzında cümle sonlarında kullanıyoruz. Tamamen vurgu yapamıyoruz. Çünkü bu kez de farklı kesimler onu alıyor farklı yerlere çekiyor. Yani bu ülke daha ona hazır değil. Daha çok bu kültüre neden böyle kötü baktıkları yönünde gidiyor çalışmalarımız şu an. Arada bir siyasi şeyler oluyor. Onlar da kısmen. Tam serbest yazamıyoruz.

 

Sen rap söylerken dans ediyor musun?

 

Break dans diyorlar bizim kültürde ama benim yaptığım pek söylenemez. Sadece sahnede bazen figür yapabiliyorum. O konuda yeteneğim olduğunu düşünmüyorum. Ama halay derseniz çok iyi halay çekerim.

 

Kahramanmaraşlı müzisyenlerden destek alıyor musun? Kıraç’tan, Soner Sarıkabayı’dan, Kaya Kamil Kaya’dan sana ilgi nasıl?

 

Bir ara canlı performans sergiliyorduk. O dönem zaten Kaya Kamil Kaya ile beraber çıkıyorduk. O dönemde oldukça iyiydik. Müzikte yüksek çıtaya geleceksin diyordu. Bilocan vardı o da öyleydi. Ama Maraş’ta şöyle bir durum var. Kendi sanatçısına destek vermiyor. Mesela saydığınız Kıraç, Soner Sarıkabadayı bunlar hep dışarda. Şimdi kendi memleketine para alarak geliyor. Ama zamanında şehir sahip çıksaydı, para almayacaklardı bu şehirden.

 

Maraş’ta rap yapan çok mu?

 

Çok fazla. Neredeyse 50’nin üstünde isim var. Ama bunların çoğu duyulmamış. Yani fırsat verilmiyor. Ayda yılda bir organizasyon yapılıyor, bunda da bazısı sahne alıyor, bazısı alamıyor. Bazısının ailesi göndermiyor. Bu müziği yaptığı için ailesi döven insanlar var. Ailesi bilmiyor ki onları kötü yoldan uzak tutuyor bu. Onun farkında değiller. O çocuğu bıraksan ya maddeye düşecek ya da çok farklı ortamlar oluşturacaklar. Bundan ibaret olacak bu şehir.

 

Projelerin var mı?

 

Ağustos gibi yeni albüm çalışmam var. O albümde Ankaralı Namık ve Ceza’nın grup arkadaşı gibi birçok önemli isim yer alacak.

 

Ankaralı Namık senin tarzına ters bir isim değil mi? Ankaralı Namık ile nasıl bir çalışma yapmayı düşünüyorsun?

 

Sonuçta o da müzisyen. Kendi alanında çok iyi. Alternatif bir tarz olacak. Ankara havası ile rap’i birleştireceğiz. Daha eğlenceli bir şey çıkacağını düşünüyorum. Ayrıca Mansur Ark ile de beraber çalışma konusunda görüşmelerimiz var.

 

Gençlere vermek istediğin mesaj var mı?

 

Kendilerine güveniyorlarsa bol bol okusunlar. Bol bol çalışsınlar ki bu eğitim sistemini ancak öyle yenebilirler. Sadece kafayı ona odaklamaları gerek. O da çok uzun bir yol. Buna ailelerin de destek vermesi gerekiyor. Tabi inanç da çok önemli. İnanç olmazsa olmaz. Ben okumadım ama üniversite okumadım. Liseyi bitirdim. (NARİN DEMİRCİ)