Kayıp sancaktan iz yok

Gün yüzüne çıkmayan fetih sureli sancağı ortaya çıkarmasının ardından Dulkadiroğlu Beyliğine ait diğer sancakların peşine düştü. Göynük'teki Şehzade Murat Paşa Camiinde yıllardır sergilenen iki sancaktan son 10 yıldır haber alınamıyor.

Skandalın boyutunu Kahramanmaraş’ta Bugün gazetesi ortaya çıkardı. Geçtiğimiz ay Kahramanmaraş Merkez Çukuroba camiinde Dulkadiroğlu Beyliğine ait bir sancağı yaptığı haberle kamuoyuna duyurduktan sonra diğer iki sancağın peşine düşen Bugün Gazetesi yaptığı araştırmalar sonucu bir türlü sancakların izine rastlayamadı. Göynük Şehzade Murat Bey camiinde bulunan iki sancaktan mürdüm renkli olan daha önce, yeşil renkli olan ise 10 yıl en son 10 yıl önce görülmüş.

Şehzade Murat Bey camiinde yaklaşık 16 aydır görev yapan imam İbrahim Borazan camilerinde böyle bir sancağın bulunmadığını söyledi. Göynük Mahallesi Muhtarı Cihangir Orta ise önceden hacca giden ve gelenleri karşılamak için törene getirilen sancağın akıbetinden haberi olmadığını belirtti.

Sancağı son gören ise Dulkadiroğlu Hanedanın veliahtlarından Dulkadiroğlu Dernekleri Genel Başkanı Hakan Türker Dulkadiroğlu 18 Şubat 2006 yılında ailesiyle birlikte gidip sancağı yerinde gördüklerini söyledi. Sancağın çok kötü şatlar altında muhafaza edildiğine şahitlik ettiklerini belirten Dulkadiroğlu; “10 yıl önce camiye giderek o dönemde görevli imamla buluştuk. Minberin altında gelişigüzel sarılmış halde sancağı bulduk. Atıl vaziyette toz toprak içerisinde saklanan sancağın 224 yıl büyük hizmet vermiş bir hanedana ait olduğunu söyledik. Bizim söylemlerimizle sancağın önemini anladılar. Biz ise dönemin müftüsüyle telefonla görüşüp sancağın daha iyi şartlar altında saklanmasını talep ettik. Talebimizle ilgilenileceğini söylediler fakat bir mesafe kat edilemedi. Şimdi ise o sancaktan haber alamıyoruz ve bulunmasını istiyoruz” dedi

Dulkadiroğlu ayrıca yakın zamanda ortaya çıkan fetih sureli sancağa sahip çıkıldığı gibi devlet büyüklerinin mutlaka Göynük’teki sancağıda bularak hak ettiği değeri vereceğine inandığını söyledi.

DULKADİROĞLU SANCAĞI KİMDE?

Kahramanmaraş’ta Dulkadiroğlu Hanedanına ait fetih sureli sancağı yaptığı haberle ortaya çıkaran Bugün Gazetesi Pazarcık’ın Göynük Mahallesindeki diğer iki sancağın peşine düştü. Şehzade Murat Bey tarafından yaptırılan camide asırlardır saklanan iki sancaktan da haber alınamıyor.

Bölgede yaklaşık 2 asır hüküm süren Dulkadiroğlu hanedanına ait mürdüm ve yeşil renkli sancaktan yıllardır haber alınamıyor. Mürdüm renkli sancağın ne zaman kaybolduğu bilinmezken yeşil renkli sancaktan ise 10 yıldır haber alınamıyor. Sancağı en son gören Alaüddevle Bozkurt Bey’in veliaht torunlarından Şehzade Şahruh Mehmet Bey’in torunu Dulkadiroğlu Dernekleri Genel Başkanı Hakan Türker Dulkadiroğlu ve ailesi oldu. 10 yıl önce hanedanlarından Şehzade Murat Bey tarafından yaptırılan camiyi ziyaret ederek sancağa ulaşan Dulkadiroğulları sancakla yakından ilgilenmişti.

10 yıl önce hanedan mensupları tarafından ziyaret edilen sancak, şuan camide bulunamıyor. Camide 16 aydır görev yapan imam İbrahim Borazan; “böyle bir sancak olduğunu duyduk, fakat şuana kadar camimizde böyle bir sancağa rastlamadım. Kimin aldığını veya nerede olduğunu bilmiyorum” dedi.

Göynük Mahallesi Muhtarı Cihangir Orta ise eskiden hacca giden ve gelenleri karşılamak için getirilen sancağın akıbetinden haberi olmadığını söyledi. Muhtar orta; “önceden bu kadar kıymetli olduğunu bilmiyorduk. Sonradan Dulkadiroğlu Hanedanına ait olduğunu öğrendik ve şuan sancak ne camide ne de bildiğimiz bir yerde sergileniyor. Kimin aldığını bilmiyoruz” dedi.

Yıllar önce mürdüm renkli sancağın ortadan kaybolmasının ardından yeşil renkli sancağında sırra kadem basması skandalın boyutunu gözler önüne serdi. Bölgede yaklaşık iki asır hüküm süren Dulkadiroğlu hanedanının kültürel mirasından bir tarihi değer daha ortadan kaybolmuş oldu.

Sancakla ilgili Bugün Gazetesine konuşan Dulkadiroğlu Hanedanından Dulkadiroğlu Dernekleri Genel Başkanı Hakan Türker Dulkadiroğlu ikamet ettiği İstanbul’dan sancağı görmek için yaptığı yolculuğu ve sancağı ilk gördüğünde hissettiği duygularını şöyle anlattı; “

18 Şubat 2006 tarihinde İstanbul'dan Ankara'ya havayolu ile geçtim. Ankara'dan kuzenim Aydın Bey ve diğer akrabalarımla hareketle, Kayseri Tomarza ve Kırşehir'deki akrabalarımızla da buluşarak Kahramanmaraş'a hareket ettik. 19 Şubat 2006 (19.02.2006) günü Göynük'te Dulkadiroğlu Şehzadesi Murat Bey'in asırlar önce yaptırdığı Göynük Şehzade Murat Bey Cami'ne gittik. Orada o tarihte İmamlık görevinde bulunan yetkiliyi bulduk. Kendisine Dulkadiroğlu Devleti Sancağımızın bu camide olduğunu söyledik. Beraberce Sancağı aradık ve Camiinin içinde Minberin altında gelişigüzel sarılmış bir şekilde bulduk. Mübarek Sancak toprağa ve kire bulaşmış, hatta kertenkele ölüsü içinde olduğu bir şekilde öylece atılmış durmaktaydı. Biz hemen sancağı oradan çıkararak Cami İmamının gözetiminde Sancağı özenle ve dikkatlice temizledik. Biz o Sancağın tarihte 224 yıl büyük hizmetlerde bulunmuş olan Dulkadiroğlu Devleti Sancağı olduğunu söyledik ve bu bakımsızlığın vefasızlığın hiçte hoş olmadığını ifade ettik. İmam bu sancaktan o an haberdar olduğunu söyledi. Biz de Sancağın o içler acısı halde kalmaması gerektiğini ve orda kalmasının sakıncalı olabileceğini kendilerine ilettik. Zira Mürdüm-bordo renkli bir diğer sancak aynı camide kaybedilmişti, sorduğumuzda yok denmişti. Bunun ardından hemen oradan o dönemin İl Müftüsü ile telefonla temasa geçtim. Dulkadiroğlu Hanedanının mensupları olduğumuzu ve sancağın içler acısı durumunu Müftü Bey’e ilettim. Müftü Bey bizi anlayışla karşılayarak Sancağın korunması için Şehir Müzemize alınması talebimizi olumlu karşıladı. Kendisi bize bunun müracaatla gerçekleştirilmesini söyledi. Bu arada köydeki insanlarımızda haber alıp camiye geldiler. Biz İl Müftümüzün olumlu karşılaması ve yasal yollardan Sancağın Müzeye kazandırılması yönündeki fikri doğrultusunda Sancağı Cami imamına emanet edip oradan ayrıldık. Aynı akşam cami imamı bize telefonla ulaşarak köylülerin kendisine sancağı köyden başka yere verilmemesi yönünde telkinlerde bulunduğunu ve kendisinin bu durumdan kaygı duyduğunu ifade etti. Biz sonraki günlerde o dönemin Kültür Bakanlığına durumu dostlarımız vasıtasıyla iletmeye çalıştık. Sorun çözülecek şeklinde bize bilgiler gelmesine karşın ne yazık ki bir gelişme sağlanamadı. Bugün Gazetesinden öğrendiğim üzere bordo-mürdüm renginde olan sancağımızın birinin kaybedildiği Şehzade Murat Bey Cami'nde bizim bizzat bundan tam 10 yıl önce giderek yerinde bulduğumuz ve fotoğrafladığımız bu yeşil Sancak'ta kaybedilmiş. Bizler İslam ve Türk tarihine adını altın harflerle yazdırmış Dulkadiroğlu Devleti'nin Sultanlarının evladı olarak Kahramanmaraş'ımızın ve çevre illerin baş tacı olan bu Mübarek Sancağın bulunmasını önemle rica ediyoruz. Lütfen Devletimizin saygın büyükleri yakın zamanda gün ışığına çıkarılan Fetih Sureli Sancağımıza sahip çıktıkları gibi kaybedilen sancağa da sahip çıkarak bulunması yönünde gayret verirler, kendilerinden bunu önemle rica ediyoruz. İnşallah mübarek Sancak bulunur, koruma altına alınır ve atalarımızın ruhları huzur içinde olur. Bu bizim ve memleketimiz Kahramanmaraş'ın tüm yaşayanlarının atalara vefasıdır.

Artık şehirlerin Sultanı kadim Kahramanmaraş'ımız bu tür muhteşem zenginliğine daha sıkı sarılarak ne denli büyük bir medeniyete sahip olduğunu destanlar yazan Dulkadirli ecdadımız gibi yeniden dünyaya anlatmalıdır. Biz şehrimizin medarı iftiharı Kültür Bakanı'mız Sayın Mahir Ünal'a bu konuda büyük bir güven duyuyoruz.

En başta Bugün Gazete'sinin değerli yöneticisi Mesut Bey’e, değerli Ali Avgın Beye ve gazetenizin kıymetli sahiplerine, Kültür Bakanımız Sayın Mahir Ünal Beyefendiye, Büyükşehir Belediyemize şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.”

Tarihçi yazar Yalçın Özalp’ın ve Mevhibe Savaş’ın  ‘Dulkadiroğulları’na ait vakfiyeler üzerinde bir çalışma’ adlı eserinde de yer alan sancağın bulunarak şehir müzesine teslim edilmesi için yetkililerin ne tür çalışma yapacağı merakla bekleniyor.