Lepra tedavi edilen bir hastalık

Kahramanmaraş Halk Sağlığı İl Müdürü Ahmet Yener, Lepra haftası dolayısıyla yazılı açıklama yaptı.

Kahramanmaraş Halk Sağlığı İl Müdürü Ahmet Yener, Cüzzamın “Mycobacterium leprae” isimli basil tarafından oluşturulan, kronik bir enfeksiyon hastalığı olduğunu açıkladı. Lepra basilinin 1873 yılında Gerhard Armauer Hansen tarafından bulunduğunu hatırlatan Yener,  hastalığın öncelikle çevresel sinirleri ve deriyi etkilediğini ifade etti.

Her yıl Ocak ayının son haftası “Cüzzam Haftası” son Pazar günü de “Dünya Cüzzam Günü” olarak ilan edildiğini anımsatan İl Sağlık Müdürü Yener, bu haftanın amacının toplumun lepra ve lepralıya karşı bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek hastalığının erken teşhis edilmesine dikkat çekmek olduğunu belirtti.

Kahramanmaraş Halk Sağlığı İl Müdürü Ahmet Yener yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: “Cüzzam; yol açtığı fonksiyon kayıpları, sosyal damgalanma ve dışlanma gibi etkileri nedeniyle özel bir sağlık problemidir. 1980’li yılların başlarından bu yana yapılan etkili kampanyalar ve tedavide birden fazla ilacın birlikte kullanılması ile 16 milyondan fazla hasta tedavi edilmiş ve hasta sayısı önemli ölçüde azalmıştır. Dünyadaki cüzzam hastalarının çoğu Güneydoğu Asya, Afrika ve Batı Pasifik bölgesindendir. 2012 yılında dünyada yeni tanı alan hasta sayısı 232 bin 857’dir.”

Halk Sağlığı Müdürü Yener, hastalıkla ilgili dikkat edilmesi gereken konular hakkında şu bilgileri verdi: “Bulaşma Yolu: Lepra basilinin tek kaynağı insandır. Ağız ve burun salgıları ile yakın ve uzun süreli temas sonucu damlacık enfeksiyonu ile bulaşır. Çocuklar hastalığa karşı daha duyarlıdır. Basil çok yavaş çoğalır. Kuluçka süresi 3-12 yıl arasında değişir; ortalama 2-4 yıldır. Belirtilerin görülmesi bazen 25 yılı bulabilir.

Hastalık Belirtileri: Hafif deri belirtisinden, geniş yayılımlı çevresel sinir sistemi, göz, kemik, adale ve diğer dokuların tutulduğu, şekil bozuklukları ve sakatlıkların geliştiği bir tabloya kadar değişir.

Cüzzam (Lepra) hastalığı, hastanın direncine göre tüberküloid lepra, lepromatöz lepra ve bunların arasında yer alan borderlayn grup olmak üzere üçe ayrılır.

Tüberküloid lepra: Bağışıklık sistemi sağlıklı kişilerde görülür. Esas olarak çevresel sinirleri ve deriyi tutar. Basil, kol ve bacaklarda bulunan çevresel sinirlere yerleşir, bu bölgelerde bulunan sinirlerde iltihap odakları oluşturur. Sinir fonksiyonunu bozar ve duyu kayıplarına yol açar. Bazen deride kabarık ve keskin kenarlı deri lezyonları (tüberküloid plak) gelişir. Basil sayısı çok az olduğundan bulaşıcı değildir. Bu tip, tedavisiz kendiliğinden iyileşebilir. Prognoz açısından iyidir.

Borderlayn lepra: Tuberkuloid lepra ile lepromatöz lepra arasında yer alan gruptur. Hastaların büyük bir kısmı bu grupta yer alır. Sinir harabiyetinin ciddiyetinden dolayı önem taşır. Cüzzamda görülen tüm şekil bozukluğu ve sakatlıklar bu grupta görülebilir.

Lepromatöz lepra: Bağışıklık sistemi zayıf kişilerde görülür. Başlangıç ve gidişi sinsidir. Belirtileri arasında burun tıkanıklığı, burun kanaması, saç dökülmesi, burun tabanında çökme, diz ve dirsekte lezyonla görülür. Tedavi edilmezse basil sinirleri tutarak el ve bacaklarda duyu kayıpları ve şekil bozukluklarına yol açar. Buna bağlı felç ve sakatlıklar görülür

 

TANI

Cüzzam pek çok deri ve sinir hastalığını taklit eder. Hastaların büyük bir kısmında lepra tanısı basit muayenelerle konabilir. Ailesinde lepra hikayesi olan kişilerde de tanı kolaylıkla konulabilir.

Basil çıkaran tipte burun ve deriden alınan örneklerin incelenmesiyle tanı konur.

 

TEDAVİSİ

Lepra karaciğer tutulumu ve reaksiyonel evrede görülen böbrek tutulumu (glomerulonefrit) dışında hayatı tehdit eden bir hastalık değildir. Hastaların büyük kısmı toplumdaki diğer ölüm nedenleriyle kaybedilirler.

Cüzzam, erken tanı konulduğunda tedavisi kesin olarak yapılabilen bir hastalıktır. Erken tanı ve tedavi ile kalıcı sakatlıkların oluşması önlenebilir.

Tedavide, Dünya Sağlık Örgütü’nün uyguladığı çok ilaçlı tedavi (Multi Drug Therapy=MDT) protokolü uygulanır. Ülkemizde ve dünyada bu tedavisi ücretsiz olarak yapılmaktadır.

 

ÜLKEMİZDE LEPRA

Ülkemizde Lepra hastalığı bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar kapsamında olup halen “Lepra Eradikasyon Programı” uygulanmaktadır. DSÖ lepra için eliminasyonu, hastalık prevalansının 10.000’de 1 vakanın altına indirilmesi olarak tanımlamış olup, ülkemizde de hastalık prevalansı 10,000’de 1 vakanın altındadır.

Ülkemizde 2014 yılında kayıtlı lepralı hasta sayısı kümülatif olarak 1044 olarak saptanmıştır. 2014 yılında 6 yeni vaka tespit edilmiştir.

Lepra hastalarının tedavi ve takipleri deri ve zührevi hastalıklar kliniklerinde yapılmaktadır. Ayrıca Deri ve Tenasül Hastalıkları Dispanserleri de lepra hastalarının takiplerini yapmaktadır. Hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar Sağlık Bakanlığı tarafından ücretsiz karşılanmaktadır.”