Zabun
2016 yılının değerlendirmesini yaptığı açıklamada, ekonomik manada iyi durumda
olduğumuzu söyledi. Dünyada yaşanan krize rağmen Türkiye ekonomisinin sürekli
yukarı doğru ivme kazandığını belirten Zabun: “2016 yılı global ölçekte ve Türkiye özelinde ekonomiden çok
siyaset ve terörü konuştuğumuz, bol seçimli ve referandumlu bir yıl oldu.
İngiltere’nin Brexit adı verilen Avrupa Birliği referandumu, İtalya’nın anayasa
referandumu, Amerika’nın başkanlık seçimi 2016’ya damgasını vurdu. Bu
seçimlerin tek ortak noktası ise, tarihe geçecek bir şekilde beklenmeyen,
şaşırtıcı sonuçların ortaya çıkmasıydı” dedi.
HAİN DARBE
GİRİŞİMİ
Zabun
şöyle konuştu: “ Bu toplumsal refleks, aslında dünyada büyük değişimlerin ve
özellikle doğu-batı ekseninde dengelerin yeniden dizayn olduğu bir sürece
girdiğimizi çok bariz şekilde göstermektedir.
Diğer yanda, global ölçekte yaşanan parasal ve ekonomik daralmanın
ülkemizi de etkisi altına aldığı, bunun yanında, FETÖ tarafından yapılan hain
darbe girişimi ile birlikte başlayan süreçte artan faiz ve döviz kuru sorunları
ülkemiz şirketlerinin bilançolarına olumsuz yansıma
TÜRK EKONOMİBİNDE
KIRILMA YAŞANMADI
Reel
sektör üzerindeki yüksek faiz ve küresel daralmaya rağmen Türkiye ekonomisi çok
önemli bir kırılma olmadan bu yılı geride bırakıyor. 2015 yılında %4 büyüyen
Türkiye ekonomisi, 2016 yılı ilk çeyreğindeki %4.7’lik büyümesinin ardından
ikinci çeyrekte %3.1 büyüme ve üçüncü çeyrekte özellikle darbe girişimi
süreciyle birlikte yaşanan finansal dalgalanmaların da etkisiyle yatırım ve
tüketim eğiliminin güç kaybetmesiyle %1,8 küçülme yaşadı. 2016 yıllık %3
civarında büyüme tahminimizi korumaya devam ediyoruz.
Bu
dönemde şirketlerimizin likidite ihtiyacının bir an önce aşılması için
çalışmalar yaptık. Ticari hareketliliği artırmak amacıyla, oda ve borsaların
katılımı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin öncülüğünde Nefes Kredisi
adı altında yeni bir finansal kaynak oluşturduk. Odamız üyelerinin kullanımına
sunulmak üzere çok önemli bir katkı sağladığımız bu kaynak, düşük faiz oranı
ile işletmelerimizin kısa süreli nakit sorunlarına çare olacak.
SURİYE VE IRAK
MESELELERİ
2017
yılının en büyük belirleyici özelliği Suriye ve Irak’taki temizlik
operasyonları. Meselelerinin bir an önce çözüme kavuşmasıyla Türkiye’nin önü
tamamen açılacak ve yeni dünya düzeni içerisinde daha güçlü ve güvenilir bir
Türkiye tablosu ile yolumuza hızla devam edeceğiz. Terörden arındırılmış
komşular ve daha güçlü bir küresel politika ile Türkiye yepyeni kapılar
açacaktır. 2017’nin ilk aylarında 2016
yılının kalıntılarını bertaraf ederek ciddi bir toparlanma gerçekleşeceğini
bekliyorum. Komu borç stoku bakımından Avrupa’nın en iyisi konumuzu
sürdürüyoruz ve bu durum dış kaynaklı krizlere dayanıklılığımızı artırıyor.
Sanayi
üretimi ve sanayi ciro endeksi ciddi bir sıçrayış yapmış görünüyor. Merkez
Bankası’nın son üç aylı verileri de bunu ispatlar şekilde üretimde önemli bir
artış olduğunu ve bunun devam edeceğine işaret ediyor. Buna ilaveten, mevsimsel
etkilerden arındırılmış reel kesimin güven endeksi, ekonomiye ve genel gidişata
güvenin devam ettiğini gösteriyor. Genel stok durumu da mevsim normallerinde
seyrederken, ticari bir canlanma olduğu anlaşılıyor. Konut sektörü de önemli
bir toparlanma içerisinde görünüyor ve artan konut satışları 2017 yılında konut
projelerinin artması için güçlü bir sinyal veriyor. Merkez Bankası beklenti
anketine göre istihdam seviyesinin artış yönünde gelişeceği de önemli ve
sevindirici sinyallerden birisi. Yatırımlarda bir miktar gerileme olabilir
ancak, birim reel sektör yatırımı istihdam oranında artış söz konusu olacak.
HÜKÜMET’İN YAPTIĞI
PROJELER
Hükümetimiz
özellikle son dönemde ekonomiye; yatırımlara ve istihdama canlılık kazandırmak
amacıyla çok önemli teşvik paketleri açıklayarak yeni finansman kaynakları
oluşturdu. Son olarak Hükümetimizin özel sektörün önünü açmak için özel
sektörle istişare ederek yaptığı hamleler, alınan EKK kararları bizim için çok
önemli. Özellikle yatırımların, finansmanın, istihdamın ve ihracatın
desteklenmesi ile ilgili reform niteliğinde kararlar alındı. İş dünyasının
taleplerini dikkate alarak hayata geçirdikleri bu reformlar için Başta Sayın
Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız olmak üzere, ekonomiden sorumlu bakanlarımıza
şükran borçluyuz. Umuyorum ki, bu kararların 2017 ekonomik büyümesinde çok
önemli katkıları olacaktır.
Türkiye’nin
makro hedefleri ile küresel güç dengesinde önemli bir konuma ulaşması ancak ve
ancak, siyasi istikrar, güçlü bir iktidar ve yüksek diplomasi kabiliyeti ile
gerçekleşebilecektir. Devletin temsil ve yürütme kabiliyetinin birleştirilmesi,
ülkemizin dünyada sözü geçen devletler arasında yer alması adına çok önemli
katkı sağlayacaktır. Sivil, demokratik
ve ülkenin önünü açacak bir anayasa, ülkemizi ileri götürecek ve siyasi, hukuki
birçok alanda yaşadığımız makro sorunların çözüme kavuşturulması için köklü bir
değişim olacaktır.
MAKRO HEDEFLER
Kahramanmaraş
son dönemde siyasette çok güçlü bir şekilde temsil ediliyor. Mahir Beyin grup
başkanvekilliği ile başlayan, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bugün Sayın Veysi
Kaynak’ın Başbakan Yardımcılığı şehrimiz adına müthiş bir dönemi işaret ediyor.
Bunu Kahramanmaraş olarak çok iyi değerlendirmeliyiz. Siyasetçilerimizi çok iyi
derecede enforme ederek Kahramanmaraş’ın sorunlarına odaklanma açısından
koordinasyonu ve konsantrasyonu artırmamız gerek. Tabi, bugünkü küresel ve
ulusal ölçekte çok sıcak bir dönem yaşıyoruz. Belki bu durum, şehir bazında
konuların ikinci planda kaldığı gibi bir görüntüye sebep olsa da, bizler her
toplantıda her platformda Sayın Veysi Kaynak başta olmak üzere şehrimiz
siyasetçileri ile konuşarak ve detaylı raporlarla iyi bir bilgilendirme hizmeti
vermeye çalışıyoruz. Attığımız her adımda siyasetçilerimizle koordinasyonumuz
üst seviyede.
EKONOMİK KAHRAMAN,
KAHRAMANMARAŞ
Geçmişte
milli mücadele kahramanlarının ve bugün de ekonomi kahramanlarının diyarı
Kahramanmaraş, ülkemiz ekonomisi içerisinde önemli bir yere sahip.
Yatırımcı
ve sanatçı ruhu bir araya getirebilen özelliği ile eşsiz bir konumda. Ve ben,
ülkemizin makro hedeflerine ulaşmasına şehrimizin daha fazla katkı
sağlayabileceği inancına sahibim. Ekonomik büyüme bakımından birçok Anadolu
şehrine örnek olan Kahramanmaraş, yeni üretim alanları, yeni ve efektif bir
teşvik mekanizması, ulaşım ve diğer altyapı projeleri, lojistik bölgesi, yeni
ve ıslah organize sanayi bölgeleri, kentsel dönüşüm, eğitim alanındaki nitelik
sorunları, Germenicia Antik Kenti ve Ashab-ı Kehf’in turizme kazandırılması
gibi makro konularda ilerleme sağlayabilirsek daha güçlü ve daha rekabetçi bir
yapıya kavuşarak kalkınmada anahtar rol oynayacaktır. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası, iş
dünyasının en büyük global temsilcisi olarak üyelerinin temel işletme
sorunlarından yatırım ortamına ilişkin teknik ve bürokratik alanlarda ortaya
çıkan darboğazlara kadar birçok alanda faaliyet gösteriyor, sektörel sorunların
kamu platformuna taşınması çerçevesinde misyonunu yerine getiriyor. Şehrimizin
rekabet gücünün yükseltilmesi ve Kahramanmaraş’ta yeni sektörlerin, yeni sanayi
alanlarının, ihracatta yeni pazarların artırılması ve inovasyon kapasitesinin
güçlendirilmesi politikası ile üyelerimizin ihtiyaçlarını ve sorunlarını
çözümlemek üzere hazırlanmış Strateji ve Eylem planımızla icraatlarımızı
sürdürüyoruz”