Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dünkü muhtarlar
toplantısında ekonomiyle ilgili ‘Hiç kimse önümü göremiyorum deme lüksüne sahip
değildir. Herkes bir arkasındakinin önünü açarak, bu fedakârlığı yaparak bu
riski alarak ilk adımı atmalıdır’ çağrısına işadamı Mahmut Arıkan ekonomik
göstergelerle destek verdi.
Arıkan; “Bugün (dün) cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklama
çok önemli, hepimizin bu açıklama doğrultusunda hareket etmesi gerek. Bizim
karamsarlığa kapılmamamız lazım. Sanayici olarak bisiklete binip pedalı
çevirmeye devam etmemiz lazım. Bu piyasalara, ülkemizin geleceğine güvenmemiz
lazım. Çok şükür istikrarlı bir hükümetimiz görev başında, geçmişi bin yıllık
güçlü bir devlet yapımız var. Bugün ekonomimiz de, makroekonomik dengelerde
sağlam temellere dayanıyor. Ekonomik çalkantı ve sıkıntılı süreçte
işadamlarının morallerinin, motivasyonunun çok iyi olması lazım.
İşadamlarımızın bir birlerini moral ve motivasyonla desteklemesi lazım. Eğer
karamsarlığa düşersek o zaman üretimde büyük sıkıntılarımız olur” dedi.
Türkiye’nin ekonomik göstergelerinin iyi durumda olduğunu
da belirten işadamı Arıkan şöyle konuştu; “Ekonomideki gelişmenin en büyük
göstergelerinden biride çeklerin ödeme durumudur. Bugün çeklerin ödenme
durumuna bakıyorum ve çok iyi durumda olduğunu görüyorum. Bu da dünya genelindeki
tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye’deki piyasaların sağlıklı ve sağlam olduğunu
gösteriyor. Piyasalarda bir sıkıntının olduğunu düşünmüyorum. Bizlerde üretim
yapıyoruz ve tam kapasite ile çalışıyoruz. Cumartesi Pazar günleri de üretim
yapan tekstil tesislerimiz ful kapasite ile çalışıyor. Kar oranları düşmüş
olabilir fakat ülkemiz için üretmeye devam etmemiz lazım. Bu süreçte devletimiz
kendine düşen görevleri yapıyor, bizde vazifemizi yapacağız. Cumhurbaşkanımız
kast ettiği ‘siz görevinize devam edin’ diyor. Çünkü moral bozukluğunu bir
tarafa bırakıp teşviklerle, düzenlemelerle önümüzü hükümetimiz açıyor, biz de
işimize bakıp üretimimize son sürat devam etmemiz lazım.” Dedi
PEDAL ÇEVİRMEYE
DEVAM EDECEĞİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü ‘Hiç kimse önümü
göremiyorum deme lüksüne sahip değildir. Herkes bir arkasındakinin önünü
açarak, bu fedakarlığı yaparak bu riski alarak ilk adımı atmalıdır’ çağrısına
İşadamı Mahmut Arıkan’dan destek geldi. Arıkan; “ekonomik anlamda bir sıkıntı
olduğunu düşünmüyorum, Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi moral bozmadan
yatırıma devam etmemiz lazım” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dünkü muhtarlar
toplantısında tarihi bir çağrı daha yaparak; “Hiç kimse önümü göremiyorum deme
lüksüne sahip değildir. Herkes bir arkasındakinin önünü açarak, bu fedakarlığı
yaparak bu riski alarak ilk adımı atmalıdır. Herkes yerinde sabit kaldığında
varlık içinde yokluk çekmeye mahkum oluruz. Gelin ülkemiz için, vatanımız,
milletimiz için hep birlikte harekete geçelim.” Dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısının ardından
Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesine konuşan Arıkan Mensucat Yönetim Kurulu
Başkanı Mahmut Arıkan; “Cumhurbaşkanımız çok doğru söylüyor, bizim karamsarlığa
kapılmamamız lazım. Sanayici olarak bisiklete binip pedalı çevirmeye devam
etmemiz lazım.” Dedi.
KRİZLERİ AVANTAJA
ÇEVİRMEMİZ LAZIM
4 ekonomik kriz geçiren bir işadamı olarak krizleri
avantaja çevirme tecrübesi edindiğini dile getiren Arıkan şöyle konuştu; “Bugün
cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklama çok önemli, hepimizin bu açıklama
doğrultusunda hareket etmesi gerek. Bir sanayici iş adamı olarak 1994’teki
ekonomik krizi, 1998’deki Asya Krizini, 2001 devalüasyonu, 2007 yılında
Dünya’daki ekonomik krizleri ve 2016’da ise küresel ekonomideki dalgalanmaları
gördük. 4-5 krizi gören bir işadamı olarak krizleri avantaja dönüştürme
tecrübesine sahip oldum. Bu krizleri ne kadar sıkıntılı görsek de bizim için
bir avantajdır ve bunları avantaja çevirmemiz gerek.
DEĞİŞİMİ
YAKALAYAMAZSAK SIKINTIYA O ZAMAN DÜŞERİZ
Cumhurbaşkanımız çok doğru söylüyor, bizim karamsarlığa
kapılmamamız lazım. Sanayici olarak bisiklete binip pedalı çevirmeye devam
etmemiz lazım. Normal süreçte işinize devam ettiğiniz zaman, birçok
sıkıntılarımızı, verimliliklerinizi gözardı edebiliyorsunuz. Fakat, kendimizi
yenilememiz, farklı pazarlar bulmamız, farklı mallar üretmemiz, farklı
pazarlara hitap etmemiz, teknolojideki değişiklikler, ürün gamındaki
değişiklikler, hep bu ekonomik dalgalanmalarla gündeme gelir. Şahsen bu
düşünceden yola çıkarak kendi tesislerimde çalışan bin 300’e yakın mesai
arkadaşımızı seferberlik gibi, ne eksiğimiz var, neler yapabiliriz şeklinde bu
konunun içine dahil ettik, çok iyi de sonuç aldık.
ÜLKEMİZİN GELECEĞİNE
SONUNA KADAR GÜVENİYORUZ
Bu piyasalara, ülkemizin geleceğine güvenmemiz lazım. Çok
şükür istikrarlı bir hükümetimiz görev başında, geçmişi bin yıllık güçlü bir
devlet yapımız var. Bugün ekonomimiz de, makroekonomik dengelerde sağlam
temellere dayanıyor. Ekonomik çalkantı ve sıkıntılı süreçte işadamlarının
morallerinin, motivasyonunun çok iyi olması lazım. Kendi motivasyonumuz kendi
psikolojimiz sağlam tutarak, bu piyasaları güvenerek bu piyasaları pompalamaya,
piyasalara mal satmaya devam etmemiz lazım.
Bir karamsarlığa kapılırsak zaten üretimde düşme olur. İşadamları olarak
moral ve motivasyon konusunda bir birimize destek vermemiz lazım.”
EKONOMİDE BİR
SIKINTI OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM
Üretim yapan tesislerin bugün cumartesi Pazar dahil her
gün ful kapasite ile çalıştığını da ifade eden Arıkan; “Piyasalarda bir
sıkıntının olduğunu düşünmüyorum. Bizlerde üretim yapıyoruz ve tam kapasite ile
çalışıyoruz. Üretim yapan tekstil sektöründeki firmalar cumartesi pazar günleri
de ful kapasite ile çalışıyor. Burada karlılıklar düştü, fakat pedalı çevirmeye
devam etmeliyiz.
Ekonomideki gelişmenin en büyük göstergelerinden biride
çeklerin ödeme durumudur. Bugün çeklerin ödenme durumuna bakıyorum ve çok iyi
durumda olduğunu görüyorum. Bu da dünya genelindeki tüm olumsuzluklara rağmen
Türkiye’deki piyasaların sağlıklı ve sağlam olduğunu gösteriyor. Onun için
moral bozukluğuna gerek yok.
YENİ PAZARLARA
YÖNELMELİYİZ
Artık bu zamana kadar mal satmadığımız ülkelere
yöneliyoruz, o pazarlara ihracat yapıyoruz. Artık hepimizin birer global oyuncu
olması lazım, bizler dünyanın her yerine mal satabilmemiz lazım. Firma olarak
üretimlerimiz, istihdamlarımız ve, yatırım programlarımızda da hiçbir aksatma
yapmadık. Şuan çok şükür bankalardan kredilerimiz çıkıyor, yatırımlarımızı
yaparak yolumuza devam ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz. Biz ayağımızı hiç
gazdan çekmedik, aynı plan ve program çerçevesinde işlerimize devam ediyoruz.”
diye konuştu.
BU SÖYLEMLER HEP
GELİP GEÇİCİ
Ekonomi alanındaki sıkıntıların söylemlerde olduğunu ve
kendi firmasının ürettikleri malları satmada bir sorun yaşamadığına da vurgu
yapan Arıkan şöyle konuştu; “Ekonomi alanındaki sıkıntılı söylemlerin hepsinin
gelip geçici olduğunu bildiğimiz için şahsım olarak üretim yapan, istihdam
oluşturan, tüm müşterilerimize aldığı vadeye göre malımızı satıyoruz. Bu süreç
gelip geçidir, asıl olan devletimizin dim dik ayakta durmasıdır, Allah
devletimize, milletimize zeval vermesin. Devletimiz var olduğu sürece,
milletimiz var olduğu sürece üretim yapmaya, istihdam oluşturmaya, ihracat
yapmaya devam edeceğiz.
BİZ İŞİMİZE
BAKACAĞIZ
Bu süreçte devletimiz kendine düşen görevleri yapıyor,
bizde vazifemizi yapacağız. Cumhurbaşkanımızın kast ettiği ‘siz görevinize
devam edin’ diyor. Çünkü moral bozukluğunu bir tarafa bırakıp teşviklerle,
düzenlemelerle önümüzü hükümetimiz açıyor, biz de işimize bakıp üretimimize son
sürat devam etmemiz lazım.
ÜLKEMİZİN GELECEĞİ
AYDINLIK VE PARLAK
Ülkemizin geleceği aydınlık ve parlak, sektörlerin de önü
aydınlık ve parlak. Biz ‘tahsilat yapalım, paraları bir tarafa bloke edelim’
olarak değil yatırım yaparak, tasarruf yaparak üretimimize devam etmemiz lazım.
Maalesef ülke olarak en büyük problemlerimizden biri de tasarruflarımızın az
olmasıdır. Bugün Türkiye’nin tasarrufu yüzde 17, Çin’de yüzde 48’dir. Bu da;
bugün yüz liralık bir yatırım yapmaya kalksak 17 lirasını kendi ülkemizdeki
tasarruflarımızdan, 83 lirasını ise dışardan borç olarak yapmamız anlamına
geliyor. Milli kaynaklarımızı çok iyi kullanarak, tasarruf yaparak ülkemizin
tasarruf oranını yükseltmemiz lazım. İsraf ekonomisinden tasarruf ekonomisine
geçmemiz lazım. Bu ‘yatırımları durduralım’ anlamına gelmesin, yatırımlarımıza
devam edeceğiz, 80 milyon olarak tasarruf edip, tasarruflarımızı israf etmeden
biriktirmemiz lazımki ülkemize yatırım olarak dönsün. Böylece dışarıdan
borçlanma daha az olsun.
GENÇLERİMİZE
İSTİHDAM OLUŞTURMAK GÖREVİMİZ
Her yıl ülkemizdeki 1 milyon gencimiz istihdam piyasasına
katılıyor. Bu gençlerimize de istihdam oluşturmak mecburiyetindeyiz. Bu
hepimizin görevi ve hepimiz aynı gemideyiz. İş dünyası ne kadar çok yatırım
yaparsa, istihdam oluşturursa ülkemizin ekonomisi daha iyi olur.”
AR-GE VE ÜR-GE
OLMAZSA OLMAZIMIZ OLMALI
Firmaların yeni ürünler ve farklı pazarlara kolay
erişebilmeleri açısından Ar-Ge ve Ür-Ge’ye ayrı bir önem vermesi gerektiğine de
dikkat çeken İşadamı Mahmut Arıkan; “Firmalarımız varlığını iyi şekilde
sürdürüp büyüme yolunda Ar-Ge ve Ür-Ge merkezlerine ayrı bir önem vermesi
gerekiyor. Yeni ürünler Ar-Ge ve Ür-Ge’de geliştiriliyor. Tüm ekip Ar-Ge ve
Ür-Ge’ye yoğunlaştığı için hep yeni bir arayışa, yeni gelişmelere önem veriyor.
yeni ürünler geliştirdikçe yeni alıcılar yeni pazarları çok daha kolay
bulabiliyorsunuz. Devletimiz de Ar-Ge ve Ür-Ge’nin kurulmasına ayrı bir destek
veriyor. Firma olarak biz kurduk ve bunun avantajlarını görmeye başladık.”
Dedi.
OLUMSUZLUKLARA
RAĞMEN 2016 KAZANÇLI BİR YIL OLDU
Geçen 2016 yılı ile 2017 yılını da değerlendiren Arıkan
şöyle konuştu; “2016 yılı dünyadaki ekonomik gelişmeler ve Türkiye’deki terör
olaylarından dolayı biraz sıkıntılı geçse de çok şükür devlet-millet el ele
vererek bu sıkıntılı sürecin üstesinden geldik. 2016 yılı da ekonomik olarak
kazançlı bir yıl olarak geçti. 2017 yılı ise kendi firmama verilen
siparişlerden biliyorum, çok iyi olacağını düşünüyorum.” (ZEKİ DEMİR)