"Şehri emanet alacak kişinin güvenilir olması gerekir"

Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi adayı Osman Karaaslan'ın seçim irtibat bürosunun açılışında konuştu.


Ünal, Cumhur İttifakı'nın 15 Temmuz gecesi millet mutabakatı sonrasında kurulduğunu söyledi.

AK Parti ile MHP arasında kurulan birlikteliğin masabaşı ittifakı olmadığını belirten Ünal, "Cumhur İttifakı arka kapılarda pazarlıklarla yapılan bir ittifak değildir. Cumhur İttifakı bu milletin gönlüyle, kalbiyle, ruhuyla kurduğu, millet aşkına dayalı bir birlikteliktir." ifadelerini kullandı.

"MİLLET İTTİFAKI İSMİNİ HAK ETMİYORLAR"

Ünal, Millet İttifakı'nı kuran partilerin milletin istikbaline kastedenlerle aynı şeyi söylediğini belirterek, şunları kaydetti:

"O gün tankların arasından sıvışıp kaçanlar, Millet İttifakı ismini hak etmiyor. O güne 'tiyatro', 'kontrollü darbe' diyenler ve o gece darbe yapmak isterken yakalanıp Türk yargısına hesap verenlere ve o hesabı soran mahkemelere laf söyleyenler, Millet İttifakı adını hak edemezler. O yüzden onlara zillet ittifakı diyoruz. Bu millet neye zillet der? Eğer bayrağınıza, istiklalinize, istikbalinize ve ezana saygınız yoksa bunun adı zillettir."

Cumhur İttifakı'nın olası bir oy kaybına en çok PKK ve FETÖ'nün sevineceğinin altını çizen Ünal, Millet İttifakı'nın milletin derdiyle dertlenmeyerek terör örgütleriyle birlikte olmayı seçtiğini belirtti.

Ünal, 31 Mart seçimlerinin memleket meselesi olduğunu vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı'nın oy kaybetmesini bekleyen Türkiye düşmanlarını sevindirmeyeceklerini söyledi.

CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş'la ilgili iddialara da değinen Ünal, "Şehri emanet alacak kişinin güvenilir olması gerekir. Yargıtay tarafından onaylanmış sahte senetle alacak takibi yapan birisi şehrül emin olabilir mi? Ona şehri emanet edebilir miyiz? 28 dava ve 600 bin dolarlık bir senet." diye konuştu.

Ünal, 600 bin dolarlık rakamı Yavaş'a sormak zorunda olduklarını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Diyorlar ki, 'Siz niye Mansur Yavaş'ın üstüne gidiyorsunuz, onu mağdur durumuna düşürüyorsunuz.' Biz, Ankara mağdur olmasın diye bunu konuşuyoruz. 2016 yılında Yargıtayın verdiği karar onaylanmış mı? Onaylanmış. Sahte senetle icra takibi yaptığı ortaya çıkmış mı? Çıkmış. Diyoruz ki, 'Bu 600 bin dolar neyin alacağı?' Cevap yok. Sen bu adamın müvekkili misin? Yok. Bu adamla aranda sözleşme var mı? Yok. Bu adam senin arkadaşın mı? Evet. Sen nasıl temiz siyasetten bahsediyorsun."

Gölbaşı'ndaki programları kapsamında esnafı ziyaret eden Ünal, Gazi Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesi yakınında bulunan kafelerde gençlerle sohbet etti.