Sessiz kaygı, gereksiz düşünceler!


Toplum olarak piyasaların kaygısını yaşadığımız bu günlerde sessiz sedasız kaygı yaşayan bir grubun da olduğunu unuttuk gibi. 18-19 Haziran’da üniversiteye hazırlanan öğrenciler TYT ve AYT sınavına girecekler. Sınav öncesinde öğrenilen bilginin, sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygıya “sınav kaygısı” diyoruz. Her öğrenci, sınav kaygısını değişik şekillerde yaşar ve hisseder. Önemli olan bu kaygıyı belli bir düzeyde tutmaktır.

Bir miktar kaygı yaşamanın, en iyi performansı göstermede olumlu etkileri vardır. Yaşanan kaygı sırasında salgılanan adrenalin hormonu miktarının, uyarıcı etkisi ve dikkati odaklamada önemli rolü vardır. Aşırı kaygı durumunda salgılanan yoğun adrenalin, bilgi transferini engeller, bir takım fiziksel belirtilerin ortaya çıkmasına ve paniğe sebep olur.

Yaşanan kaygı düzeyi, sınava hazırlığı ve sınavda gösterilen performansı etkiler, ancak bu etki performansa olumsuz yönde yansıdığında “sınav kaygısı” bir sorun olarak karşımıza çıkar. Öğrenilen bilgiler sınavda kullanılamaz, okuduğunu anlama ve düşünceleri organize etmede zorluk yaşanır, dikkatte azalma olur, zihinsel beceriler zayıflar, bilgilerin hatırlanmasını engeller.

Sınav kaygısını tetikleyen düşünler nelerdir biraz da onlara değinelim: Bu sınavda başarılı olamayacağım. Bu sınavda başarısız olmak benim her zaman başarısız birisi olduğumu gösterir. Bu sınavda başarısız olursam anneme, babama ne derim. Bu sınavı kaybedersem bir daha asla başarılı olamam. Bu sınavı kaybedersem arkadaşlarımın ve öğretmenlerimin yüzüne nasıl bakarım. Bu sınavda başarısız olursam herkesin benim hakkımdaki düşüncesi değişir… Endişe, huzursuzluk, kontrolün kaybedileceği hissi, güvensizlik, çaresizlik, öfke-kızgınlık, korku, ümitsizlik, hayal kırıklığı, mutsuzluk, tedirginlik. Kalp çarpıntısı, hızlı nefes alıp-verme, nefes darlığı, terleme, titreme, mide şikâyetleri, karın ağrısı, bağırsak hareketlerinde değişme (ishal-kabızlık), gibi faktörler ortaya çıkar.

Bu kaygının nedenleri ise doğru sınav stratejilerini ve verimli çalışma yöntemlerini bilmeme, bilgi eksiklikleri, kaygı azaltma tekniklerinin ne zaman ve nasıl kullanılacağının (çalışırken, sınavdan önce, sınav sırasında) bilinmemesi durumudur. Yetersiz ve etkisiz çalışma, tutarsız ve ilgisiz konulara çalışma, dikkatin yoğunlaşamadığı bir ortamda çalışma, çalışmaya zamanında başlayamamaktan dolayı yeterince hazır olmama düşüncesi ya da yeterince zaman ayrılsa bile zamanın verimli kullanılmamasından dolayı konuların eksik kalması, tekrar yapma fırsatının olmaması gibi nedenlerle sürekli sınav kaygısı yaşama ve hazır olmadığını hissetme.

Gerçekçi olmayan talepler (Potansiyelinin çok üstünde beklentiye girmek, bu başarıyı elde edemediği takdirde yaşadığı hayal kırıklığı). Gerçekleşebilecek sonuçlara ilişkin olumsuz tahminler (bu sınavı kaybedersem hayatımdaki her şeyin sonu olur, bir daha hiçbir şey düzelmez).

Kaygıları azaltmak için; gerginlik ve endişe sizi normal hareket ve düşüncelerinizden uzaklaştırıyorsa, sınavın yaklaştığı günlerde eğlenceli aktivitelere yönelin, fiziksel aktivitelerinizi biraz artırın. Olumsuz düşüncelerinize, olumlu ve sizi sevindiren düşünce ve eylemlerle cevap verin.

Özellikle sınavdan hemen önce: Aşırı yeme ya da hiç yememek gibi hatalar yapmayın, sınav anında size tuvalet ihtiyacı yaratmayacak şekilde sıvı tüketin, sınav öncesi dışarıda bilmediğiniz bir mekânda ya da vücudunuzun ne tepki verdiğinden emin olmadığınız besinleri denemeyin, sınav sabahı enerjik olma, algılama, sonuç çıkarma, hafızada tutma, problem çözmede daha becerikli olmak için mutlaka kahvaltı edin, sınav anında sizin yanınızda bulunmasını istediğiniz ve sınavda tüketmenizin yasak olmadığı besinleri yanınıza alın.

Diğer öğrencilerden geride bile olsam elimden geleni yaparak ilerlediğimi ve daha iyi olduğumu kendime göstereceğim. Diğer öğrenciler de gergin ve telaşlı. Ben de kendimi kontrol edebilir ve başarılı olabilirim. Duygularım kontrolüm altında, başarabilirim diyebilmelisiniz. Yanlış düşünce: “Bu sınavda başarısız olacağım ve herkes aptal olduğumu düşünecek “Doğru düşünce: “Başarısız olmak ya da olmamak benim elimde. Şansım var, bunu kullanabilirim. Başarısız olsam bile bu benim aptal olduğumu göstermez “.

Hafta sonu gireceğiniz sınavda başarılar dilerim sevgili gençler.