Okuma hayatımızın her yerinde olmalı!

Kitap okumanın, okul dışında hayatın her alanında yer alması gerektiğini ifade eden Açı Temel Lisesi Kurucusu Fahri Kılınç, özellikle öğrencilere bu alışkanlığı kazandırmak gerektiğini söyledi.

Öğrencilerin, kitap okumaya daha çok zaman ayırabilmesi için onları gayretlendirmeye ve yönlendirmeye çalıştıklarını belirten Kılınç, öğrencilere kitap aşılama noktasında farklı çalışmalar yaptıklarını kaydederek; “Okulumuzdaki, okuma saatleri dışında ailelerimizle sürekli iletişim halinde olup çocuklarımızın evlerinde de okuma etkinliğine devam etmelerini sağlamaya çalışıyoruz.

Biliyoruz ki okuma, bilgi alma kanalları içinde, insanın kendini en aktif bulduğu yöntem. Elektronik eşyaların esiri olmayan, sağlam kişilik sahibi insanlar olmak istiyorsak; okumak, hayatımızda daha çok yer almalı’’ dedi.

Günümüz teknolojisinin insanı, bilgi ve ahlak açısından tembelleştirip yoksullaştırabildiğini belirten Açı Temel Lisesi Kurucusu Kılınç, bu konu için sürekli bir arayış içinde olduklarını aktararak şöyle konuştu: “Günümüz teknoloji çağı, insanlar günlük yaşamlarında birçok işini bilimsel buluşların getirdiği kolaylıklarla halledebiliyor. Maddi açıdan yaşanabilecek olumsuzlukları ve yetersizlikleri belki daha çok çalışarak ya da daha az harcayarak dengelemeye çalışıyor. Ancak bu karmaşık ve hızlı işleyen düzende insan maneviyatını ihmal edebiliyor. Televizyon, bilgisayar ve akıllı telefonlar insanı bilgi ve ahlak açısından tembelleştirip yoksullaştırabiliyor. Bizler bu konuda okulumuzda sürekli bir arayış içindeyiz.”

Açı Temel Lisesi’nin, içinde bulunduğumuz eğitim-öğretimde verimli bir şekilde emin adımlarla yol almaya devam ettiğini, 16 ile 26 Kasım tarihleri arasında birinci ortak sınav heyecanı yaşayan öğrencilerin, öğrendiklerinin karşılığını almaya çalıştığını dile getiren Kılınç, “Öğretmenlerimizin birikimlerini büyük bir istek ve sorumlulukla öğrencilerimize aktardıklarını ve öğrenme etkinliklerinin en belirgin ölçme aracı olan sınavların öğrencilerin kendilerini ve öğrendiklerini kontrol etmeleri açısından büyük önem taşımaktadır. Her sınav sonrasında kendimizi yeniden kontrol ederek yaşanabilecek eksiklikleri gidermeye çalışıyoruz. Toplumun ve eğitimin yapıtaşlarından olan değerli öğretmenlerimizin, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü hep birlikte kutladık. Öğretmenin senede bir gün değil her zaman değerinin belirtilmesi gerektiğinin bilincindeyiz. Bu kurumlar, bu ülke, bu medeniyet; öğretmenlerin ellerinde yükseliyor. Öğretmenler, bütün yönleriyle topluma yön veren, toplumu aydınlatan ışık kaynaklarımız. Öğrencilerimizin sadece öğrenimiyle değil onların eğitimiyle de ilgilenip onları gerçek anlamda geleceğe ve hayata hazırlayan birer ustadır öğretmen” şeklinde konuştu.

 

“ÖĞRETMEN HER ZAMAN DEĞERLİ”

Öğretmenler günü gibi özel günleri, öğretmen ve öğrencilerimizin birbirleriyle daha iyi tanışıp kaynaşmaları için fırsata dönüştürmeye çalıştıklarını kaydeden Kılınç, şunları ifade etti: “Biliyoruz ki; kendini iyi donatan ve kendine güven sorunu olmayan insanlar hayatı; kendileri ve milletleri için daha değerli kılarlar. Bizler, öz benliği güçlü, vatanını ve milletini sevip yüceltmeye çalışan insanlar yetiştirmeyi kendimize düstur edindik. Bütün mesele, okul derslerinde başarılı olup üniversite sınavıyla bir yerleri kazanmak değil! Bu topraklarda, adını güzelliklerle andıran iyi, güzel ve doğru insanlar olabilmek. Bu doğrultuda değerler eğitimine çok önem veriyoruz.’’ Öğrencilerin, okul derslerini öğrenme konusunda ailelerinden destek aldıklarında daha mutlu ve daha başarılı olduklarına vurgu yapan Kılınç, şu ifadelere yer verdi: “Öğrenme etkinliği sırasında ailelerimiz öğrencilerimizin destekçisi olursa elde edilen başarıyı çocuklarıyla paylaşarak mutlu oluyorlar.  Eğer öğrenmede başarısızlık olursa çocuklarını suçlamak yerine soruna birlikte çözüm üretmeyi düşünüyorlar. Bu yüzden ailelerimizin bizimle sürekli iletişim içerisinde olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Bu durum hem okul olarak bize değer katıyor hem de sorunlarımız kendiliğinden azalıyor. Başarılı öğrenci, sorumlu aile ve mutlu öğretmenler olarak hepimiz işimizi severek yapıyoruz ve bundan zevk alıyoruz. Biliyoruz ki işimizi severek yaparsak başarı d arkasından gelecek. Eğitim-öğretimin amacı sadece başarılı insanlar yetiştirmek değil; başarılı ve mutlu insanlar yetiştirmektir.”