"Türkiye üretmek zorunda"

Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Karaküçük, Yunanistan'ı olumsuz örnek olarak gösterdi. 'Komşumuz Yunanistan Üretmeden tüketti' diyen Karaküçük 'Türkiye üretim yapmak zorunda' dedi.

KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük, “Üretmeden tüketmenin sonu iflasdır. Bunun en iyi göstergesi komşumuz Yunanistan, Türkiye üretmek zorunda” diye konuştu. Karaküçük, “Çok çalışıp çok mal üretmek ve dünyaya satmak zorundayız, ülkemiz üretmeden yemeden vaz geçmesi gerekir. Sınır boylarındaki savaşlardan ötürü Kahramanmaraş zarara uğradı.

Güçlü bir hükümetin işbaşına gelmesi, tüketime değil üretime dayalı ekonomik büyüme modelinin benimsenmesi gerekiyor. Yunanistan acı örnek. İlkin, güney komşularımızdan, güneydoğudaki illerimiz dâhil, Kahramanmaraş’ı da olumsuz etkileyen ekonomiden söz etmesini istedik. Özellikle Gaziantep ve Şanlıurfa bu iç savaştan, daralan ekonomiden ve sınır ticaretinden muzdarip iken, Kahramanmaraş bundan etkilenmiş miydi?” dedi.

 

5.FUAR GELİYOR

Son bir yıl içinde Kahramanmaraş’ta 4 fuar gerçekleştirildiğini söyleyen Karaküçük, “Tarım, inşaat, tekstil makinaları, kuyumculuk, önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğimiz tarım ve inşaat fuar (Ekim-Kasım aylarında) etkinliği ile bu sayı 5’e çıkacak. Kahramanmaraş’ta fuar yapılmaz, gerçekleştirilmez anlayışı, zihniyeti bizim dönemimizde kırıldı.Bunu 2016 Kasım’ında yine tekstil makinaları fuarı gerçekleşecek. Ayrıca yurtdışındaki fuar organizasyonları ile ilgili çalışmalarımız sürüyor. Talep geldiğinde, gurup oluşturup o fuarlara katılıyoruz. En yakın zamanda, Ekim ya da Kasım’da, İtalya/Milano’da tekstil makinaları fuarı olacak, 4 yılda bir yapılan. Biz de TSO olarak birçok işadamlarımızı oraya götüreceğiz” diye konuştu.

 

KOALİSYON KURULABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ

Genel seçimlerin ardından piyasada belirsizlik olmadığını söyleyen Karaküçük, “Şu anda henüz belirsizlikten söz edemeyiz. 7 Haziran’da millet kararını verdi ama 32 gün sonra Cumhurbaşkanı Başbakana hükümeti kurma görevini tevdi etti. Şartlar öyle getirdi. 45 günlük bir zaman süreci var. Partilerle görüşmeler yapıldı. Belli müzakereler de olacak. Biz iş dünyası olarak, bunu bir belirsizlik değil, koalisyon hükümeti kurulabileceğini düşünüyoruz. Bir an önce sağlıklı, güçlü bir hükümetin işbaşına geçmesini arzu ediyoruz” dedi.

 

DOLARIN PİYASAYA ETKİSİ

Dolar ciddi manada düşüş ve yükseliş trendine girdiğinin altını çizen Karaküçük, “Dolar yılbaşından bu yana 2.250 seviyelerinden 2.750 seviyelerine tırmandı. Dövizin aratması ile bizde bir rahatsızlık yok. Bizim ihracatımızı artırmamız lazım. Maalesef son dönemlerde, çevremizdeki ülkelerde yaşanan ekonomik sıkıntılar, savaş ortamları bu bölgelere satışımızı olumsuz etkiledi. Normalde döviz kurlarının arttığında ihracatımızın artması beklen9irkenr, şu anda tam tersi bir dönem yaşanıyor. Maalesef dövizin aratmasınarağmen ihracat rakamları beklendiği ölçüde değil. Olmaması gereken şey. Rusya’daki devalüasyon, Ortadoğu’da petrol fiyatlarının aşırı düşmesi, bununla birlikte, Mısır, Libya’daki daralmalar ve en önemlisi bizim tek pazarımız olan Avrupa’daki durumun da iç açıcı olmaması, Avrupa’nın sorgulanıyor olması, mal satabileceğimiz ülkelerde ya güvenlik sorunu, ya da ekonomik sıkıntıların olması, haliyle bizleri de etki altına alıyor. Sadece tek bacaklı olarak, dövizin artması ya da düşmesi veya içerde hükümet kurma koalisyon kurma çalışmaları, bunlara tek başına etkileyici sebepler değil. Bir bütün olarak düşünüyoruz. Faizlerin düşmesi-artması, sonuçta ve ticarette olması gereken şeyler.Ticaret teke düze olmayıp, sürekli değişkenlik gösteren bir iştir. Değişkenlik olmasa insanlar nasıl para kazanacak? Tek düze hayattan ve ticaretten paranın doğması çok zordur” diye konuştu.

 

YUNANİSTAN TÜKETEREK BÜYÜMEYE ÇALIŞTI

Yunanistan’ın iflas bayrağını çektiğine işaret eden Karaküçük, “Tüketime dayalı bir büyüme, sürdürülebilir bir model değildir. Yunanistan tüketerek, harcayarak büyümeye çalıştı ama sonuç itibariyle geldiği nokta meydanda. Tüketimi körüklediğiniz, üretimi benimsediğiniz, geliri artıramadığınız sürece, bu sürdürülebilinir bir ekonomi modeli olmayacaktır. Yunanistan komşumuz bizim için, dünya için acı bir örnek işte. Biz Türkiye olarak bundan dersler çıkartmalıyız. Üretime dönük büyüme modeline ağırlık vermediğimiz sürece kalkınmadan söz etmek mümkün değildir.”