Kamu-Sen Kahramanmaraş İl Temsilcisi Adem Demir yazılı
bir basın açıklaması yaparak 2016 yılını değerlendirdi. Vatan ve Milletin var
olması için şehadet şerbetini içen kahramanların derin izler bıraktığını ve
Türk Milletini tarifsiz acılara boğduğunu söyledi.
Demir; “Terör ve teröristle müzakere değil mücadele olur
diyerek yıllardır dile getirdiğimiz gerçeğin, Hayvanlar bile anladı diye
ortalıkta gezenlerin katkısıyla terör ve teröriste güç kazandıran çözüm süreci
ve akil adamlar safsatasının tam bir ihanet projesi olduğu maalesef kan ve
gözyaşı ile ortaya çıktı.
Biz haklıydık demekten ziyade doğruyu söylemek gibi bir
davanın peşinde olan bizler umut ediyoruz ki terörle mücadelede bir daha asla
böyle yanlışlara düşülmez ve tavizsiz mücadeleden zerre geri adım atılmaz.”
ETKİSİ YILLARCA
SÜRECEK
Açıklamasında 15 Temmuz darbe girişimine de yer veren
Demir şu açıklamaları yaptı; “Türkiye 2016’da etkisi yıllarca sürecek 15 Temmuz
gibi bir ihanet sürecini yaşamıştır.
FETÖ denilen terör örgütü ülkemizi iç savaşa sürüklemek adına hain bir
plan sahnelemiş, fakat feraseti yüksek Türk milleti şehitler vererek gazi
olarak buna ‘dur’ demiştir.
İHANET İÇERİSİNDE
OLAN TEK KİŞİ BİLE ÇALIŞTIRILMASIN
Bu ihanetin önlenmesinin ardından OHAL ilan edilerek
kamuda çok önemli hatta bazı uygulamalarıyla endişe verici bir döneme
geçilmiştir. Türkiye Sevdasını her şeyin önüne koyan bir sivil toplum örgütü
olarak bizler; kamu görevi yaparken ihanet içerisinde olarak terör örgütleri
namı hesabına faaliyette bulunan bir tek kişinin bile kamuda
çalıştırılmamasından yanayızdır. Temel kıstasımız terör örgütü üyelerinin
kamudan tümüyle temizlenmesidir. Fakat 100 Bine yakın kamu çalışanının FETÖ
bağlantısı nedeniyle ihraç edildiği süreçlerde mağduriyetler yaşanmış, at izi
it izine karışmış ve masumların canı yanmıştır.
2017
MAĞDURİYETLERİN GİDERİLDİĞİ BİR YIL OLUR
Bu konuda yaptığımız uyarılar sonucunda komisyonlar
oluşturulmuşsa da mağduriyetlerin sürdüğü görülmektedir. Umarız ki 2017
masumların haklarının iade edildiği ve mağduriyetlerinin sona erdiği bir yıl
olur.
OHAL sürecinde
kamuya mülakatla personel alımı, görevde yükselme ve unvan değişikliği
sınavlarında tüm kadrolar için mülakatın getirilmesi gibi kamuya olan güveni
sarsacak, torpil ve adam kayırmayı mevzuat hükmü haline getiren düzenlemeler ne
yazık ki hayata geçmiştir.
MEMURU İŞTEN ATMAK
ÇOK ZOR AMA!
Bunun yanı sıra devletin memurluğunu sonlandırarak
hükümetin memurluğuna geçmek isteyen siyasi irade memurun iş güvencesinin
kaldırılması ile ilgili girişimlerine hız vermiştir. Memuru işten atmak çok
zor, 657 memur için bir zırh gibi gerçeklikten uzak değerlendirmelerle, OHAL
süreci de bahane edilerek bir fırsat ortaya çıkarılmaya çalışılmaktadır.
Yandaş sendika,
Havuzcu medyada, 657’yi bir kez bile okumayan iş adamı, köşe yazarı tayfası
da buna destek görevini üstlenmişlerdir.
Ama bunların karşısında biz Türk Memurunu gerçek
temsilcisi olarak dimdik duracağız. Devlet memurluğundan taviz vermeyeceğiz İş
güvencemiz emeğimiz, ekmeğimiz ve geleceğimizdir. Kesinlikle siyasetçinin
keyfine bırakmayacağız.
ENFLASYON
KARŞISINDA MAAŞLAR ERİYOR
Memur maaşının enflasyon karşısında eridiği, toplu sözleşmede imza altına alınan ve kanun
hükmünde olan düzenlemelerin hayata geçmediği bir seneyi yaşadık. Ocak 2016’da
yürürlüğe girmesi gereken 112 çalışanlarına nakdi yemek düzenlemesi tam 9 ay
sonra hayata geçti. 9 aylık hak kaybına ise imzayı atan hem sarı sendika hem de
bakanlık adeta sünger çekti. Fakat biz bu haksızlığa karşı davamızı açtık. Bu işin
de peşini bırakmayacağız.
Sağlık çalışanları 2016 yılında da yine ağır şiddet
vakaları ile karşı karşıya kaldı. Caydırıcı tedbirlerin kağıt üzerinde kalarak
uygulamalar yansıtılmaması nedeniyle hergün 31 sağlık çalışanının şiddete
uğradığı bir tablo ile 2017’yi karşılıyoruz.
YIPRANMA PAYINI
BİR AN ÖNCE İSTİYORUZ
Şiddete uğrayan ağır iş yüküne maruz kalan sağlık
çalışanlarının en önemli iki talebi olan döner sermayelerin emekliliğe
yansıtılması ve yıpranma payı ile ilgili de bu senede bir arpa boyu yol
gidilmedi. 3 yıla yakın bir süre önce verilen sözler bu senede tutulmadı.
Çalışanların taleplerine yine kulak tıkandı. Sağlık
Bakanı Recep Akdağ sağlıkta dönüşümde ikinci fazda geçeceklerini açıklamıştır.
Birinci faz çalışanlar için felaket olmuş ücretler düşmüş, iş yükü çoğalmış,
şiddet ve mobbing dayanılmaz bir hal almıştı.
Umarız ki 2 fazda sağlık çalışanlarının sorunlarına çözüm
bulunur. Çalışanlar için olumlu düzenlemeler hayata geçer. Atama ve tayinlerde getirilen kısıtlamalar,
lisans tamamlamada muallakta bekleyen sorular, üniversite hastanelerinde
personel eksikliği başta olmak üzere yaşanan sorunlar, Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı’nda çalışanların bir türlü karşılanmayan temel talepleri
bunlar hep 2016’nın çalışanlarda bıraktığı anlam oldu.
Umarız 2017 yılı böylesine sıkıntıların yaşandığı
bir yıl olmaz. 2017 yılının insanlığa, coğrafyamıza, ülkemize ve milletimize
huzur getirmesini diliyor tüm kamu çalışanlarının daha iyi şartlarda bir
çalışma hayatına kavuşacakları bir yıl olmasını temenni ediyoruz.”



YORUMLAR