Güreşlerde aldığı Türkiye şampiyonluğunun yanı sıra,
şiire ve yazmaya büyük merak saran Galip Karahan; “günlük yazmaya bekârken
başladım, bugün 61 yaşındayım ve hala yazmaya devam ediyorum. Hem yaşanılanları
yazıyorum hem o günkü duygularımı şiire döküyorum. Bu bende bir tutku haline
geldi, nasıl yemek yemek bir ihtiyaçsa benim için de yazmak bir ihtiyaç” dedi.
1973 yılında bir arkadaşının hediye ettiği ajandanın
karalama defteri olmasını engellemek için günlük tutmaya başladığını belirten
Karahan, belli bir süreden sonra bunun bir alışkanlık haline geldiğini,
günlüğünü yazmadığı zaman rahatsız hissettiğini belirtti.
Karahan; “arkadaşım lüks bir ajanda (defter) getirdi.
Bende karalama defteri olmasına gönlüm razı olmadı. Önce şiir yazmaya başladım
hemen akabinde de günlük yaşanılan olayları yazmaya başladım. O günden beri
bende bir hastalık bir tutku oldu. Mesela bugün sizinle yaptığımız röportajı
yazacağım. Bunu yazmadan kesinlikle yatmam.

YAKINLARININ ÖLÜM
TARİHLERİNİ BANA SORUYORLAR
Ben günlüğüme sadece Kahramanmaraş’ı yazmadım. O dönemde
televizyonlar yoktu, radyodan dinleyerek dünyada önemli neler olmuş, Türkiye’de
önemli neler olmuş hepsini yazdım. Bugün baktığınız zaman Kahramanmaraş’ın 40
yıl önce hava durumu nasıldı, memleketimde neler oldu, yaşadığım yerleşim
yerlerinde kimler öldü hepsi kayıt altında. Köyümde kim ölmüş hepsi tarih tarih
günlüğümde yazılı. Yaklaşık 5 yıldır da sadece köyümdeki ölenlerin değil
fotoğraflarını da arşivliyorum. Ölen köylümün kimin annesi veya kemin babası,
yakın akrabalarını da kayıtlara geçiyorum. Hala bugün babasının, annesinin veya
bir akrabasının ölüm tarihini hatırlamayanlar bana geliyor, bende sayfalardan
bakarak ölüm tarihlerini veriyorum. 40 yıl önce Kahramanmaraş’taki hava
durumunu sorsalar derecesine kadar veririm.
ANILARIMI TEKRAR
CANLANDIRIYORUM
Daha öncede yine gazetenize açıkladığım gibi Türkiye’de
13 Türkiye şampiyonluğum var. Kırkpınar güreşlerinin tek Kahramanmaraşlı
başpehlivanı benim. Kahramanmaraş’ta yapılan karakucak güreş müsabakalarında
onlarca birincilik kazandım. Bunların hepsini de günlüğüme kaydettim. Bugün 61
yaşındayım ve bazen efkarlanıp sayfalarıma göz atıyorum, şampiyonluklarımı anılarımla
bir kez daha yaşıyorum.

YAZMADAN YATAĞA
GİRMEDİM
Çocuklarım ve eşim her zaman bana destek oldu. Ben
yazmaya bekarken başladım, düğünümün nasıl olduğunu da yazdım. Yazmadan
yatmadım, yazmadığım gün ise eşim beni uyararak günlüğümü yazmadan yatmamam
konusunda uyarıda bulunuyor. Bu benim kültür hazinem, 43 yıldır her şeyi saati
saatine yazıyorum. Bu arada 40 yıl önce hangi partinin iktidar olduğunu,
partilerden Kahramanmaraş’ta kaç milletvekili ve isimlerinin olduğunu
söyleyebilirim. Kitaplaştırmak için çok uğraş verdim ama belli bir maliyet ve
süre istediği için şuan bekletiyorum. Benden sonraki nesile en büyük mirasım 43
yılımı sığdırdığım 36 klasör ve 60 bin yaprak yazılarımdır.”



YORUMLAR