Bizler iş dünyası olarak Avrupa Parlamentosu Genel
Kurulunda alınan tavsiye niteliğindeki ve hiç bir bağlayıcılığı olmayan kararın
siyasi bir karar olduğunu düşünmekteyiz. Şangay İş Birliği Örgütü, Rusya ve Çin
ile yakınlaşmamız, Batı ile ilişkilerimizin yavaşlaması; bizi ciddi bir
ekonomik ve diplomatik partner olarak gören Avrupa Birliğini tedirgin ettiğini
göstermektedir. Ayrıca Türkiye ara mal üretiminde hem kalite olarak hem fiyat
olarak Doğu Avrupa ülkelerinden daha iyi konumda. Bizler 80 milyonluk nüfusumuzla
büyük bir pazara sahibiz. Avrupa Birliği de böyle bir ticari partneri kaybetmek
istemeyecektir.
Aralık ayında yapılması planlanan AB Liderler Zirvesinde, devlet başkanları da alacakları kararlarda bizlerle sahip oldukları bu ticari ilişkileri göz önünde bulunduracaklardır. Bizim tarafımızdan baktığımızda da; dış ticaretimizin yarısını Avrupa Birliği ülkeleri ile yapmaktayız. Gümrük Birliği ile 1996’dan bu yana Avrupa ile dış ticaretimizi ve lokalde de ihracatımızı artırmaktayız. Son birkaç yıldır, üçüncü ülkelerle AB’nin yaptığı anlaşmalardan dolayı gümrük birliğinin getirisi düştü. Bizler de anlaşmanın güncellenmesini talep etmekteyiz. Avrupalı liderler de bu ekonomik ilişkilerin öneminin farkında. Bu sebeple Aralık ayındaki toplantıda Gümrük Birliği Anlaşmasında iyileştirmelerin yapılacağını düşünebiliriz. Liderler Zirvesinde müzakerelerin dondurulmasıyla ilgili olumsuz bir karar çıkacağını düşünmüyoruz. Sonuçta iki taraf da hem diplomatik anlamda hem de ticari anlamda önemli partnerliklere sahip.
YORUMLAR