Saç hastalıkları konusunda önemli açıklamalarda bulunan
Prof. Dr. Server Serdaroğlu, saç derisi dökülmesinin bazı önemli hastalıkların
belirtisi olduğuna işaret ederek, “Saçlı deri gözükmeye başladığı zaman
saçlarda bir kayıp var demektir. Bu birçok nedenle olabilir. Erkeklerde saç
dökülmesi sinsi bir şekilde ilerler. Tam dökülmez ama incelmeye başlar. Bu
incelme sonucunda yavaş yavaş saçlar seyrelir. Erkeklerde bu daha erken
yaşlarda olur. Kadınlarda ise genellikle doğumlar ve sonrasında belirginleşir
ve saçlar inceldiği için saçta deri gözükmeye başlar. Hastalık için ne kadar
erken tanı konulursa ve bu hastalıkların özelliğine göre tedavi yapılırsa şans
o kadar artıyor” şeklinde konuştu.
“Stres Saç
Dökülmesine Neden Olabilir”
Saç derisinde görülen kabuklu yaralarla ilgili olarak da
bilgiler veren Prof. Dr. Serdaroğlu, “Saçlı deride en sık gördüğümüz
hastalıklardan biri sedef hastalığıdır. Bu hastalık, çok fazla saç dökülmesine
yol açmaz ama deri üzerinde, kabuklanma, kızarıklık ve sedefe benzeyen gümüş
renkli kabuklar oluşur. İkinci grup egzama gruplarıdır. Seboreik egzama diye
adlandırdığımız bu hastalıklar genetik özellikli ve stresle tetiklenen
hastalıklardır. Bu grupta da sedef hastalığında olduğu gibi deride hafif
kızarıklıklar ve üzerinde beyaz kabuklar görülür. Bunların dışında saçta deriye
yerleşip kabuklanma yaparak saç dökülmesine sebebiyet veren hastalıklar da
bulunuyor. Ayrıca uygulamalar sonucu oluşan rahatsızlıklar vardır. Yanlış
şampuan, yanlış losyon, yanlış saç bakım ürünleri ve yanlış boya kullanımları
alerji geliştirir ve kabuklanmalar oluşturur. Bunlar diğerlerine kıyasla daha
kısa süreli ve daha kolay tedavi ettiğimiz hastalıklardır. Burada önemli olan
nokta dermatoloğun oluşan kabuklanmaya doğru ayrımı yaparak sonuçlandırmasıdır.
Sonrasında kimi zaman mikroskobik incelemeler yapıp biyopsi alıyoruz, kimi
zaman da dijital mikroskop dediğimiz işlemlere bakıyoruz. Bunları da bir tanıya
ulaştırdıktan sonra tedaviye başlıyoruz” dedi.
“Erkeklerde Saç
Dökülmesi Dünyanın En Yaygın Hastalığı”
Saç dökülmesinin birçok nedeni olduğuna da işaret eden
Prof. Dr. Serdaroğlu, “Aslında söylediklerim var olan sebeplerin sadece küçük
bir kısmıydı. Burada saç dökülmesinden çok diğer hastalıkları düşünmek lazım”
dedi ve şunları söyledi: “İlki; toplumda en sık görülen “androgenetik alopesi”
yani erkekteki saç dökülmesidir. Bu bizim de içinde bulunduğumuz ırksal alanda,
erkeklerin %70’ini ilgilendiriyor. Az dökülebilir ya da tam kellik olabilir.
Böyle bir spectrum dersek %70. Kadınların ise %50’sini oluşturuyor. Yani
dünyadaki en yaygın hastalık aslında erkekteki saç dökülmesi.”
Saç dökülmesinin farklı sebepleri olabileceğini de
söyleyen Prof. Dr. Serdaroğlu, “Bir ameliyat sonrası, ateşli bir hastalık
geçirdikten veya kişi doğum yaptıktan sonra oluşabilen dökülmeler besinsel
eksikliklerdir. Hatalı beslenme ve hatalı ilaç kullanımıdır. Örneğin tansiyon
ilacı, kolesterol ilacı veya antideprasan kullanımına bağlı kronik dönemde saç
dökülmeleri olabilir. Bunların dışında kan eksikliğinde, b12 vitamin eksikliğinde,
folik asit veya çinko eksikliğinde bu tip durumlar ve troid hastalığı gibi
hastalıklar oluşabilir” diye belirtti.
“Saçların
Beyazlaşması Hastalık Habercisi Olabilir”
Saçlarda görülen beyazların önemine dikkat çeken Prof.
Dr. Serdaroğlu, “Saçların beyazlamasını biz yaşlanma belirtisi olarak görüyor
ve yaşlanmayı hastalıktan saymıyoruz. Kimi zaman saç beyazlaması bir hastalık
belirtisi sayılabilir ama temelde en çok görülen yaşlanmaya bağlı olan saç
beyazlamalarıdır. Bu genetik nedenlerle bazen erken olur bazen geç olur. Bu saç
köklerindeki renk veren pigment hücrelerinin apopitoz yapması yani kendi
kendini tahrip etmesidir. Bunların dışında vitiligo dediğimiz deride beyazlama
yapan hastalık bağışıklık sistemi hastalığıdır. Savunma hücrelerinin pigment
hücrelerini mikrop gibi algılamasıyla ve yok etmesiyle oluşan bu hastalık
vücudun herhangi bir yerinde oluşabilir. Sonuç olarak lokalize bir beyazlık
görmüşsek ve belirli bir alanda grup olarak saçlar beyaz çıkıyorsa o zaman bir
hastalık habercisi sayabiliriz” dedi.
“Beslenme Düzeni
Saç Hastalıklarını Etkiliyor”
Beslenmenin saç hastalıkları üzerinde önemli bir etkisi
olduğuna değinen Prof. Dr. Serdaroğlu, “Beslenme düzeni saç hastalıklarını
etkiliyor. Günümüzde hastalık seviyesinde zayıflama merakı var. Özellikle genç
kadın ve genç kızlarda daha çok görülüyor. Bir ucu yememe hastalığına dayanan
bu az yeme alışkanlığı, günlük kalori miktarının 1000 kalori altına düştüğünde
saçları fazlasıyla olumsuz etkilemekte ve saç dökülmesini doğurmaktadır. Bir başka
konu ise hızlı ve dengesiz kilo verme. Kişi hızlı kilo verdiği zaman da
saçlarında dökülme oluşur. Diyetlerin mutlaka bir diyetisyen kontrolünde
oluşturulması ve kilo vermenin çok yavaş bir sürece yayılması gerekiyor. Ayrıca
gıda takviyesi olarak kullanılan ilaçların mutlaka danışılarak kullanılması
gerekiyor” şeklinde konuştu.
Şampuan, saç kremi gibi kozmetik ürünlerin saç sağlığına
etkisini değerlendiren Prof. Dr. Serdaroğlu şunları dile getirdi: “Şampuan, saç
kremi gibi kozmetik ürünler, saç sağlığından çok saçın kozmetik özelliğini
etkiler. Uygun olmayan şampuan kullanılması, kişinin saçındaki yağ oranını,
renk özelliğini ve parlaklığını etkileyecektir. Doğru kullanılmayan bir ürün,
saç yüzeyinde hasarlar oluşturacaktır. Yani saçta aşırı kurumalar, çatallanmalar
olacak, renk bozulacak, parlaklık gidecektir. Bu bir kozmetik özellik olsa bile
neticede insanları çok etkileyecektir.”
Piyasalarda çok fazla saç ürünü olduğunu hatırlatan Prof.
Dr. Serdaroğlu, bu ürünlerin eczanelerde muayenesiz satıldığına işaret ederek
daha hassas davranılması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Serdaroğlu, “Saç
hastalıkları suiistimallere açık bir konu olduğu için daha hassas davranılması
gerekiyor. Gerçekçi olmayan söylemlerle ürünleri satabilmek adına ‘saçınızda
egzama var, mantar var’ cümleleriyle oluşmamış hastalıkları söyleyerek
insanları kandırılabiliyorlar. Bu konuda eğitim biraz zor oluyor. Eczacılar
genellikle bu tip eğitimleri kuaförlere yönelik yaptıklarını belirtir.
Hastalığı en erken onlar görecekleri için bizim de kuaförler federasyonuna
yönelik çalışmalarımız oldu. Onlara, kişilerin saç rahatsızlıklarını önceden
haberdar edip saçları dökülme seviyesine gelmeden, piyasadaki pahalı ürünlere
değil de doktora yönlendirmeleri için teşvik ediyoruz” dedi.
İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde saç hastalıkları ve saç
dökülmesi konusunda çok ciddi çalışmaların yapıldığını belirten Prof. Dr.
Serdaroğlu, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Burada bir arkadaşım ile
beraber 15 yıl önce kurduğumuz saç hastalıkları merkezimiz var. Hem Türkiye’nin
birçok merkezinden hem de yurtdışından gelen hastalarımız var. Hastalarımız,
hastalığın tanısı veya tedavisi için geliyorlar. Burada öncelikle hastalığın
düzeyine göre kan analizleri ya da saç incelemelerini yapıyoruz. Dijital
mikroskop ile veya histolojik incelemesini yaparak biyopsiye daha sonra karar
veriyoruz.”



YORUMLAR