Deprem bilincimiz hala zayıf

Deprem bilincimiz hala zayıf

Doğu Anadolu Fay hattı üzerinde bulanan Kahramanmaraş’ta, deprem bilincinin zayıf olduğu ortayla çıktı. tarihsel dönemlerde 500 yılda bir 7 ve üzeri deprem yaşanan kentte en son yıkıcı depremin ortalama 1518 yılında gerçekleştiği biliniyor.

01 Ağustos 2016 - 09:45

Birinci derece deprem bölgesinde bulunan Kahramanmaraş’ı da kapsayan “Afet Bilinci Araştırması” sonucundan ilginç sonuçlar çıktı. 14 ilde Bin 212 denekle yapılan mülakatta, toplumun başta deprem olmak üzere afetler konusunda farkındalığının olduğunu, ancak kendini risk altında görmediğini ortaya çıkardı.

17 Ağustos 1999 yılında yaşanan depremin 17. Yılı yaklaşırken “Afet Bilinci Araştırması”  yaptırıldı. Araştırmada, vatandaşlar depreme inandıklarını ancak kendini risk altında görmediklerini belirtti.Türkiye’nin en tehlikeli fay hatlarının birinin üzerinde bulunan Kahramanmaraş’ında araştırmada yer aldığı belirtilirken Akdeniz bölgesinde deprem bilincinin oluştuğu fakat vatandaşın kendini risk altında görmediğini ortaya çıkardı.

 

14 İLDE YAPILDI

“Afet Bilinci Araştırması”, Türk toplumunun afetler konusundaki bilinç ve yaklaşım tarzı ile ilgili ilginç ve çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Türkiye’yi temsil eden 14 ilde 16-64 yaş grubuna dahil 1.212 kişi ile yapılan araştırma, toplumun başta deprem olmak üzere afetler konusunda farkındalığının olduğunu, ancak kendini risk altında görmediğini ortaya çıkardı.

 

YAŞADIĞIM BÖLGE RİSK ALTINDA DEĞİL

Araştırmaya göre, Türkiye’de her iki kişiden biri afete, her 5 kişiden 2’si depreme maruz kaldığını dile getirirken, toplumun yüzde 80’i oturduğu bölgeyi afet riski altında görmüyor. Topraklarının yüzde 96'sı farklı oranlarda deprem tehlikesi altında olan ve yüzde 66’sı aktif fay hatları ile kaplı Türkiye’de, araştırmaya katılan bin 212 kişinin sadece yüzde 14’ü fay hattı üzerinde olduğunu düşündüğünü belirtti. Yüzde 4’lük oran ise, sel ve diğer afetler açısından risk altında olduğunu dile getirildi.

 

AKDENİZ’DE YÜZDE 80 ORANINDA DEPREM OLMAYACAĞINA İNANAN VAR

Sonuçlar bölgeler bazında değerlendirildiğinde; Türkiye’nin yakın tarihinde çok önemli kayıplar verdiği depremlerin gerçekleştiği Doğu Anadolu Bölgesi’nde yaşayanların yüzde 92’si, oturduğu bölgenin deprem riski altında olmadığını dile getirirdi. Bu oran, İç Anadolu’da yüzde 90, Akdeniz Bölgesi’nde yüzde 80, Karadeniz’de yüzde 79, Marmara’da yüzde 73, Ege Bölgesi’nde ise yüzde 69 olarak gerçekleşti.Türkiye’de her 10 kişiden 1’i kendini afet riski altında görmesine ve afet durumunda can ve mal kaybına uğrayacağını düşünmesine rağmen harekete geçmiyor.

 

AFET DENİNCE AKLA DEPREM GELİYOR

Araştırmaya göre, Türkiye’de afet denince hemen herkesin (Yüzde 85) aklına ilk olarak deprem geliyor. Türkiye’de her 5 kişiden 2’si sel, dolu, fırtına, toprak kayması, kuraklık, çığ ve volkanın yıkıcı etkileri olduğunu düşünmüyor.Araştırmaya katılanların yüzde 85’i afet denince aklına ilk önce “deprem”in geldiğini belirtirken, yüzde 8’i sel-su taşkınları, yüzde 2’si yangınlar, yüzde 2’si toprak kayması ve kaya düşmesi, yüzde 1’i şiddetli soğuk ve donma, yüzde 1’i çığ, diğer yüzde 1’i ise afetin, kuraklığı çağrıştırdığını ifade etti. Araştırmaya göre, her iki kişiden biri (yüzde 51) doğal afete maruz kaldığını söylüyor. Bu oran, Akdeniz Bölgesi için yüzde 70 iken, Marmara Bölgesi için yüzde 66, İç Anadolu Bölgesi için yüzde 47, Karadeniz Bölgesi için yüzde 41, Doğu Anadolu Bölgesi için yüzde 37. Ege Bölgesi, yüzde 20 oranla doğal afete en az maruz kaldığını dile getiren bölge olarak dikkat çekiyor. Araştırma sonuçlarına göre, depreme maruz kaldığını düşünenlerin oranı yüzde 44.  Sonuçlar bölge bazlı olarak incelendiğinde ise Marmara Bölgesi’nde yüzde 63, Akdeniz Bölgesi’nde yüzde 60, İç Anadolu Bölgesi’nde yüzde 45 oranlarına ulaşılıyor. İç Anadolu Bölgesi’ni yüzde 32’lik oran ile Doğu Anadolu, yüzde 17’lik oran ile Karadeniz Bölgesi izlerken, geçtiğimiz Ocak ayında Bozcaada açıklarında meydana gelen ve artçı sarsıntıları günlerce süren 6.2 büyüklüğündeki depremden en çok etkilenen Ege Bölgesi’nde ise bu oran sadece yüzde 14. Hem doğal afete maruz kalanların, hem de depreme maruz kalanların üçte ikisi ise zarar gördüğünü ifade etti.

 

TÜRKİYE’NİN EN ÇOK ZARAR GÖRDÜĞÜ AFETLERDEN SEL, PEK BİLİNMİYOR

Doğal afetler içinde Türkiye’nin en çok zarar gördüğü bir başka afet olan sellerin çok da bilinmediğinin ortaya çıktığı “Afet Bilinci Araştırması”na göre, Marmara Bölgesi’nde yaşayanların yüzde 7’si, Doğu Anadolu, Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde yaşayanların yüzde 5’i, İç Anadolu Bölgesi’nde yaşayanların yüzde 4’ü sele maruz kaldığını dile getirdi. Sele en yüksek oranda maruz kaldığını ifade eden bölge ise yüzde 26 oran ile Karadeniz Bölgesi.

 

BEŞ KİŞİDEN İKİSİ AFET MAĞDURU

Araştırmaya göre, toplumun yüzde 33’ü afetlerden, yüzde 27’si depremlerden hasar gördüğünü beyan etti. Depremden hasar görenlerin yarısı, gördüğü zararı, “Fiziksel/psikolojik/duygusal zarar” olarak tanımlarken, depreme maruz kalan her 10 kişiden biri ise binasının hasar gördüğünü beyan etti. Yaşanan hasar sonrasında alınan aksiyonlara bakıldığında ise enteresan sonuçlara ulaşıldı. Depremden zarar gördüğünü ifade edenlerin yüzde 56’sı, bulunduğu durumu iyileştirmek adına hiçbir şey yapmazken, alınan aksiyonlar arasında akrabalarının yanına taşınma, kendi imkanlarıyla tadilat yapma, hastaneye gitme, Belediye’ye, Kızılay’a ve Valiliğe başvurma, AKUT’a, Jandarma ve Akom’a başvurma, sigorta şirketini arama ve çadırda kalma bulunuyor.

 

ÖNLEMLERİ GEREKLİ BULDUĞUMUZ HALDE UYGULAMIYORUZ!

Araştırmaya katılan her 5 kişiden 3’ü deprem ve sel ile ilgili önlemleri gerekli bulduğu halde uygulamıyor. Toplumun yüzde 59’u zorunlu deprem sigortası yaptırma, deprem çantası hazırlama, deprem planlaması, bina kontrolü yaptırma, eşyaları sabitleme ve emniyetli noktaları belirleme gibi deprem için tavsiye edilen temel önlemleri gerekli bulduğu halde uygulamıyor. Toplumda her 10 kişiden 1’i ise deprem için tavsiye edilen bu temel önlemleri almayı gereksiz bulduğunu ifade ediyor. Sel için önerilen tedbirleri gerekli bulduğu halde uygulamama oranı yüzde 54.

 

GENÇLER AFETLERE KARŞI DAHA DUYARSIZ!

Araştırmaya göre her 10 kişiden 1’i moral bozukluğu yarattığı gerekçesiyle depremle ilgili haberleri takip etmediğini söyleyerek üç maymunu oynuyor (Yüzde 9). Bu oran, 16-20 yaş grubunda 10 kişiden 2’sine yükseliyor (Yüzde 16). 10 Kişiden 2’si afetler (Yüzde 16) ile ilgili aksiyon alarak yardım kuruluşları ile beraber çalıştığını ifade ederken, bu oran, 16-20 yaş grubunda 10 kişiden 1’i şeklinde görülüyor.

 

ÖNCE AİLE VE TANIDIKLARIMIZI ARIYORUZ

Araştırmaya göre 10 kişiden 4’ü afet sonrasında ilk olarak aile ve tanıdıklarını arıyor. Araştırma, kadınlarda (yüzde 61), erkeklere oranla (yüzde 53) aile / tanıdıklara ulaşmaya çalışma eğiliminin daha yüksek olduğunu da gösteriyor. İlk olarak Ambulans için gerekli telefonları arayanların oranı yüzde 16 iken, Kızılay (yüzde13), AKUT (yüzde 11), Polis (yüzde 7) ve İtfaiyeyi arayanların oranı yüzde 6.Araştırma, Türk toplumunun doğal afet sonrasında öncelikle kime yardım elini uzattığı konusuna da ışık tuttu. 18 yaşından küçük çocuk sahibi ebeveynler yardım ellerini önce çocuklarına uzatırken (yüzde 77), öncelik sırasında çocukları eş (yüzde 13), anne (yüzde 4), kardeş (yüzde 3), ailedeki yaşlılar, abla ve torunlar (yüzde 1) takip ediyor.  0-18 yaş grubunda çocuğu olmayan yetişkinler ise yüzde 34 oranda yardım elini ilk olarak annesine uzatacağını ifade ediyor.(ZEKİ DEMİR)

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x