Giyim Üretim Programı Öğretim Görevlisi Elif Kuç tarafından kıyafetleri hazırlanan ve organize edilen defile katılımcılardan büyük beğeni topladı.
“BU BİR KILIK KIYAFET ŞOVU DEĞİLDİR”
Defilenin Gençlik Haftasına denk gelmesinin defileye ayrı bir anlam kattığını ifade eden Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Temiz, öğrencilerin kendi eserleriyle moral bulduğunu söyledi. Defilenin bir kılık kıyafet şovu olmadığının özellikle altını çizen Temiz, “Bu defileyle geleneksel kıyafetleri yaşatmak ve gençlerimizin eseriyle moral bulmaları amaçlanmıştır. Bu etkinlik bir moda kreasyonu ve kılık kıyafet şovu değil bir kültürel çeşitliliği, zenginliği küçük bir pencereden de olsa görebilmek ve o pencereden tarih boyutunu değerlendirmek, çok kültürlü bir yaşamı burada izleyebilmektir” dedi.
“SELÇUKLU GİYİM KÜLTÜRÜ ÖĞRENCİLERİMİZİN ÜZERİNDE”
Eğitimin statik ve dinamik iki ana boyutuna dikkat çeken Temiz, “Statik boyutunu toplumun tarihi, coğrafyası, folkloru, müziği ve geleneksel ve gelenek-görenekleri gibi değerleri oluşturur. Bu statik boyutu içerisinde giyim-kuşam kültürü de yer almaktadır” diye konuştu. Bölgeler arası kültürlerin birbirlerine etkisi olduğunu da sözlerine ekleyen Temiz, yine de her bölgenin kendine özgü ve farklı yöresel giysi kültürü olduğunu söyledi. Temiz, ‘Geçmişin izleri’ defilesinde de üniversiteli gençlerin Selçuklu ve Kahramanmaraş giyim kültürlerini kapsayan örnekleri, öğrencilerin üzerinde görüldüğünü belirtti.
“TOPLUMUN YAŞAM BİÇİMİNİ GİYİM-KUŞAM ŞEKİLLENDİRİR”
“Yöresel kıyafetler, kültürel değerlere kaynaklı yapan dilsiz sanat eserleridir” diyen Hüseyin Temiz, tarihin derinliklerinden gelen ve toplumun yaşam biçimini şekillendiren şeyin giyim-kuşam olduğunu vurguladı. Dolayısıyla kültür mirasının geleceğe açılarak devamının sağlanmasına özen gösterilmesi gerektiğini kaydeden Temiz, “Bu kültürün yaşatılmasında ve devamının sağlanmasında üniversitelilere önemli görevler düşmektedir. Bu bilinçle hareket etmeye gayret gösterilmektedir” diye konuştu. (NARİN DEMİRCİ)



YORUMLAR