Gömlekçi Nuri’nin dikkat çeken köşesi

Gömlekçi Nuri’nin dikkat çeken köşesi

Kahramanmaraş 2. Kitap ve Kültür Fuarı’nda Gömlekçi Nuri’nin hazırladığı köşe dikkat çekiyor.

24 Kasım 2015 - 21:14

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi gerçekleştirilen Kitap ve Kültür Fuarı’nda, Gömlekçi Nuri’nin hazırladığı köşe dikkat çekiyor.

Kitap okumaya özendirmek ve kitapların Anadolu’nun bütün köşelerine ulaşılması için hazırladığı köşede Ürgüplü Eşekli Kütüphaneci olarak bilinen Mustafa Güzelgöz’ün hikâyesi hazırlanan alanın en önemli noktası olma özelliğini gösteriyor.

Eşekli Kütüphanecinin kitap okumaya ve okutmaya gösterdiği büyük ilgi resimlerle anlatılıyor ve köşeyi ziyaret edenlere Gömlekçi Nuri tarafından hem sözlü hem de yazılı olarak bilgi veriliyor. Eşekle gelen bilgi başlığı altında sergilenen Eşekli Kütüphaneci’nin Amerika’ya kadar uzanan ününe de vurgu yapılırken köşenin fuarın katılımcılarına örnek olması hedefleniyor.  

Gömlekçi Nuri tarafından okumaya dikkat çekmek ve insanları okumaya teşvik etmek için hazırlanan köşede Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz ile ilgili şu bilgiler yer alıyor:

“Bu, işini büyük bir tutkuya dönüştüren ve uluslararası bir başarıya imza atan, hayatını Ürgüp ve kitaplar ekseninde yaşayan Mustafa Güzelgöz’ün hikayesi…

 

Bir sandalye hayatı nasıl değiştirir?

Mustafa Bey kütüphanedeki tasnifleri yapmış, kitap tutkunlarının gelmesini beklemektedir. Pek gelen giden olmaz… O sırada, köydeki bir açılışa gider. Veteriner, sağlık memuru ya da doktor… Erkândan herkese sandalye vardır. Sadece Mustafa Bey oturacak sandalye bulamaz.

Hepsi vatandaşa hizmet götürüyor. Ya ben ne götürüyorum?” diye düşünür Mustafa Bey ve köylerdeki halk odalarının yerine kütüphaneler açmaya karar verir. Bir yandan bu görüşmeleri yaparken bir yandan da Türkiye’ye dağılmış tüm Ürgüplülere mektup yazarak kitap ister.

Kitaplar paket paket gelir, ilk kütüphaneyi Karain köyünde açar. Kütüphane Koruma ve Geliştirme Derneği’ni kurar ve destek talebiyle Ankara’ya gider. Oldukça duygusal bir insan olan Mustafa Bey, isteği kabul edilmeyince kendini tutamaz ve ağlar. Gözyaşları etkili olur ve tek bir kadro sözüyle döner Ürgüp’e…

Kütüphane geldi ha!

Ama kurduğu kütüphanelerle yetinmeyen kütüphaneci, diğer köylere de kitap götürmeye karar verir. Kitap dolu sandıkları eşeğe yükleyip düşer yola… Gittiği köylerde bağırır: “Kütüphane geldi ha! Bedava!”

Ahali yavaş yavaş ısınır Eşekli Kütüphaneci’ye… Öğrencilere çocuk kitapları, orta yaştakilere romanlar, yaşlılara dini kitaplar derken; eşekler, katırlar, atlar düşer yollara, terkilerinde kitaplarla…

Dikiş dikmeye gelen hanımlar, kitapla buluşur…

Kitaba, bilgiye tutkun kütüphanecinin, altı çocuğundan biri olan Murat Güzelgöz şöyle anlatıyor babasının azmini: “Babamın kurduğu kütüphaneye gelenler hep erkekti… Hiç kadın gelmezdi. Babam bu duruma üzülürdü. Hanımlara nasıl kitap okutacağını bilemiyordu. Geceler boyu düşündü…

Bir sabah neşeyle bağırdı. Bulmuştu. Hemen oturup dikiş makinesi üreticilerine mektup yazdı. Babamı ciddiye aldılar. İki dikiş makinesi geldi. Duyurular yapıldı. Hanımlar o iki dikiş makinesini kullanmak için kuyruk oldular. Beklerken de kitap okumaya başladılar.”

Aynı zamanda Gömlekçi Nuri köşesinde hazırladığı yazı ile Öğretmenler Gününü de kutluyor. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
İnternetin Olmadığı Ortamdan Yükselen Yemek Sipariş Sitesi
İnternetin Olmadığı Ortamdan Yükselen Yemek Sipariş Sitesi