İDAM TALEBİ İÇİN İMZA KAMPANYASI
Ülke genelinde olduğu gibi Kahramanmaraş Alperen Ocakları da FETÖ Terörist başı Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iadesi ve idam edilmesi için imza kampanyası başlattı. Kampanyaya on binler destek verdi. Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki Fethullahçı Terör Örgütü mensuplarınca başlatılan darbe kalkışması sonrası ülke gündeminde en çok konuşulan konulardan birisi idam cezası. Kanlı eylemlerine saf ve temiz Mehmetçiği de katarak yüzlerce asker, polis ve sivili şehit eden binlerce vatandaşın da yaralanmasına neden olan Fethullah Gülen’in zaten Türkiye’ye iadesi isteniyordu. Son yapılan darbe kalkışmasından sonra Alperen Ocakları, Türkiye genelinde, Gülen’in Türkiye’ye iadesi ve idamı için imza kampanyası başlattı. Kahramanmaraş’ta, 21 Temmuz’da başlatılan kampanyaya 4 gün içinde 15 binden fazla Kahramanmaraşlı destek verdi. Kampanya 30 Temmuz akşamına kadar devam edecek.
AMAÇ DARBE DEĞİL: İÇ KARIŞIKLIK!
İmza kampanyasıyla ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulunan Alperen Ocakları Bölge Başkanı Fatin Rüştü Kayıran, şöyle konuştu: “15 Temmuz’daki hadise esasında, askerin darbe yöntemiyle devleti ele geçirmek değil; aksine Türkiye’yi iç karışıklığa sürükleyecek bir ihanetin içerisinde şeklinde değerlendiriyoruz. Yani mantık olarak, metot olarak, mantalite olarak 12 Eylül gibi 60 ihtilali gibi bir darbeye benzemiyor. Yani bu, bir iç savaşın başlangıcı gibi… Yani Cumhurbaşkanımıza suikast düzenleyecek kadar gözünü karartmış olan bu ihanet şebekesinin yaptığı; bizim ülkemizin en stratejik yerlerini vurmak. Özellikle Özel Harekât gibi terörde en çok başarılı olmuş, gözbebeğimiz sayacağımız kuvvetleri bir araya toplayıp, güdümlü füze göndermesi, bizim bağımsızlığımızın sembolü olan Kurtuluş Savaşı’nda bile taşımadığımız, milletin meclisini bombalaması, vatandaşımıza silah kullanması, ülkemizi bir iç savaşa sürüklemek gibi bir gayretin içerisinde olduklarını gösteriyor.”
Ülke genelinde olduğu gibi Kahramanmaraş Alperen Ocakları da FETÖ Terörist başı Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iadesi ve idam edilmesi için imza kampanyası başlattı. Kampanyaya on binler destek verdi.
Devlet içinde kendi varlığını etkinleştirmek ve paralel devlet kurmak için bütün kurumlara yıllardır kendi adamlarını yerleştiren Fethullah Gülen, istediğini sivil kanatlarla yapamayınca 15 Temmuz’da uzantılarını da kullanarak askeri darbe girişiminde bulunmuştu. Bu girişimiyle ülke ekonomisinde derin yaralar açan Gülen, askerle polisi ve askerle vatandaşı karşı karşıya getirmişti. Türk demokrasine kara bir leke süren Gülen’in bu eylemine karşı Türk halkı tek vücut olmuş günlerce demokrasi nöbeti tutuyordu. Kahramanmaraş Alperen Ocakları da Türk vatandaşlarının bu eylemine Gülen’in ülkemize iadesi ve idamı için başlattıkları imza kampanyasıyla destek verdi. 4 gün önce başlatılan imza kampanyasına on binlerce Kahramanmaraşlı destek verdi. Kahramanmaraş’ta imza kampanyasının 21 Temmuz Cumartesi günü başladığını ifade eden Alperen Ocakları Bölge Başkanı Fatin Rüştü Kayıran, “Bu, Türkiye genelinde yapılan bir imza kampanyası! Kampanyamız, 3 aşamalı. Bir tanesi Meclis Başkanlığına, bir tanesi Cumhurbaşkanlığına, bir tanesi de Amerika’ya. Kampanyamız, Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iade edilmesi için elçilik kanadıyla Amerika’ya gönderilecek. Cumhurbaşkanlığına ve Meclis Başkanlığına vereceğimiz imzalar da Türkiye’de yeniden idam cezasının getirilerek vatan hainlerine idam cezasının uygulanması için. Biz, Alperen Ocakları olarak daha önceden 2 milyon civarında bir imza topladık: Çocuk istismarı ve vatan hainlerinin idamı için bir kampanya başlatmıştık. Özellikle biliyorsunuz üniversitelerde, ülkücü gençler taciz ediliyordu. Bazı üniversiteler neredeyse PKK’nın kampı haline getirilmişti. Onlar şu anda mecliste kalemde bekliyor” dedi.
15 Temmuz’da darbe ile karşı karşıya kaldığımız bu kalkışmadan dolayı idam cezasının Türkiye’de uygulanmasının elzem olduğuna inandıkları için tekrar imza kampanyasını başlattıklarını kaydeden Kayıran, şöyle konuştu: “Şu anda 15 bin civarında bir imzaya ulaştık. Ben bu kadar kısa bir süre içinde bu sayının 15 bine ulaşmasını şöyle değerlendiriyorum: bu insanlarımızın, esasında özgürlüğüne sahip çıkması, bağımsızlığına sahip çıkması! Çünkü biz Maraş’ta da Suriyeliler ile iç içe yaşıyoruz. Onların vatanlarından uzak kalmalarının sebeplerini biliyoruz. 15 Temmuz’daki hadise esasında, askerin darbe yöntemiyle devleti ele geçirmek değil; aksine Türkiye’yi iç karışıklığa sürükleyecek bir ihanetin içerisinde şeklinde değerlendiriyoruz. Yani mantık olarak, metot olarak, mantalite olarak 12 Eylül gibi 60 ihtilali gibi bir darbeye benzemiyor. Yani bu, bir iç savaşın başlangıcı gibi… Yani Cumhurbaşkanımıza suikast düzenleyecek kadar gözünü karartmış olan bu ihanet şebekesinin yaptığı; bizim ülkemizin en stratejik yerlerini vurmak. Özellikle Özel Harekât gibi terörde en çok başarılı olmuş, gözbebeğimiz sayacağımız kuvvetleri bir araya toplayıp, güdümlü füze göndermesi, bizim bağımsızlığımızın sembolü olan Kurtuluş Savaşı’nda bile taşımadığımız, milletin meclisini bombalaması, vatandaşımıza silah kullanması, ülkemizi bir iç savaşa sürüklemek gibi bir gayretin içerisinde olduklarını gösteriyor.” Darbecilerin muvaffak olması halinde ülkenin tam bir iç savaşa gireceğini aktaran Başkan Fatin Rüştü Kayıran, şu değerlendirmelerde bulundu: “Allah korusun! Bunlar muvaffak olsaydı; o gün sokağa çıkan, can siperhane kendini tankın önüne koyan, kurşunun önüne koyarak, bağımsızlığına, hürriyetine, devletine, vatanına, milletine, milletin mukadderatına sahip çıkan insanlara biz çok şey borçluyuz. Türkiye, neredeyse bir uçurumdan döndü. Buradaki imza kampanyasına katılan insanların da aynı düşünceyle katıldığını, düşünüyoruz. Elbette ki Fethullah Gülen’in, bir dini önder gibi gözüken bir insanın içinden böyle bir ihanetin çıkması, bir caninin çıkması gerçekten bunun bir izahı yok. Eğer bunlar risale okuyorlarsa; Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri şöyle diyor: Bir gemideki 10 kişiden bir masum, 9 cani varsa o gemi batırılmaz, diyor. Yani bunlar risale okuyorlarsa; bunu yapmamaları gerekiyor. Ben bunların Türk askeri olduğuna inanmıyorum. Türkler, bunu yapmaz. Bunlar kesinlikle Türk değil. Yani Türk’ün yurduna, vatanına, milletine ihanet eden bu şebekenin en ağır bedelle cezalandırılması lazım. İnşallah bu kampanyamız muvaffak olur. Mecliste, Cumhurbaşkanlığında karşılığını bulur, idam cezası gelir. Çünkü 60 ihtilali de dâhil, 12 Eylül dâhil, 28 Şubat dâhil, 27 Mayıs E Muhtırası dâhil; devletin maaşını alıp, devletin imkânlarını kullanarak, devletin onlara verdiği üniformayı kullanarak, bizim göz bebeğimiz dediğimiz, peygamber ocağı dediğimiz insanların her seferinde milletin iradesine böyle kast etmeleri ve bunun cezalandırılmamasından dolayı bunlar tekrar bu cüreti gösteriyorlar. Ben bu imza kampanyasını vatana sahip çıkma olarak adlandırıyorum.” (KENAN ONARAN)



YORUMLAR