TBMM İçişleri Komisyon Başkanı Güvenç, katıldığı bir televizyon programında FETÖ’ye yönelik yürütülen operasyonlar hakkında konuştu. Mehmet Acet’in moderatörlüğünü yaptığı programda FETÖ operasyonlarını değerlendiren Güvenç, örgütün bittiğinin ifade edilmesinin insanları rehavete sürükleyeceğini belirtti. Örgütün aynen terör örgütü PKK’da olduğu gibi halk desteğini kaybettiğini kaydeden İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç, “Fetullahçı Terör Örgütü bitti desek bile abartılı bir tabir olur. Ama Devlet olarak toplum olarak görmemiz gereken şu: Beli kırıldı,deşifre oldu,eli kırıldı. Prestij kaybetti, oynama alanı çok sınırlandı. Ama bitti dersek rehavete kapılırız. Bunu çok önemle belirtmemiz lazım” dedi.
Güvenç, şöyle konuştu: “Yani darbe psikolojisi; darbecilerin düştüğü durum, millet nezdinde kolay kolay unutulacak bir şey değil.Türkiye’de bir dönem kapandı.Bir demokratik in, milletin eliyle Reisi Cumhurun liderliğinde başlamış olduğunu düşünüyorum. Ama Fetullahçı Terör Örgütü bitmemiştir.Çok akıllı bir şekilde sağlıklı tespitlerle iyi analizlerle mücadeleye devam etmemiz gerekir. Diye düşünüyorum.Şuanda da bunu yapmaya çalışıyoruz. Son günlerde görüştüğüm bir istihbaratçı arkadaşımın deyimi çok hoşuma gitti: CIA’nin eğittiği desteklediği ama CIA’den de büyük bir örgütle karşı karşıyayız, dedi. Çok önemli bir şey söyledi. Çünkü Gönüllülük esasına dayalı bir örgütlenme var. Profesyonel parayla pul ile yapılan bir iş değil. Bu, çok enteresan bir yapı! Dolayısıyla her geçen gün de yeni bir şey ele geçiyor. En son ByLock programı ile 52 bin kişinin uzun süredir yazıştığı tespit edilmiş durumda. Bunların hemen hemen hepsi kamu görevlisi bu inanılmaz bir şey.”
Türk milletinin 15 Temmuz’dagösterdiği kahramanlığın, sadece FETÖve FETÖgibi örgütlerin değil, bir darbe döneminin de kapandığını ifade eden Güvenç, artık daha demokratik bir dönemin başladığını dile getirdi.
FETÖ’NÜN İKİ KIRILMA NOKTASI VAR!
FETÖ Terör Örgütü ile mücadelenin geçmişinde iki kırılma noktası olduğunu vurgulayan Güvenç, şu açıklamalarda bulundu: “Örgütle mücadele geçmişine baktığımız zaman Reis-i Cumhurumuz Başbakanlığı döneminde 2011’den sonra bu olayı tespit ediyor. Zaten örgütü anlamak örgütün darbe girişimlerini kavramak için geçen süreçteki iki önemli kritik olaya dikkat etmemiz gerekir. Birincisi; 2010 referandumudur. Bakın 2010 referandumunda örgütün başı ne dedi: Mezardakileri bile çıkartıp getirin, oy kullandırın, dedi. Onun anlamı bugün anlaşılıyor. Çünkü 2010 Referandumunda yargı referandumu vardı. Yargının geçmiş dönemde bir gurubun elinde olduğu biliniyordu. O guruptan alınıp;bizlerin arzusu demokratik,bağımsız, özerk bir yargı kurulması idi. Referandumu biz onun için istiyorduk. Hem Ak parti olarak hem millet onu istiyordu. Millete hitap eden, millet adına karar veren bir yargı tesis edelim diyorduk. Oysa onların Pensilvanya’nın 2010’da düşünceleri şu: Orduda önemli yerlere geldik. Milli Eğitimde önemli yerlere geldik. Emniyette çok önemli yerlere geldik. Yani devletin içerisinde çok ciddi güç kazandık. Yargıda varız. Hâkim düzeyinde varız. Önemli oranda. Ama üst yargıda, yargının yönetiminde söz sahibi değiliz. Onu ele geçirirsek Türkiye’de istediğimiz bazı hamleleri tırnak içerisinde, darbe alanında yapabiliriz, diye düşünüyorlardı. Çok kritik bir olay 2010 referandumudur. Ve Referandumda da dikkat edin kazanıldı. Hep beraber kazandığımızı düşündük. Anayasa Mahkemesi’nde bir oyun yaptılar:Bugünkü çarşaf listeyi getirdiler. Yani tek düze insanlardan HSYK oluşsun diye bir hamle yaptılar. Bu çok önemli.”
2011 MİLLETVEKİLİ LİSTELERİNDE YER ALSALARDI…
FETÖ’nün ikinci kırılma noktasının 2011 genel seçimlerinde belirledikleri adaylara AK Parti kadrolarında yer verilmemesi olduğunun altını çizen Meclis İçişleri Komisyon Başkanı Güvenç, şunları söyledi: “Bu örgütle ilgili Türkiye’de; acele etmeden, öfkelenmeden çok sağduyu ile akıllıca analizler yapmamız gerekir. Bunu da çok önemsiyorum!Örgüt için ikinci kırılma noktası: Dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011 listelerine bunları koymamasıdır. Bakın bu da çok önemli!Ben bu süreçte örgütü analiz etmeye çalışıyorum. Eğer 2011’de partide listelerde yer alamayınca Pensilvanyadiyor ki: Tayyip Erdoğan bana karşı uyandı! Bundan sonra adım adım tedbir alacağız,diyor. Ve Allah’tan Tayyip Beyin onu görüp 2011 listelerini sağlam yapması Türkiye’nin en büyük şansı. Eğer Rahmetli Erbakan’daki gibi 49’lar olayı olsaydı, Hakan Şükür’ün yanında 3-5 tane Pensilvanya’nınmüridinindışında çok sayıda milletvekili olsaydı; ülke bugünleri göremeyebilirdi.”
HALK FETÖ’YE ÇİRKİNLİĞİ YAKIŞTIRAMADI
FETÖ ile mücadele sürecinde hem halkın hem de siyasi hükümetin, yıllardır temiz ve saf bildikleri FETÖ’ye çirkinliği yakıştıramamasının örgüte darbe girişiminde cesaret verdiğini aktaran Güvenç, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bence süreçte yaptığımız hata Tayyip beyin olayı görmesine rağmen gerek hükümetimizin gerek kamuoyunun bunlara bu çirkinlikleri yakıştırmaması. Bir türlü anlayamadık. Bir türlü kavrayamadık. Ama 2011’den sonra her gün bunlar bunun hazırlığını yaptılar. Ve bakın öyle bir örgüt ile karşı karşıyasınız ki şuanda darbeyi yapan generallerin yüzde 90’nı; 2013,2014,2015 yıllarında general olmuş insanlar. Çok enteresan. Yani bir mücadele başlatılmış 17-25 Aralıkta darbe girişiminde bulunmuşlar. Dershanelerin üzerine gidiliyor. Sivil hayatta tedbirler alınmaya çalışılıyor; ama askeri kanatta terfi ediyorlar. Şimdi gelinen noktada bir kere sağduyu sahibi muhafazakâr tabanda itibarları kalmadı. Bu çok önemli bir olay. Yani nasıl 23 Temmuz sürecinde PKK halk desteğini kaybetti. Kürt halkı uyandı. Bundan sonra iş daha kolay olur diye konuştuk daha önce.”
ÖRGÜT HER ALANDA DARBE YEDİ
FETÖ’nün her alanda ciddi darbeler yediğini kaydeden Güvenç, sorguya alınan örgüt mensuplarınınşaşırtıcı ifadelerini de paylaştı. İfadelerde topluma karşı besledikleri kin ve nefretin açıkça ortaya konduğunu belirten TBMM İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Burada da bu örgüte karşı Pensilvanya’ya karşı bunun eğitimle iyi insan yetiştirme amacının dışında bir imparatorluk kurma peşinde olduğu deşifre edildi. Bu çok önemli. Onun dışında şuanda hayatta, toplumda, kamuda… Her alanda önemli ölçüde darbeler yedi. Dolayısıyla bir daha ben eskisi gibi olacağını düşünmüyorum. Ama çok üzüntü verici, çok acı verici bir şey var bu ülkede. Bu PKK içinde geçerli, FETO içinde geçerli. Bizim insanlarımızı öyle dolduruyorlar; öyle beyinlerini yıkıyorlar ki kimisi hiçbeis görmeden canlıbomba oluyorlar,PKK adına!Kimisi bizim F16’larımızla caddedeki insanlarımızı bombalıyorlar. Yani bunun üzerinde bizim çok çalışmamız lazım. Olmamalı. Yani Bir F16 pilotu kolay yetişmiyor. Bir insan kolay yetişmiyor. Ama gözünü karartıyor. Darbecilerden biri ifadesinde; Eğer başarısız olursak korkmayın. Hava kuvvetleri Türkiye’yi yıkacak, diyor. Böyle ifade var. Yani uçakları hazırlamışlar sonuna kadar ne olursa olsun bu ülkeyi yıkacaklar.O gece başaramazsak;kamu kurumlarını ele geçiremezsek yönetimi ele geçiremezsek, öyle kötü bir şey olursa korkmayın, hava kuvvetleri Türkiye’yi yıkacak, diyor adam. Böyle bir kin var topluma ve bu ülkeye karşı. İnanılmaz bir şey bunu anlamak. Bunu halkımızın görmesi lazım. Akademisyenlerin görmesi lazım. İnsanların görmesi lazım. İnsanlık ve ülke düşmanlığının bu boyuta gelmesi inanılmaz bir şey bunları konuşmak lazım. Anlatmak lazım. Ve iflah olmayanlar hakkında gerekli yasal işlemlerin hukuk devleti çerçevesinde yapılması lazım. Bunu yapmaya çalışıyoruz.” (KENAN ONARAN)



YORUMLAR