Cumhuriyet Halk Partisi’nin 7 Haziran seçimlerinde toplumun tüm kesimini kucaklayabilecek bir seçim bildirgesi ile yola çıktığını, seçim sürecinde sahada aktif çalıştıklarını ifade eden Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Esat Şengül, oylarının bir kısmının HDP’ye kayması sonucu vekil çıkaramadıklarını belirtti.
Seçimden sonra HDP’ye oy veren CHP’lilerin pişman olduklarına dikkat çekerek; “Bizim en fazla oy çıkardığımız köylerde, ilçelerde evet buralar da yoğunluk olarak, oylar HDP’ye gitti. Biz bunları gördük. Zamanında gittik, bu tip stratejik önem taşıyan köylerde, ilçelerde anlattık. HDP’nin böyle bir sorunu yok. Yani bu anlayıştan buradan bir milletvekili çıkmaz. Kahramanmaraş parlamentoda Cumhuriyet Halk Partisiz temsil edilmemeli, şeklin de anlattıysak da tabi ki seçmen iradesine saygı duymak lazım. Tercihi o gün öyle olabilir, yarın farklılaşabilir. Tabi 7 Hazirandan sonra birçok seçmen aradı bizi. ‘Biz yanlış yaptık keşke Cumhuriyet Halk Partisi bir milletvekili çıkarsaydı’ şeklinde görüşlerini ifade ettiler” dedi.
7 Haziran seçimlerinde şehir merkezinde oylarının arttığını kaydeden CHP İl Başkanı Şengül, şöyle konuştu: “Partimizden giden oylara bakıldığında; oyların birçoğu HDP ye giden oylar. Bunların da büyük bölümü HDP barajı geçsin, AKP tek başına iktidar olamasın, düşüncesi ile verilen oylardı. Tabi HDP’ye verilen oylar, bizim bir milletvekili çıkarmamızı engelledi. Normalde biz 6 bin 500 daha fazla oy almış olsaydık birinci sıradaydı Kamil Dalkara. Bugün milletvekiliydi. Dolayısı ile bu oyların gitmesi tabi bizi sarstı. Yöntem olarak üyelerle ön seçime gittik. Yaklaşık 10 bin üye geldi, milletvekilini belirlemek için oy kullandı. Dolayısı ile ortaya çıkan irade, seçimlerde canla başla çalıştı. Şehirdeki esnaflardan, Sivil Toplum Kuruluşlarından, odalardan, derneklerden girmedik yer bırakmadık. Kadın kollarımız kapı kapı gezdi. Gençlik kollarımız broşür dağıtmak suretiyle militan gibi çalıştı. Ama Kahramanmaraş’ta, Cumhuriyet Halk Partisi’ne teveccüh konusunda maalesef ortaya koyduğumuz emeğe rağmen karşılığını bulamadık.”
Cumhuriyet Halk Partisi örgütlerinin, her zaman dimdik ayakta ve seçime hazır olduklarını dile getiren İl Başkanı Şengül, CHP’nin Kahramanmaraş’taki seçim programı ile ilgili şu bilgileri verdi: “Seçimlere her zaman hazır bir anlayış içerisinde çalışmalarını sürdürüyor. Bizde de aday adaylığı süreci, 31 Ağustos’ta başladı, 7 Eylül’de son bulacak. Bu dönem, işte milletvekili çıkaramamamızdan kaynaklı olarak; genel merkezimizin ön görüsü burada bir merkez ataması yapılması şeklinde. Bununla ilgili olarak; 7 Eylül’e kadar adaylar açıklanır. Açıklandıktan sonra da gerek bizim bilgimize danışma, gerek genel merkez, genel başkan inisiyatif kullanır. Bir merkez ataması olduğu için, adayların sıralaması belli olur. Aday belirlenmesinden sonra da tüm hızıyla kampanya başlar.”
“Ciddi bir koalisyon arayışı yapılmadı”
7 Hazirandan sonra, seçmenin siyasi partilere; yani hiç kimseye iktidar olma şansı tanımadığına değinen Başkan Esat Şengül, seçmenin siyasi partilere; oturacaksınız konuşacaksınız, uzlaşacaksınız bu tablodan bir hükümet kuracaksınız mesajı verdiğini aktararak şu ifadelere yer verdi: “Tüm siyasi partiler böyle düşündüğü zaman ortaya çıkan bu. Şimdi halkın iradesini yok sayarak, birilerin hemen ilk günden ‘ben bu tabloyu beğenmedim, bu tablodan bir cacık olmaz’ dolayısı ile yeni bir seçime gidilir. 45 gün tamamlanır gidilir. Bunlar da 8 Haziran akşamı söylenen cümleler. Şimdi bunlar söylendiği için de görev verilen iktidar partisinin genel başkanı, tüm iyi niyetine rağmen bir hükümet kurmak arzusu içerisindeydi. Ama maalesef bireysel arzusu dahi desteklenmedi, karşılık görmedi. Bundan dolayı en ciddi parti olarak Cumhuriyet Halk Partisini gördüğü için de, Cumhuriyet Halk Partisi ile süreci uzunca bir süre götürdü. Adına da hatta istikşafi bir görüşme tanımlaması yapmıştı sayın başbakan. Tabi Cumhuriyet Halk Partisi, kendi parti menfaatinden ziyade; kendi seçmenlerinden çok ağır eleştiriler almasına rağmen, ‘ülkenin menfaati söz konusu ise AKP ile de bu koalisyonu yaparım ancak 14 tane ilkem var. Bu 14 tane ilkeyi masaya yatırmamız lazım kaldı ki o, 14 ilke hiçbir siyasi partinin yok diyeceği ilkeler değil. Hepsi bir uzlaşıyla olabilecek şeylerdi; ama görüldü ki o masada ciddi bir koalisyon arayışı değil; o, 45 günlük süreyi nasıl doldururuz çabası hâkimdi. Cumhuriyet Halk Partisinin de tüm eleştiri oklarına rağmen ülkenin önünün açılması için 4 yıllık bir koalisyon hükümetinin, ülkeyi nasıl aydınlığa çıkarır şeklindeki çabası maalesef sonuç vermedi.”
Şengül: Siyaset çözüm mekanizmasıdır!
Hükümet kurulamamasında, siyasetin çözüm mekanizması olarak kullanılmadığına işaret eden Şengül, şu ifadeleri kullandı: “Şimdi tabi ki başka siyasi partinin içişlerine ya da söylemlerine müdahale olmak bizim haddimize de değil. Siyaset bir çözüm mekanizması. İnsanlar size oy veriyor ise gidin bizi parlamento da bizi temsil edin ve bizim demokrasi anlayışı içerisin de özgürce yaşam bulmamızı, refah bir toplum yaratmanızı arzuluyoruz diye siyasetçilere görev verir. Ama gördük ki Sayın Devlet Bahçeli siyaseti adeta kilitledi. Yani HDP ile olmaz demesine saygı duyarım şu anlam da saygı duyarım, tamamen zıt kutuplar biri Türk milliyetçiliği diğeri, Kürt milliyetçiliği şeklin de algılandığı zaman eyvallah diyebiliriz. Ama ülkenin menfaati, birlikte olmayı gerektiriyorsa birlikte olacaksın. Çözümü parlamentonun için de bulacaksın. Çözüm sokakta olsaydı; işte yıllardır askerler şehit oluyor, yıllardır polisler şehit oluyor, yıllardın insanlar boş yere şehir oluyor, katlediliyor. Dolayısı ile sokak çözüm değil, çözüm parlamentoda. Sayın Bahçelinin hani bu çıkışı sadece HDP ye ilişkin değil, tutum aynen hiçbir koalisyonda olmam, filancayla olmam daha ötesine gidiyorum. Bizim genel başkanımız, Sayın Kılıçdaroğlu; ‘ülkenin önünü açalım başbakan da siz olun’ önerisi getirdiği halde buna bile çok ağır cevaplar verdiler. Dolayısı ile Sayın Bahçeli siyaseti biraz kilitledi.”
“Koalisyonu AKP ile HDP kurmalıydı”
Asıl koalisyon kurması gereken iki partinin, çözüm sürecinden kaynaklı AKP ile CHP olduğunu vurgulayan Başkan Şengül, Başbakan Davutoğlu’nun, Cumhuriyet Halk Partisine, ciddi bir koalisyon niyetiyle gelmiş olması durumunda mutlak suretle karşılık bulacağını bildirerek; çözüm süreciyle ilgili şu hususlara değindi: “AKP ile HDP koalisyon kurması lazımdı. Neden? Yaklaşık 3 yılı doldurdu, bir çözüm sürecini beraber yürüttüler. Bu çözüm süreci ile birlikte nispeten terör olaylarının önüne geçildi. Daha demokratik zeminde bunlar tartışılmaya başlandı. Hükümetin eliyle İmralı’ya heyetler gönderildi, görüşmeler sağlandı, sağlanmaya çalışıldı. Böyle bir süreç izlenirken tam HDP de tam parlamentoya gelmiş, bunla koalisyon oluşturup çözüm sürecini bir nihayete eriştirmek varken; adeta orada farklı bir tavır sergilendi. Birden bire o çözüm süreci bitti. Savaş süreci başladı. Bunlar, çok ilginç, çok enteresan şeyler, gizemli şeyler. Dolayısı ile ülke hak etmediği bir şekilde arkası gözükmeyen bir şeye sürükleniyor.” (KENAN ONARAN)



YORUMLAR