MHP’nin seçim beyannamesi açıklandı

MHP’nin seçim beyannamesi açıklandı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bizim dışımızdaki iddia sahibi tüm partiler eteğindeki taşı dökmüş, hepsi birbirinden pek farkı olmayan, birbirini aratmayan söz ve vaatlerini kamuoyuyla paylaşmıştır. MHP siyasi taktik ve teferruatlı planlama gereğince beyannamesini en sona bırakmayı tercih etmiştir" dedi.

04 Mayıs 2015 - 00:16

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıda "MHP Seçim Beyannamesi"ni açıkladı. Sözlerine "Umutların dip yaptığı bir dönemde, hayallerin kuruduğu bir süreçte, zulüm ve eziyetlerin zirveye çıktığı bir zamanda, milli varlığımıza yönelik saldırı ve tahammülsüzlüğün yoğunlaştığı bir eşikte, sosyal risklerin, siyasal hezimetlerin, ekonomik afetlerin her insanımızın boğazına çöktüğü bir buhran devrinde MHP cesaretiyle, ilkeli tutumuyla, çevik ve çabuk siyasi tavrıyla buradadır" diyerek başlayan Bahçeli, "MHP toplumsal onarım iddiasıyla huzurlu gelecek, milli, ahlaklı ve adaletli yönetim vaadiyle milletimizin huzurundadır. Biz bu aziz vatanı ağırlıklarından kurtarmaya talibiz. Biz bu güzel ülkeyi arsızın, kansızın, hırsızın, uğursuzun elinden kurtarmaya yeminliyiz. Biz bu necip milleti sorunlarından arındırmaya, dertlerinden çekip çıkarmaya azimliyiz. 46 yıllık kutlu ve şerefli mücadelemizi hep bir adım öteye taşımak için mücadele verdik, veriyoruz. Amacımız Türkiye'nin birliğini ve beraberliğini sağlam esaslara bağlayarak, dünyada hak ettiği gelişmişlik ve kalkınmışlık seviyelerine çıkarmaktır. Arayışımız Türk milletini çağa yön verecek, bölgesel ve küresel kompozisyonu derinden etkileyecek yüksek bir mevkiye ulaştırmaktır. Soygunda ustalaşmış AKP'nin aşırdığı 2023 vizyonumuzun temelinde bunlar yatmaktadır" ifadelerini kullandı.

 

"TÜM PARTİLER ETEĞİNDEKİ TAŞI DÖKTÜ"

 "Bizim dışımızdaki iddia sahibi tüm partiler eteğindeki taşı dökmüştü" diyen Bahçeli, şöyle devam etti:

 "Hepsi birbirinden pek farkı olmayan, birbirini aratmayan söz ve vaatlerini kamuoyuyla paylaşmıştır. MHP siyasi taktik ve teferruatlı planlama gereğince beyannamesini en sona bırakmayı tercih etmiştir. Bunu yaparken iki hususu önemle gözettik ve hesaba kattık. İlk olarak geçmiş yıllarda açıkladığımız hedef ve izleyeceğimiz politikalarımız özellikle siyasi kapkaççı AKP tarafından yüzsüzce çalınmıştır. Çünkü bunların işi gücü yürütmektir, çünkü bunların uzmanlığı emek yağmacılığıdır. Türkiye için söyleyecek sözü kalmamış AKP devamlı surette bizi kopya etmenin hevesindedir. AKP'nin nefesi çoktan tükenmiştir. İkinci olarak beyannameler açıklama sırasına girmişken teklif, tespit ve gelecekle ilgili düşüncelerimizin karambole gitmemesine, arada kaynamamasına azami dikkat ettik. Bu nedenle kimin neyi, nasıl ve hangi arka plana dayandırarak söyleyeceğini sabırla bekledik. Acele etmedik, telaş yapmadık, pişmiş aşa su katmadık. Daha önceki beyannamelerimizle geçmişteki söz ve önerilerimizle tutarlılığı bozmadan çizgimizi muhafaza ettik. 46 yılın tecrübesiyle hareket ettik. Uzman, donanımlı ve yetişmiş kadrolarımızı fedakarca çalışmalarıyla milletimiz için neler yapabileceğimizi, Türkiye'nin nasıl refaha ve rahata kavuşacağını geceli gündüzlü tartıştık, araştırdık ve hamdolsun sonuca bağladık."

  

"MHP HİÇ HAYAL TACİRLİĞİ YAPMADI"

MHP'nin yalnızca yapacaklarının sözünü veren dürüst ve gerçekçi bir millet eseri olduğunu dile getiren Bahçeli, "Sözümüz namus, ülkülerimiz varoluşumuzun ana çatısıdır. MHP hiçbir zaman ipe un sermemiş, suya yazı yazmamış, hayal ve umut tacirliği yapmamıştır. Neysek oyuz, ne dediysek onun yanında, arkasında ve izindeyiz. Biz sözlerini unutan, geçmişini gömlek gibi değiştiren ilkesizlere hiç benzemedik. Biz sabah söylediğini akşam olmadan yalanlayan, karakterini alavere ve dalare üzerine bina eden ikiyüzlülerden hiç olmadık. Geçmişimiz her şeyin canlı şahididir. Vatan ve millete adanmış ülkücü ömürler tertemiz bir maziden bedelini de peşin ödeyerek bugünlere gelmiştir. Sevdamız hep millet oldu, sevincimiz, üzüntümüz milletle bir oldu. Kalbimiz tıpkı bugünkü gibi her zaman Türkiye için attı" dedi.

 

"3 MAYIS'IN ANLAMLI BİR ZEMİNİ VAR"

Bahçeli, "Seçim beyannamemizi 3 Mayıs'ta milletimizle paylaşıyor olmamızın kendi içinde anlamlı, tutarlı ve tarihi bir zemini vardır. Bugün boşuna seçilmemiştir. Tam 71 yıl önce yani 3 Mayıs 1944'te Türk milliyetçileri geçtiğimiz 100 yıla adeta damga vurmuşlardır. Türkçülüğün bayraktarı olan kahramanlar samimiyet, inanç, irfan ve fedakarlık imtihanından hiç ödün vermeden alınlarının akıyla çıkmışlardır" diye konuştu. İHA

 

"ERDOĞAN HER ŞEY OLABİLİR, HER MAKAMA ULAŞABİLİR ANCAK ŞU FANİ DÜNYADA OLAMAYACAĞI, LAYIK GÖRÜLEMEYECEĞİ BİR TEK ŞEY VARSA O DA MİLLİYETÇİLİKTİR" 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Erdoğan her şey olabilir, her makama ulaşabilir ancak şu fani dünyada olamayacağı, layık görülemeyeceği bir tek şey varsa o da milliyetçiliktir" dedi. 

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıda "MHP Seçim Beyannamesi"ni açıklıyor. "Ya bu vatanda yaşayacağız ya da bu vatan uğruna seve seve can vereceğiz" diyen Bahçeli, "Ya bu topraklar üzerinde yaşayan millet bir ve kardeşçe kalacaktır ya da Türk milletinin kayıplarına yeni halkalar eklenecektir. Göbek bağımızın kesileceği yer daima son nefesimizi vereceğimiz yer olacaktır ve bu hakikati ne Recep Tayyip Erdoğan ne Davutoğlu ne İmralı canisi ne bölücü mihraklar ya da işbirlikçileri değiştiremeyecektir" ifadelerini kullandı.

Bahçeli, milliyetçiliğin kirli niyetlerin, hain taleplerin, küresel projelere tutunanların ve hasmane zihniyetlerin diline yakışmadığını belirterek, "Milliyetçilik her şeyden önce mensubiyet bilincine erişmiş, Türk milleti sevgisinde erimiş yüce gönüllerin ahlaki, vicdani ve manevi mükafatıdır. Bayrağın indirilmesine seyirci kalan, vatan topraklarını bırakıp kaçan bir adam olsa olsa milliyet fukarası, millilik yoksunudur. Milleti 36’ya ayıran birisi milliyetçiliğin olsa olsa düşmanıdır, dava arkadaşlarıma 'faşist', 'kafatasçı', 'Fatiha bilmeyenler' diyerek aşağılayan bir adamın değil milliyetçi olmaktan bahsetmek insani değerleri bile tartışılmalıdır. 'Türklükle karşıma gelmeyin' diyen birisine itibar etmek, istismarına kanmak söz konusu değildir. 'Milliyetçiliği ayaklarımın altına alıyorum' sözlerini kurşun gibi ağzından çıkaran, PKK'yla masa kurup oturan, sonra U dönüşü yaparak bunu inkar eden kim olursa olsun nankördür, riyakardır. Bu itibarla Erdoğan her şey olabilir, her makama ulaşabilir ancak şu fani dünyada olamayacağı, layık görülemeyeceği bir tek şey varsa o da milliyetçiliktir" dedi.

 

"BİZ HIRSIZLIĞIN KÖTÜLÜĞÜNÜ KONUŞUYORUZ, ONLAR UYGULUYORLAR"

Bahçeli sözlerine şöyle devam etti:

"Diyarbakır'a gidince Kobani'yi selamlayan, Osmaniye'de Oğuz töresine atıf yapan, Konya'da Mevlana'yı hatırlayan, İstanbul'da Eyüp El Ensari diyen, Kastamonu'da Şeyh Şabani Veli'yi diline dolayan, bazen serok bazen çamur, kimi zaman Ahmet Sani, çoğu zaman fotokopi başbakan olan Davutoğlu'na da milliyetçilik on gömlek bol gelecektir. Sayın Davutoğlu senin cibiliyetin, cüssen, cesaret cüretin ve müktesabın milliyetçilikle ilgili konuşmaya elvermeyecek, bu iş senin boyunu fersah fersah aşacaktır. Davutoğlu, Erdoğan mukaddidi olmuş çıkmıştır. Bartın'da şahsıma hitaben diyor ki 'Orhun Anıtları’ndan bahseder ama Orhun Anıtları’nın yolunu kim yapar? Onlar konuşur, onlar milliyetçilikten bahseder ama Murat Hüdavendigar'ın türbesini Kosova'da kim yapar.' Davutoğlu diyor ki biz konuşuyor, onlar yapıyormuş. Doğrudur, hakkı vardır. Biz hırsızlığın kötülüğünü konuşuyoruz, onlar yapıyorlar. Biz rezillikleri konuşuyoruz, onlar tatbik ediyorlar. Biz ihaneti konuşuyoruz onlar rekor kırıyorlar. Biz teröre teslimiyeti konuşuyoruz onlar uyguluyorlar. Biz rüşveti, hukuksuzluğu, kanunsuzluğu, asayişsizliği konuşuyoruz onlar ince ince ayrıntısına kadar icra ediyorlar. Biz şu anda konuşurken bile emin olun onlar yapacağını yapmakta, götüreceğini götürmektedir."

 

"BUNLARIN NE YİDÜĞÜ BELİRSİZDİR"

"Sayın Davutoğlu şayet Orhun Anıtları'nın yolunu yaptırmak seni ve saraydaki efendini milliyetçi yapıyorsa Van Akdamar Adası'nda Ermeni Kilisesi'ni baştan aşağı imar etmek  acaba sizi ne yapacaktır?" diyen Bahçeli, "Yahudi cesareti madalyasını almak, Papa heykelleri altında imza atmak, papaz elbisesi giyip poz vermek size hangi sıfat ve ünvanı kazandıracaktır. Yol yapmakla milliyetçi oluyor idiyseniz 1 trilyon 370 milyar liraya kaçak ve karanlık saray diktiğinizde bu millet size ne diyecek, nasıl seslenecektir. Davutoğlu, Türkiye semalarında milli savaş uçağının uçmasını milliyetçilik olarak görmektedir. İnşallah bu hedef MHP'nin iktidarında gerçekleşecektir. Fakat tüyü bitmemiş yetimlerin nafakasından keserek 410 trilyon liraya uçan saray almak, helikopterleri sıra sıra dizmek, adeta lüks otomobil galerisi açmak söyle bize Davutoğlu sizi ne yapacaktır. Erdoğan ve Davutoğlu'nun sandık görülünce ayarı kaçmıştır. Birdenbire milliyetçilik maskesini takmışlardır. Bunlar yeri gelmiş başörtüsünü kafalarına geçirmişler, yeri gelmiş imam hatip liselerinin bahçesinde saklanmışlardır. Yeri gelmiş Batıcı, yeri gelmiş Doğucu olmuşlardır, arada sırada liberal, bazen Komünist, sık sık AB'ci, ABD'ci, Putinci, Barzani yandaşı ve İmralı havarisi ve her zaman da vicdanlarda bölücülükten hüküm giymişlerdir. Bunların ne yidüğü belirsizdir. Bunların övüttükleri yalan, ürettikleri fitnedir" ifadelerini kullandı.

 

İŞTE  MHP’NİN SEÇİM VAATLERİ 

 

"ASGARİ ÜCRETİ NET BİN 400 LİRAYA ÇIKARACAĞIZ, BÜYÜKŞEHİRLERDE ASGARİ ÜCRETLİLERE 100 LİRA ULAŞIM DESTEĞİ VERİLECEK" 

 

"HER ÖĞRENCİYE 10 BİN LİRAYA KADAR YÜKSEK ÖĞRENİM KUPONU VERECEĞİZ" 

 

"YÜZDE 5,2 BÜYÜME SAĞLAYACAĞIZ, İSTİHDAM SAYISI 32.2 MİLYON KİŞİYE ULAŞACAK" 

 

"NE YAPACAKSAK ALAYININ KAYNAĞI VARDIR, BUNLARIN TOPLAMI 78,9 MİLYAR TL"

 MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin iktidar olması durumunda CHP'nin bin 500 liraya, HDP'nin bin 800 liraya, BTP'nin 5 bin liraya çıkarmayı vaat ettiği asgari ücretin net bin 400 liraya çıkarılacağını açıkladı. 

MHP Lideri Bahçeli, partisinin seçim beyannamesini Ankara Arena Spor Salonu'nda açıkladı. 7 Haziran seçimleri için ana slogan olarak ''Bizimle yürü Türkiye'' belirlendi. Beyannameye son şeklini Genel Başkan Devlet Bahçeli verdi. Beyannamede en önemli başlık ise ekonomi oldu.

Bahçeli, asgari ücretin net bin 400 liraya çıkarılacağını açıkladı. 949 lira olan asgari ücreti net bin 400 liraya yükseltmeyi vaat eden Bahçeli, bütün çalışanlara da maaşlarının "asgari ücret" kadar olan kısmından vergi alınmayacağını ve asgari ücretlilere büyükşehirlerde 100 lira ulaşım desteği verileceğini açıkladı. Bahçeli, "Yüzde 5,2 büyüme sağlayacağız, istihdam sayısı 32.2 milyon kişiye ulaşacaktır" dedi.

Çiftçiye mazotun litresi 1 lira 75 kuruştan verileceğini bildiren Bahçeli, evi olmayana 250 TL kira yardımı yapılacağını, emekli aylıkları arasındaki farkın giderileceğini belirtti. Bahçeli, "Kaynak hayali değildir. Sözümüz MHP sözüdür. Seçim beyannamemizde vaat edilenlerin toplamı 78,9 milyar TL'dir. Ne yapacaksak alayının kaynağı vardır, bunların toplamı 78,9 milyar TL'dir" diye konuştu. 

 

"YILLIK ORTALAMA YÜZDE 5,2 BÜYÜME VE 700 BİN YENİ İSTİHDAM SAĞLAYACAĞIZ" 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Yıllık ortalama yüzde 5,2 büyüme ve 700 bin yeni istihdam sağlayacağız. Kişi başına gelir 20 bin dolara, ihracat 400 milyar dolara yükselecek, istihdam sayısı da 33,2 milyon kişiye ulaşacak" dedi.

MHP Lideri Bahçeli, partisinin seçim beyannamesini Ankara Arena Spor Salonu'nda açıklıyor. 13 yıldır tek başına iktidar olan AK Parti'nin milletten aldığı desteği adalet, huzur ve refah için kullanmak yerine gerilim, cepheleşme ve çatışma ekseninde heba ettiğini belirten Bahçeli, "Milli iradeyi yolsuzluk, adaletsizlik ve bölücülük için kılıf yapmıştır. Bugünkü Türkiye tablosu, tam bir yıkım ve hezimet tablosudur. Türk ekonomisinin çok ciddi yapısal sorunları bulunmaktadır. Tasarruflar dibe vurmuş, borçlar tavan yapmıştır. Yatırımlar azalmış, büyüme daralmıştır" dedi.

 

"KISA VADELİ HEDEFİMİZ TEK BAŞINA İKTİDAR OLMAK"

"13 yıllık kayıp, yenilgi ve israf dolu yıllara son vermek, yanlışa dur demek lazım" diyen Bahçeli, "7 Haziran milletvekilliği genel seçimi bunun için eşsiz bir fırsattır. Parti olarak, 'Toplumsal Onarım ve Huzurlu Gelecek' adıyla hazırladığımız beyanname ile milletimizin hizmetindeyiz. MHP, Türkiye'yi küresel güç ve lider ülke yapma yolunda kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerle kamuoyunun karşısına çıkmaktadır. Kısa vadeli hedefimiz tek başına iktidar olmaktır. Milletimiz yetki verdiği taktirde 2015-2019 yıllarını kapsayan birinci iktidar dönemi sonuna kadar tahrip edilen Türkiye’nin onarılmasını, çözülen milletin bütünleştirilmesini, demokrasinin güçlendirilmesini sağlayacağız" şeklinde konuştu.

 

"TERÖRÜ BİTİRECEĞİZ"

Türkiye'nin küresel güç olması yolunda ihtiyacı olan çağdaş normlarda bir devlet ve toplum düzeninin gerektirdiği kurum ve kuralları tesis edeceklerini söyleyen Bahçeli, "AKP'nin anti- demokratik, vesayetçi, kayırmacı, hukuk tanımaz, kişi güvenliğini ihlal edici, özgürlükleri kısıtlayıcı bozuk düzenine son vereceğiz. Hükümetin devletin kurumları, milli ve manevi değerlerimiz ile vatandaşlarımız üzerinde oluşturduğu her türlü tahribatı onaracağız. Her bakımdan toparlanmanın sağlanacağı bu dönemde terörü tamamen bitirerek toplumsal huzur ve güveni temin edeceğiz. İşsizlik ve yoksulluk sorununu önemli ölçüde hafifleterek vatandaşlarımızın refah düzeyini yükselteceğiz" dedi.

 

"5,2 BÜYÜME VE 700 BİN YENİ İSTİHDAM SAĞLAYACAĞIZ"

Ağırlıklı olarak 2016-2019 yıllarını kapsayacak olan birinci iktidar döneminde yıllık  ortalama yüzde 5,2 büyüme ve 700 bin yeni istihdam sağlayacaklarını bildiren Bahçeli, şöyle devam etti:

"Dönemin sonunda GSYH 1,1 trilyon dolara, kişi başına milli gelir 13,3 bin dolara, ihracat 239 milyar dolara erişecektir. Ve istihdam yaklaşık 29,1 milyon kişiye ulaşacaktır. 2014 yılında yüzde 45,5 olan işgücüne katılım oranını inşallah yüzde 47,8'e çıkaracağız. Orta vadeli hedefimiz 2019-2023 yıllarını kapsayan ikinci iktidar dönemi sonunda Türkiye'nin bölgesel güç haline gelmesi, siyasi ve sosyal sorunları aşarak küresel ölçekte söz sahibi olmasıdır. 2019-2023 yıllarını kapsayan MHP iktidarı Türkiye'nin bölgesel güç ve küresel aktör olma, 2023 yılı vizyonunu yakalama dönemi olacaktır. Bu kapsamda MHP iktidarında kaynaklar harekete geçirilerek, ileri teknoloji kullanan, yüksek katma değer ve istihdam yaratan, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip bir üretim yapısı tesis edilecektir."

 

"KİŞİ BAŞINA DÜŞEN GELİR 20 BİN DOLARA, İHRACAT 400 MİLYAR DOLARA YÜKSELECEK"

2015 yılında başlayan "Onarım, Bütünleşme ve Atılım" döneminden sonra mevcut kaynak, imkan ve kabiliyetleri stratejik bir vizyonla harekete geçireceklerini dile getiren Bahçeli, "Vatandaşlık bilincinin güçlendirilmesi, tarih ve inanç temelinde kaynağını bulan ortak değerler ekseninde bütünleşilmesi MHP'nin tek başına iktidarında geçecek olan sekiz yıllık dönemin sonunda gerçekleştirilmiş olacaktır. Yıllık ortalama yüzde 6,6 büyüme ve 1 milyon 25 bin yeni istihdamın sağlanacağı bu dönemin sonunda GSYH 1,7 trilyon dolara çıkacaktır. Kişi başına gelir 20 bin dolara, ihracat 400 milyar dolara yükselecektir. İstihdam sayısı da 33,2 milyon kişiye ulaşacaktır. Uzun vadeli stratejimiz ise 2053 yılında Türkiye'nin 'Küresel Güç ve Lider Ülke' olmasını sağlamaktır. Siyasi faaliyetlerimizin temeline demokrasinin güçlendirilmesini, hukukun üstünlüğünün sağlanmasını ve her alanda adaletin hakim kılınmasını oturtuyoruz" dedi.

 

"TÜRKÇE DIŞINDAKİ DİLLERDE ANA DİLDE EĞİTİM YAPILMASINA KARŞIYIZ"

MHP'nin Anayasa'nın genel sınırlama hükümlerinden daha çok genel koruma hükümlerine yer vermesini, özgürlükleri esas almasını ve bir "toplum sözleşmesi" niteliğinde olmasını gerekli gördüğünü vurgulayan Bahçeli, yeni Anayasa'da tartışılacak konuları şöyle sıraladı:

"Farklı etnik kimliklere siyasi ve hukuki statü tanınarak çok parçalı millet yapısı oluşturulmasına, kişi hak ve özgürlüklerinin etnik temelli kolektif haklara dönüştürülmesine, Türkçe dışındaki dillere ve farklı kültürlere statü kazandırılarak yapay azınlık yaratılmasına, vatandaşlarımızın birbirleriyle ve milletin devletle çatıştırılmasına zemin hazırlanmasına, milli kimlik tanımının değiştirilerek Türkiyelilik kavramının esas alınmasına, vatandaşlık bağının Türk milleti kavramı yerine ikame edilmeye çalışılmasına, Türkçe dışındaki başka dillerde ana dil eğitim yapılmasına, Türkiye'nin idari yapısının değiştirilerek yerel yönetimlerin mahalli parlamento olarak çalışacağı özerk bölgeler sisteminin hayata geçirilmesine tamamen karşıyız ve karşı duruyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter milli devlet yapısını esas alan parlamenter sistemi, demokratik siyasi sistemin sürdürülebilmesi bakımından gerekli görüyoruz. Ve Türk milletine en uygun yönetim şekli olarak değerlendiriyoruz. Anayasa ihtiyacını toplumsal gereklilikler yerine devleti ve milleti parçalanmaya götürecek bir sistem değişikliğine endeksleyen siyasi yaklaşımı açıktan reddediyoruz. Terörün bitirilmesi için devletin güvenlik güçleriyle meşru zeminlerde ve tüm ülke sathında etkili bir mücadele vermeye son derece kararlıyız. Güvenlik güçlerimizi kışla ve karakollara hapseden uygulamalara mutlaka son vereceğiz. Herkes bilsin ki, terörün ve bölücülüğün kökünü kurutacağız. Terörle pazarlıklar derhal bitirilecek, ihanet süreci bıçak gibi kesilecek, ihanete ortak olanlar adalete sevk edilecektir. Adaleti, temel hak ve özgürlüklerin güvencesi ve devletin temeli olarak değerlendiriyoruz. Bu nedenle yargı, insanların tereddütsüz güvenebileceği, adalet duygusunun zihinlerde ve kalplerde yer ettiği bir yapıda olacaktır. Yargıyı mevcut tartışmalardan çıkartarak etkin, erişilebilir, hızlı ve adil kararlar vereceği bir yapıya büründürecek ve süratle adalete güveni artıracağız. Kadınlarımıza, çocuklarımıza, engellilerimize ve yaşlılarımıza yönelik şiddet olaylarında dava zamanaşımı kaldırılacak, harç ve benzeri mahkeme masrafları alınmayacaktır."

 

 "17-25 ARALIK ZANLILARI BAŞTA TÜM YOLSUZLUKLARIN ÜZERİNE TİTİZLİKLE GİDİLECEK"

Yolsuzlukların önlenmesinde etkinliği sağlamak amacıyla denetim sisteminin yapısal ve işlevsel olarak yeniden düzenleneceğini ifade eden Bahçeli, "17-25 Aralık zanlıları başta olmak üzere tüm yolsuzlukların üzerine titizlikle gidilecek, devlet malına el uzatanlardan, kul hakkı yiyenlerden, rüşvetçilerden, soygunculardan ve hortumculardan hesap sorulacaktır. Yolsuzluk yoluyla elde edildiği hukuki olarak tespit edilen her türlü varlığa el konulması ve suçluların bu varlıktan mahrum bırakılması amacıyla yolsuzluktan suçlu görülen kişilerin servetlerinin nerede ve kimin adına kayıtlı olursa olsun zaman aşımı gözetilmeksizin el konulması hukuken sağlanacaktır. Yolsuzlukları önlemek, yolsuzluklarla mücadelede etkin ve kalıcı politikalar üretmek ve ilgili kuruluşlar arasında eşgüdüm sağlamak üzere, özerk bir 'Yolsuzlukla Mücadele Kurulu' oluşturulacaktır" dedi.

 

MHP'NİN EKONOMİ VAATLERİ

MHP'nin ekonomi politikalarının iki ana eksenden oluştuğunu bildiren Bahçeli, "Birincisi milletimizin karşı karşıya olduğu borçluluk, geçim sıkıntısı ve fakirliğe çare olacak acil önlemlerden oluşan rahatlatıcı politikalardır. İkincisi ise bununla eş zamanlı olarak Türkiye'yi geleceğe taşıyacak kalkınma politikalarıdır. Bu politikalarla ekonomide 'onarım ve atılım' gerçekleştirilecektir" diye konuştu.

Bu amaçla Türkiye'nin kendi imkan ve şartlarıyla doğal ve beşeri kaynaklarını dikkate alan "Üreten Ekonomi Programı"nın uygulamaya konulacağını söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:

"Program, ileri teknoloji kullanan, yenilikçiliği, verimliliği ve istihdamı gözeten, gelirin adil bölüşümünü esas alan, rekabet gücü yüksek üretim ekonomisini tesis etmeyi, aynı zamanda sosyal dokuyu güçlendirmeyi hedeflemektedir. Ekonomi politikalarının merkezine insanı koyan; eşitlik, ahlak ve adalet ilkelerini gözeten bir yönetim anlayışıyla halkın refahının artırılması temel hedefimiz olacaktır. Uygulayacağımız Üreten Ekonomi Programıyla ulaşmak istediğimiz hedefler şunlardır: Sürdürülebilir ve yüksek bir büyüme ortamını tesis etmek, ekonominin dış kaynak bağımlılığını azaltarak şoklara karşı dayanıklı hale getirmek ve kırılganlığını azaltmak, fiyat istikrarını sağlamak, büyümeden taviz vermeden cari açığı kontrol altına almak, maliye politikasını makro politikaları destekleyici şekilde yürütmek, istihdamı teşvik edici bir işgücü piyasası kurmak, Ar-Ge payını artırmak, bilgiyi ticarileştirmek, yenilikçiliği ve girişimciliği kurumsallaştırmak,  dünyada Türk markalı ve patentli ürünleri yaygınlaştırmak, ekonomide kaynakları üretken alanlara yönlendirmek, firmaların ve hane halkının borç yükünü azaltarak sürdürülebilir hale getirmektir. AKP'nin yanlış ekonomi politikaları nedeniyle, önceki üç yılda olduğu gibi 2015 yılında da çok düşük gerçekleşeceği tahmin edilen büyüme, MHP iktidarında oluşacak güven ve istikrar ikliminde alınmaya başlanacak yapısal tedbirlerle, 2016 yılından itibaren kademeli olarak artmaya başlayacaktır. Sanayi yatırımlarına ucuz ve uzun vadeli kaynak sağlayacak yatırım bankacılığı desteklenecektir. Bankacılık kesimini reel sektöre sürekli olarak mali destek verebilir hale getirecek tedbirler alınacaktır. Kredi Garanti Fonu yeniden yapılandırılarak kaynakları artırılacak, Kredi Garanti Fonu ve risk sermayesi sistemi etkin hale getirilerek KOBİ'lerin teminat sorunu çözülecektir. Yatırım yapanlara, istihdam, üretim ve ihracat artışı sağlayanlara yönelik vergi indirim ve kolaylıklarını içeren bir program uygulamaya konulacaktır. Yüksek teknolojili, yüksek katma değer ve istihdam sağlayan yatırım projelerine yüzde 100'e kadar yatırım indirimi verilecektir." (İHA)

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x