Türk halkının bu güne kadar darbecilerden çok çektiğini ve milletin de darbecilerin idamla yargılanmasını istediğini belirten Dilipak, “Benim düşüncem bu insanların, bu terör örgütlerinin; milletin silahıyla, millete ateş eden insanların bir kere şahsi görüşüm bu! Eğer uygulanabilirse; idamla yargılanmalıdır. Çünkü milletimizin de genel beklentisi budur” dedi.
Milletvekili Dilipak, FETÖ yanlısı grup tarafından başlatılan darbe girişimini değerlendirdi.
Olay başladığında Kahramanmaraş’ta olduğunu ve hemenbir organizasyon yaptıklarını kaydeden AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Dilipak, şöyle konuştu: “Büyükşehir belediyemizle valimiz ile birlikte bir organizasyon yaptık.Bu organizasyonda Büyükşehir Belediyemiz bir çaresizlik kapsamında özellikle askeri personelin gelmesini engelleyecek şekilde iş makinalarını, kışlanın önüne konuşlandırdı. Türkiye'de belki ilk defa Büyükşehir Belediyesi yaptı. Çünkü niye ilk defa diyoruz?İlk olarak özellikle haber basına düştükten hemen sonra iş makinalarıyla anında Büyükşehir'in talimatı ile askeriye giriş çıkış noktalarının tamamını kapattık.Tabi Maraş'ta böyle bir kalkışma olmadı.” Maraş'ın Garnizon komutanı olan uzay Şahin ile defalarca bir araya geldiklerini hatırlatan Dilipak, “Paralel yapıyı anlatmak için paralel yapının bir ihanet çetesi olduğunu söylediğimizde bu arkadaş evet doğru söylüyorsunuz Sayın Vekilim dedi.Demek ki bunlar kendilerini bu şekilde kamufle etmeyi bir görev adledebilir.Evet doğru söylüyorsunuz Sayın Vekilim şeklinde söylemeyebilir.Tabii ,bu vatan haini izin alarak Bodrum'da tatil yapıyorum diye İstanbul'daki WhatsApp grubunda biliyorsunuz yurtta sulh diye bir WhatsApp grubu var. Özellikle orada WhatsApp grubunda irtibat ayağını yöneten kısımda ve sivillere Ateş açın diye de talimat veren bu şahıstır” şeklinde konuştu.
Darbe girişimine bir anlam veremediğini aktaran Milletvekili Mehmet Uğur Dilipak, şu ifadelere yer verdi: “Yani bu gözü dönmüşlüğüanlamak mümkün değildir. Tabii Ankara'da Genelkurmay'ayapılan darbe girişimini, terörist girişimini meclise bir gün sonra gittiğimde meclis başkanımızın davetinde dehşete düştük. Yani biz Kahramanmaraş'ta herhangi bir olayla karşılaşmadık.Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.Başta Valimiz, Emniyet Müdürümüz olmak üzere emeği geçen tüm polis ve asker kardeşimize teşekkür ediyoruz.Vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz.Çünkü Maraş'ın duruşu, Ankara'nın duruşu bunlar hep beraber bir dik duruş örneği. Tabii bizim de yakından tanıdığımız birçok insan, bu sivil itaatsizlikte hayatını kaybetti.Bunlardan bir tanesi de yakından tanıdığımız basın camiasından Erol Olçak, Allah rahmet eylesin.”
DARBECİLER AKIL TUTULMASI YAŞIYORLAR!
Darbe girişiminde bulunanların bir akıl tutulması yaşadığını vurgulayan Dilipak, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bunlar bir akıl tutulması yaşıyorlar. Bunlar şuanda özellikle bu askeri kalkışmadan sonra bir akıl tutulması içerisinde; bunu da Tayyip yaptı diyerek, böyle ipe sapa gelmez absürtbir mantık hala kendilerinin ve hocalarının bu konuda suçlu olduğunu kabul etmiyorlar.Bunları bundan sonra temizlemek milletimizin Vatan borcu gibi bir borç.Bunların askerde, poliste, sağlıkta, Milli Eğitimde, gelir idaresinde yani kamuya ait her alanda bir şekilde var olan dengeler açısından hepsinin bu ihtilalde parmağı vardır.Ve yapısal olarak bu örgüt askeriyle, polisiyle, emniyetiyle, özellikle kamudaki diğer uzantıları ile hepsi bu örgütün bir parçasıdır.Bunlar özellikle temizlenecektir.Yargıda mesela temizlenme başladı.Biz bunları demokratik sistem içerisinde çözelim derken;bunlar demokrasinin de dışında. Biz bunlara terör örgütü diyorduk; şu andaki tanımlaması, silahlı terör örgütüdür.Silahlı terör örgütü yaftasını da aldılar. İşte, bizim teröristlerle benzer bir tarafımız var mıydı, böyle bir absürtdüşünce içinde olan sizler;eğer siz bu teröre bulaşanlara da destek veriyorsanız, sizde dolayısıyla silahlı terör örgütünün bir parçasısınız.” Fetö terör örgütünün yaptıklarının yanına kalmayacağını ve bedelini çok ağır bir şekilde ödeyeceklerini belirten Dilipak, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bundan kaçamayacaksınız.Bu ülkenin ekmeğini yiyip, bu ülkenin maaşını alıp ondan sonra da gidip alınan o maaşlarla, vergilerle silahları alıp millete doğrultacaksınız. Bu,dünyanın hiçbir tarafında kabul edilebilir bir durum değildir. Böyle canice ve gaddarca bir yapıya dönüldüğü için Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğindeki bu harekete teşekkür ediyoruz.Çünkü Recep Tayyip Erdoğan,özellikle bu adamların, işte Marmaris'te tatil yapmaktayken olduğu yere dahi gidip; bunu kendilerine bir görev adletmeleri şeklinde yaptıkları şeyler de boşa çıktı. Elhamdülillah. Ama burada şöyle bir kahramanlık var. Tabii biz milletimizin bu noktadaki yaptığı herşey başlıbaşına Avrupa'da olmuş olsa veya Amerika'da olmuş olsa yaptıkları her şey birebir olarak film olabilir.Bu konuda çok kahramanlarımız var.Ama bu kahramanların içerisinde temsili olanlarda olacaktır:Tankın önüne yatanlar, namluyu silahı askerden alanlar, askeri ikna edenler, askerdemeyelim, terörist diyelim.Teröristi ikna edenler…Bu insanlar temsili kahramanlık gösterdiler.Havada teröristlerin savaş uçakları varken; kendi sivil uçağıyla Marmaris'ten Atatürk havaalanına giden kahramana ne denir? Recep Tayyip Erdoğan, denir.Bunun başka bir izah tarzı yoktur.Düşünün kendi savaş uçaklarınız henüz kalkmamış.Teröristlerin savaş uçakları havada;ama buna rağmen bu sivil uçağıyla,ata uçağıyla Atatürk Havalimanı'na inip burada halkı ile kucaklaşan bir lider, bir duruş,yani bir liderlik vasfı,herhalde dünyada az insana nasip olur.Bu çok önemli bir şey.”
Darbelerin genelde ikinci ve üçüncü dalgalarda gerçekleştiğini hatırlatan AK Partili Milletvekili Dilipak, vatandaşların tedbiri elden bırakmaması ve Cumhurbaşkanının ikinci bir emrine kadar meydanları terk etmemesi gerektiğini bildiren Dilipak, şunları söyledi: “Tedbirli olmakta fayda vardır.Bu kadar garip bir yapının, bu kadar kendini bilmez bir yapının,B ve C planının şahsen olduğunu düşünmüyorum; ama bu hadis-i şeriftir. Bunlarınkendi başlarına farklı senaryoları olabilir.Bunun içinde milletimizle zaten ayaktayız.Yaşadığımız çok güzel şeyler var.Şimdi benimpartinin önündeki bu konuşmalarımdan sonra valiliğin önünde de ciddi bir grubun olduğunu söylediler. Biz Valiliğimize ve Emniyet Müdürlüğümüzde sürekli koordinasyon halinde olduk. Herhangi bir sıkıntı yoktur. Her şeye de hakimlerdir.Yine herkese çok teşekkür ediyoruz. Biz valiliğe geldiğimizde, oradaki polis arkadaşlarla muhabbet edip içeri girmeye kalktığımızda; vekilimize alıyorlar, diye vatandaşlar tepki gösterdi.Biz geri çıktık; arkadaşlar bizi almıyorlar, biz valimizi ziyarete gidiyoruz, şeklinde açıklama yapmak durumunda kaldık.Yani burada bu milletin, bu işi sahiplendiğini gördük.”
TÜRKİYE’NİN İLERLEMESİNİ İSTEMİYORLAR
Türkiye’nin ekonomik refah seviyesinin yükselmesi için ne zaman bir atak yapsa birilerinin bunu engellemeye çalıştığını ileri süren Dilipak, şu hususlara dikkat çekti: “Ama enteresan olan şey şudur: Türkiye'de ne zaman ekonomik veriler ve büyük düşünme misyonukendi içerisinde özellikle başladığı zaman işte o zaman birileri düğmeye basıyor.Bu 1960’dan beri, 80’den beri, işte 28 Şubat'ta hatırlarsınız; 28 Şubat'ta ekonomik veriler ilk defa Refahyol Hükümeti'nde özellikle Türkiye Cumhuriyeti'nin cari açığı ilk defa fazla verdiği 28 Şubat oldu,Akabinde Türkiye'nin 2023 ve 2071 vizyonlarına hazırladığı Vizyon haritasında hemen akabinde Gezi olayları başladı.Akabinde 17-25 Aralık operasyonları…Tabi 7 Haziran'da özellikle meydanı boş gören bazı gruplar bir kalkışma yaptılar ve devletimiz gereken cevabı verdi, PKK terör örgütüne. Yani biz bu coğrafyada güçlü olmak zorundayız.Biz,7 Haziranın yaralarını 2016’da Haziran ayında sarmaya başladık.İlk defa 10 yılın en fazla cari açığın kapatıldığı ve cari açıkta fazlamızın olduğu bir tarihtir. Haziran ayı ve akabinde de Başbakanımız Ramazan ayında ciddi bir paket açıkladı.Esnafımıza teşvik unsurlarının yer aldığı, yatırımların teşvik edilmesini öngören bir paketti. Geçen hafta biz bunu kanunlaştırdık.Yani demek istediğim şey şu: Türkiye'de her türlü ortamın iyileştirilmesine çalışıldığı andan itibaren birileri düğmeye bastı.Ama bu son direnişleri elhamdülillah ve bundan sonra bu direnişe kalkışamayacaklar.”
İDAM CEZASI ARAYIŞI VAR!
Türkiye’de idam cezasının yeniden gündeme gelmesi gerektiğini ve halkın da bunu istediğini aktaran Dilipak, idam cezasıyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı: “Benim düşüncem bu insanların, bu terör örgütlerinin; milletin silahıyla, millete ateş eden insanların bir kere şahsi görüşüm bu! Eğer uygulanabilirse; idamla yargılanmalıdır. Çünkü milletimizin de genel beklentisi budur.Tabi uluslararası hukuksal sistemdeki sıkıntılar neler olabilir?Bunları iyi irdelemek lazım.Çünkü bizim vatanımızın ve milletimizin zarar görmemesi için bunları hukukçularımız uluslararası alandaki Bu sıkıntıları da aşacak şekilde çözüm buldukları takdirde mecliste bunun için her türlü çalışmayı yapacağımıza emin olabilirsiniz.Askerin içerisinde paralel yapının bu kadar çok olduğu bilinmiyordu. Tabii bunlar özellikle Yüksek Askeri Şura kararlarıyla bunların terfilerinin durdurulması ve bir kısmının da özellikle atılması ile alakalı bir çalışma var.Kamuoyuna yansıyan bu çalışma çerçevesinde herhalde bunlar bu konuyu gördüler.Saklananlar da ortaya çıktı.Bunlar tek başına değiller. Ordunun içinde PKK'nın kolunu temsil eden PYD’den de örgütten de örgütün uzantılarından da destek aldıkları ortadadır. PYD-Feto işbirliği var. Yani bu işte Fetö terör örgütü tek başına değil.” (KENAN ONARAN)
YORUMLAR