Terörün önüne sıfat konulmaz

Terörün önüne sıfat konulmaz

Milliyet’in sorularını yanıtlayan MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, Paris’teki Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırılarla ilgili olarak, “Terörün ideolojisi, felsefesi, haklısı, haksızı, iyisi, kötüsü, seninki, benimki yok. Terör terördür. Terörün önüne sıfat koyarsak yanlış olur” dedi.

18 Ocak 2015 - 14:55

Sıfatlandırmayı tehlikeli bulduğunu belirten Olpak, “Doğunun terörü, batının terörü, İslam terörü, Hıristiyan terörü gibi bakacak olursak bu yanlış olur. O zaman medeniyetler çatışmasına kadar gider. Bunun çözümü, teröre yönelik açıklamalarda ‘ama’lı ifadeler kullanmamak, yapılan yorumlarda terörün önündeki sıfatları koymamaktan geçiyor” diye konuştu.

Her yıl üyelerimize yönelik özel bir anket düzenliyoruz. Ankete göre, 2015 yılında üyelerimizin yüzde 55’i yatırımlarını artıracak. Yüzde 50’si ilave istihdam oluşturacağını söylemiş. Yüzde 58’i 2015’in, 2014’ten daha iyi bir yıl olacağını düşünüyor. Ben de bu yıl daha iyi bir yıl olacağını düşünüyorum. Bazı şeyler tavan yaptı, dip yapmaya doğru gidiyor diye düşünüyorum. Bunlardan biri enflasyon. Cari açıktaki iyileşme de olumlu bir gelişme.

Petrol fiyatlarından etkilenen pazarlardaki ihracatımız düşebilir. Bunların başında Rusya geliyor. İkinci bir risk ise parite. Dolar euro paritesine bakıldığında şu anda doların güç kazandığını görüyoruz. Bu ihracat tutarımızı azaltmayacaktır ama ihracatçının kârlılığını etkileyebilir. İhracatçımız bunu da bir miktar pazar çeşitlendirmesiyle çözme yoluna gidecektir.

Petrol ve diğer emtia fiyatlarında düşüş var. Bunların ekonomiye yansıması olacak. Petroldeki bu hareket ne kadar sürer tahmin etmek kolay değil. Ama bu düşüş dramatik olmasa da bir miktar daha devam edecek gibi görünüyor. Kur tahmininde bulunmak ise doğru değil. Paritenin seyrine bakacak olursak dolar daha güç kazanacak.

Türkiye açısından önemli bir eşik olduğunu düşünüyoruz. Düşük gelirden orta gelir seviyesine ulaşmak önemli. Ama orta gelirden yüksek gelir seviyesine çıkmak daha zor. Çünkü bundan sonra rakipleriniz daha güçlü. Mevcuttan mutluysanız sorun yok. Ama hedef koyuyorsunuz. Düne göre daha iyiyiz evet. Ama dün kazanılmıştır, bizler bir sonraki güne bakarız. Orta gelir tuzağı böyle bir nokta.

İki noktada çıkış görüyoruz. Öncelikle katma değeri yüksek ürünler üretmek, yani yüksek teknoloji kullanmak gerek. Bunu da eğitim seviyesi artırılmış nesillerle yapacaksınız. Dolayısıyla bu tuzağın çıkışının ilk ayağı eğitim reformudur. İkinci ayağı ise hızlı ve adil işleyen hukuk devletidir. Yatırımcı gibi herkes bunu görmek ister.

Türkiye’de bu konuda ciddi sıkıntılar var. Herkesin kafasında bu konuda soru işaretleri var. Hukuk birilerinin kime ne tanıdığı, kime yönelik karar verileceğinden etkilendiği sürece tuz kokar.
Adil olmasının şartlarından birisi de bağımsız olması. Bugün bakıldığında baskı gruplarının hukuk üzerinde ciddi etkileşimi olduğunu görüyoruz. Herkes hukuku bir tarafından bağımsızlığı zedeleyici şekilde kamplara çekmiş durumda. Kim nerden çekiyorsa yanlış yapıyor. Bu yetmez bir de hızlı olması gerekir. Beş yıl sonra gelen adalet adalet değildir. Ama tartışmayı doğru ve iyiyi bulma açısından olumlu görürüm ama hukukun tartışılmasını acı buluyorum.

Bu süreci Türkiye’nin 100 yıllık projesi olarak değerlendiriyoruz. Bu süreç hayat kaybının önüne geçmek adına çok önemli. Bir başka boyutu da ekonomi. Ayrıca komşu coğrafyaları da pozitif etkileyeceğini düşünüyorum. Yola çıkarken, bu yaranın tedavisinde komplikasyonların çıkacağını söylemiştik. Yani gül bahçesinde yürümeyeceğiz. Yolda ayağımıza dikenler batacaktır. Bu dikenlerden yılmamak lazım.

Terörün ideolojisi, felsefesi, haklısı, haksızı, iyisi, kötüsü, seninkisi, benimkisi yok. Terör terördür. Terörün önüne sıfat koyarsak yanlış olur. Gelinen noktada bu yapılıyor ve ben bunu tehlikeli buluyorum. Doğunun terörü, batının terörü, İslam terörü, Hıristiyan terörü gibi bakacak olursak bu yanlış olur. O zaman medeniyetler çatışmasına gider. Bunun çözümü teröre yönelik açıklamalarda ‘ama’lı ifadeler kullanmamak, yapılan yorumlarda terörün önündeki sıfatları koymamaktan geçiyor.

 

‘TÜSİAD’la aramızda duvarlar yok’

Muharrem Bey’in döneminde ziyaret planlıyorduk ama görevinden erken ayrılınca Haluk Bey’i ziyarete karar verdik. Onun da görevini bırakacağını dolaylı olarak duyduk. Bu nedenle yeni başkan gelsin onu ziyaret ederiz. Biz iki kurum farklı platformlarda biraradayız. Mesela B-20 platformunun yürütme kurulunda birlikte çalışıyoruz. Biz duvarlarla, bariyerlerle ayrılmış şekilde yaşamıyoruz ki. Bazı konularda görüş ayrılıklarımızın olması doğaldır. Olsun. Bu da Türkiye’nin bir başka gerçeğidir, bir başka rengidir.

 

Çeyrek asrı yeni kimlikle kutlayacak

8 bin 500’ü yurtiçinden, 2 bin 500’ü de yurtdışından olmak üzere toplam 11 bin üyemiz var. Bu yıl 25 Nisan’da seçimli genel kurul düzenleyeceğiz. Ayrıca 9 Mayıs’ta da 25. yıl programı yapacağız. Bu amaçla kurumsal kimlik çalışması yaptık. Logodan görsellere 25. yılımıza yeni bir kimlikle gireceğiz.

Kaynak: www.milliyet.com.tr

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x