Ancak atakları tetikleyen etkenlerden uzak durarak,
doktorun tedavi planına sadık kalarak ve sağlık efsanelerine inanmayarak
sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün. Anadolu Sağlık
MerkeziGöğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hişam Alahdab“Astımda tedavinin amacı; semptomların kontrolü ve kontrolün devamının
sağlanması, atakların önlenmesi, yaşam kalitesinin bozulmasının önüne
geçilmesidir” açıklamasında bulunurken, Türkiye’de gençlerin 3’te 1’inin
sigarayı denediğini söyleyen Anadolu Sağlık MerkeziGöğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Sönmez ise “Bunların yarısı sigara bağımlısı
olma riski taşıyor. Astımlı gençler için ise bu bağımlılık büyük bir tehlike
yaratabiliyor” dedi.
Akciğere havayı taşıyan, hava yollarının mikrobik olmayan müzmin
iltihaplanması olarak tanımlanan astım, toplumda hiç de azımsanmayacak oranda
görülüyor. Son yıllarda görülme sıklığı giderek artan astımın özellikle
gelişmiş toplumlarda artışı daha hızlı seyrediyor. Astım hastalarının
sayısında gözlenen artışın nedenlerine ilişkin ortaya atılan hipotezlerin
başında, sosyo-ekonomik durum değişikliği ve çevre kirliliği geliyor. Çocukluk
çağı astımlarının yaklaşık yüzde 70’i erişkin çağa gelindiğinde kendiliğinden
ortadan kayboluyor. Anadolu Sağlık MerkeziGöğüs Hastalıkları Uzmanları Dr. Hişam Alahdab ve Dr. Esra Sönmez astım
hakkında önemli bilgiler verdi.
Astım
hastalığı şehir ve metropollerde daha sık görülüyor
Amerika ve Avrupa’da yapılmış çalışmaların, ülkeler bazında değişkenlik gösterdiğini
ve astım görülme sıklığının çocuklarda yüzde 2-15 ve erişkinlerde ise yüzde 2-5
arasında dağılım gösterdiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs
Hastalıkları Uzmanı Dr. Hişam Alahdab “Astım
görülme sıklığı açısından ülkemizde ise şehirler ve bölgeler arasında önemli
farklılıklar söz konusu. Genellikle kıyı kesimleri, şehirler, metropoller ve
düşük sosyo ekonomik yaşam koşullarında daha sık görülüyor. Çocuklukta
erkeklerde, erişkin dönemde kadınlarda da biraz daha sık rastlandığını
söyleyebiliriz. Ülkemizde yapılan epidemiyoloijk çalışmalar ise astım sıklığı
erişkinlerde %3,1-9,4, çocuklarda %2,8 -9,8 olarak bildirmektedir; bu veriler
her 12-13 erişkinden, 7-8 çocuktan birinin astım hastası olduğunu işaret ediyor.
Astımda yakınmalar tekrarlayıcı ve nöbetler halinde olurken, gece ortaya
çıkması veya artış göstermesi sık rastlanan bir bulgu. Hafif yakınmaların
kendiliğinden gerileyebilmesi mümkün olmakla birlikte alerjenler, ilaçlar,
soğuk hava, tahriş edici ağır kokular ya da enfeksiyonlar bu yakınmaların
tekrar ortaya çıkmasına neden olabilir” dedi.
Gençlerin
yarısı sigara bağımlılığı riski taşıyor
Astımın, kalıtsal ve çevresel etkenlerin birlikteliği sonucu ortaya
çıkan bir sağlık sorunu olduğunu dile getiren Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs
Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Sönmez, ailede astım öyküsü olanlarda kalıtsal
yatkınlığın olduğunu belirtti. Sönmez “Çevresel etkenlerin de katkıları ile bu
tip insanlarda astım hastalığı belirgin hale gelebilir. Çevresel etkenler
arasında ise ev tozları, polenler, sigara dumanı, tekrarlayan viral
enfeksiyonlar ve hava kirliliğini sayabiliriz. Bunlar içinde sigaraya ayrıca
değinmekte fayda var. Özellikle Türkiye’de gençlerin 1/3'ü sigarayı denerken,
bunların yarısı sigara bağımlısı olma riski taşıyor. Ne yazık ki, hayatındaki
ilk iki sigarasını tamamen bitiren gençlerin üçte ikisi sigara bağımlısı
oluyor” açıklamasında bulundu.
Yanlış: Gebelikte astım ilaçlarının kullanımı
bebeğe zarar verir
Doğru: Astım
ilaçlarının gebelikte kullanımı güvenlidir, bebeğe zarar vermez. Astmatik bir gebenin ilaçlarını kullanmayarak
atak geçirmesi, bebeğin oksijenlenmesinin bozulmasına sebep olarak bebeğe ciddi
zarar verebilir.
Yanlış: Astmatik hastalar spor yapamaz.
Doğru: Kontrol
altındaki astım kişide semptoma neden olmaz. Bu sebeple astmatik kişilerde spor
yapmaya kısıtlama getirmek önerilmez. Fakat egzersizle tetiklenen özellikli bir
astım alt grubu mevcuttur ki bu grupta doktor onayı ile, özellikle aktivite
öncesi ilaçlarını kullanarak, kontrollü egzersiz yapılması önerilir (örneğin,
bir astmatik bir atletin maraton öncesi ilacını kullanması, klorla tetikelenen
astımı olan bir yüzücünün havuza girmeden ilaçlarını kullanması gibi).
Yanlış: Astım ilaçları bağımlılık yapar,
akciğerlere hasar verir
Doğru: Astım
ilaçlarının bağımlılık yapıcı etkisi yoktur. Astım kronik bir hastalık olduğu
için tedavisinde kullanılan ilaçların uzun süre kullanımı gerekebilir.
İlaçların doz değişikliği veya kesilme kararı hekime bırakılmalıdır.
Yanlış: Astımın aşısı vardır
Doğru: Astımın
değil alerjinin aşısı vardır. Alerji aşıları, ancak belirli bir yaş grubundaki
ve az sayıda alerjene karşı alerjisi olan hastalarda uygulanır. Aşı uygulama
kararı ancak bir alerji uzmanı tarafından verilmelidir. Aşı sadece belirli bir
alerjene karşı kişinin duyarlılığını ortadan kaldırmak yoluyla etki gösterir.
Halbuki astım alerjik olmayabileceği gibi; alerjik astımlarda da sadece aşı
tedavisi asla yeterli olmaz. Her durumda öncelikle kişinin astımı, yani
havayolu hastalığı tedavi edilmelidir.
Yanlış: Kortizon çok zararlıdır, ne olursa olsun
kullanılmamalıdır
Doğru: 2009 yılında astımı, nefes yoluyla alınan kortizon kullanmadan, sadece
bronş açıcı ilaçlarla tedavi etmenin tıbben yanlış olduğu ispatlandı. Ancak
toplum içinde kortikofobi diye nitelendirilen kortizon fobisi, çok yaygın. Oysa
astım tedavisinde bu ilacın sistemik olarak, yani damar yoluyla ya da hap
olarak kullanılması son derece nadir. Burun spreyi şeklinde veya nefes yoluyla
kullanılan kortizonlar çok düşük dozlarda ve sistemik yan etkilerden çok
uzaktır. Şiddetli ataklarda damar yolundan veya ağızdan kısa süreli kortizon
kullanımı hayat kurtarıcıdır ve kısa süreli kullanımlarda da önemli yan etkiler
beklenmez.
Astım
hastalarına öneriler
- Ø Sigara
içmeyin. İçiyorsanız da bırakmak için yardım alın.
- Ø Hava
kirliliğinde olmayan yaşam ortamları seçmeye çalışın.
- Ø Alerjiniz
olduğunu bildiğiniz önlenebilir alerjenlerden uzak durun.
- Ø Güçlü
kokuları evden uzak tutun. Parfümlü sabun, şampuan veya losyonlardan kaçının.
Tütsülerden uzak durun.
- Ø Yatak
odanızda özel düzenlemeler yapın. Toz tutacak halı, kilimleri kaldırın. Tüylü
koltukları, minderleri ve fazla yastıkları kaldırın. Yatak takımlarınızı toz
geçirmeyen nevresim takımları ile kaplayın. Çarşaf ve nevresim takımlarını sık
sık, çok sıcak suda yıkayın ve güneşte kurutun.
- Ø Evinizdeki
havayı temiz ve taze tutmak için pencereleri sık açın.
- Ø Astım
ilaçlarını kendiniz kesmeyin.



YORUMLAR