Bakan
Ağbal, gündeme ve bir çok kişiyi ilgilendiren borç yapılandırma konusuna
ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bazı alacakların yeniden yapılandırılmasına ilişkin son rakamları açıklayan Ağbal,
başvuru süresinin vatandaşlardan gelen yoğun talep nedeniyle 25 Kasım'a kadar
uzatıldığını anımsattı.
Şu ana kadar yaklaşık 5,3 milyon başvuru aldıklarını ve yeniden yapılandırılan
tutarın 46 milyar liraya ulaştığını aktaran Ağbal, "Bu bir rekor. En son
2011 yılında yapılan yeniden yapılandırma yasasında başvuruların sonunda elde
edilen rakam 39 milyar liraydı. Daha biz bugünden 46 milyar liralık bir
başvuruyu almış olduk." diye konuştu.
Otomotiv sektörü için getirilen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) düzenlemesinin
sorulması üzerine de Ağbal, bu düzenleme ile Bakanlar Kuruluna bir yetki
alındığını ifade etti. Bakan Ağbal, şunları kaydetti:
"Bugün otomobiller üzerinde biliyorsunuz ÖTV var. 1600 cc'ye kadar olan
araçlarda yüzde 45, 1600-2000 arası olan araçlarda yüzde 90 ve onun üzerinde
olan araçlarda da yüzde 135. Burada şöyle bir durum var. Her ne kadar motor
silindir hacmi aynı olsa da araçların fiyatları arasında çok önemli
farklılıklar var. Biz burada bir yetki alıyoruz. Vergi oranlarını fiyat aralıklarına
göre farklılaştırabilme yetkisi alıyoruz. Fiyatlama türlerine göre, örnek
olarak veriyorum bunları, 50 bin ile 70 bin lira arasındaki gruptaki
otomobiller için bir farklı vergi oranı, alttakiler için farklı bir vergi
oranı."
Getirilen düzenleme ile neyi amaçladıklarını da açıklayan Ağbal, otomotiv
sektöründeki ÖTV'de motor silindir hacminin bugün tek belirleyici etken
olduğunu, fiyata karşı bir duyarlılığı olmadığını söyledi. Ağbal, "Şimdi,
'fiyatlar arasında bu kadar farklılık varsa, o zaman vergileri de bu farklılığa
uygun olarak farklılaştıralım' diyoruz" ifadelerini kullandı.
Bu yetkinin ne zaman ve nasıl kullanılacağına hükümetin karar vereceğini dile
getiren Ağbal, şöyle devam etti: "Bu aslında bugüne has bir konu değil.
Uzun zamandır hep burada bir vergi adaleti beklentisi vardı, biz onu
karşılamaya çalışıyoruz. Yani 50 bin liralık bir araçla 150 bin liralık bir
araç motor silindir hacmi aynı diye aynı oranda vergilendirilmeli midir?
Vergilendirilmemelidir. Daha farklı oranlarda vergilendirilmesi lazım. Biz
burada özellikle şuna dikkat edeceğiz. Düşük fiyat segmentlerinde vergi
oranının daha düşük olması lazım. Burada bunun teknik çalışmaları yapılıp
kararı öyle verilecek.
Aslında otomotiv sektörüyle karşılıklı görüşüyoruz, yakın bir zamanda aslında
sistemi toptan değiştirecek, hem çevreye duyarlı, enerji kullanımına duyarlı
hem de diğer taraftan Türkiye'de otomotiv sektörünü büyümenin itici gücü haline
getirecek bir yeni sistem üzerinde de çalışmalarımız var. Bu konuda da ben
sektöre her zaman söylüyorum, gelin beraber çalışalım."
"Bedelli askerlikle ilgili bir çalışmamız yok"
Maliye Bakanı Naci Ağbal, bedelli askerlikle ilgili bir çalışmanın olup
olmadığı yönündeki soruya ise "Şu anda bedelli askerlikle ilgili bir
çalışmamız yok." yanıtını verdi.
"Kimse kriz senaryosu
üretmesin"
"Acaba Türkiye bir ekonomik krize girer mi?" endişelerinin
bulunduğunun hatırlatılması üzerine de Ağbal, "Kimse böyle bir beklenti ve
senaryo üretmesin, Türkiye herhangi bir ekonomik krize girme durumu olmayan bir
ülke." dedi.
Bütçe dengelerinin olabildiğince sağlam olduğuna dikkati çeken Ağbal,
"Türkiye'nin kamu maliyesine ilişkin göstergeleri herkesin gıptayla
baktığı göstergeler. Hangi ülkede bugün yüzde 1'ler civarında bütçe açığı var?
Hangi ülkenin borcunun milli gelire oranı yüzde 30'lar civarında? Herkes
Türkiye'ye hayranlıkla bakıyor." diye konuştu.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, döviz kuru, faiz veya borsanın konjonktürel ve dış
ekonomik ve finansal koşullardan etkilenen göstergeler olduğunu belirterek,
"Merak etmesinler. İnşallah 2 ve 3. çeyrekte ekonomide bir yavaşlama
belirtisi oldu ama 4. çeyrekten itibaren inşallah hem iç tüketimde hem
yatırımda hem ihracatta daha güzel günler bizleri bekliyor." ifadelerini
kullandı.
"Muhalefetin hiç eleştiremediği şey
bütçe"
Bütçedeki gelişmeleri de değerlendiren Ağbal, muhalefetin aslında hiç
eleştiremediği şeyin bütçe olduğunu söyledi. Ağbal, AK Parti hükümetlerinin
hazırladığı bütçelerin en önemli özelliğinin, vatandaşa hizmet götürmesi
olduğunu vurguladı. 2017 yılı bütçesinin de tam manasıyla bir kalkınma, büyüme,
hizmet ve vatandaş bütçesi olduğunu dile getiren Ağbal, "Biz bütçeyi böyle
anlıyoruz ve böyle uyguluyoruz." dedi.
4 bin 300 civarında kurum kapatıldı
Fetullahçı Terör Örgütü'ne yönelik yürütülen operasyonlar sonucunda el konulan
varlıklara ilişkin soruyu da yanıtlayan Ağbal, şöyle konuştu:
"Şu ana kadar bu FETÖ terör örgütü kapsamında, tüzel kişilikleri
kaldırılan kurum ve kuruluşlar kapsamında yaklaşık 4 bin 300 civarında kurum
kapatıldı ve kanun hükmünde kararname çerçevesinde bunların bütün taşınmaz
varlıkları, binaları, ellerindeki paralar, bütün diğer taşınırlar da devlete
geçti. Ben hep söylüyorum. Milletin elinden bir şekilde yasa dışı yollarla elde
edilen bu varlıklar tekrar millete dönmüş oldu.
Maliye Bakanlığı olarak bunlarla ilgili işlemlere devam ediyoruz. Türkiye'nin
dört bir tarafında yaklaşık 4 binin üzerinde binaya el kondu. Süratle bu
binalar ilgili kurumlara verildi ve şu anda kapılarını tekrar açıp vatandaşa
hizmet ediyorlar. Bu binalarda paralar ele geçirildi, bankalardaki paralarına
el koyuldu. Yaklaşık 400 milyon liranın üzerinde de bir nakit söz konusu." (Paralimanı)



YORUMLAR