Kış mevsiminde soğuyan
havaların etkisiyle vücudumuz değişen ısıya uyum sağlamak için kendi ısısını
korumaya çalışıyor. Bu nedenle harcadığı enerjiyi azaltmak için vücutmetabolizmahızını düşürüyor. Ancak düşen metabolizma hızıyla
birlikte depolanan enerjiartıyor. Bu enerjinin çoğu, yine vücut ısımızın
soğuyan havalara uyum sağlaması amacıyla maalesef yağ hücrelerinden oluyor.
İşte kış aylarında belki de farkında olmadan aldığımız kiloların sebebi, enerji
dengesini sağlayamamak. Bu noktada hemen hepimizin aklına şu soru takılıyor: Peki
metabolizma hızımızı nasıl artırabiliriz? Acıbadem
International Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş, kış mevsiminde
metabolizmanızı hızlandırmanın püf noktalarını anlattı.
1.Uyandıktan
1 saat sonra kahvaltı edin
Hızlı bir metabolizma için
düzenli beslenmek ilk kurallardan birini oluşturuyor. Uyandıktan sonra 1 saat içindekahvaltı
ederek metabolizma hızınızı yüzde 30 oranında artırabilirsiniz. Kahvaltıda
yağlı gıdalardan ve şekerli besinlerden uzak durmanız gerektiğini unutmayın. Kahvaltınızın
dengeli ve doyurucu olması için protein (yumurta, peynir, süt), kaliteli
karbonhidrat (tam tahıllı ürünleri, yulaf) mevsim yeşillikleri ve mevsim meyveleri içermesi gerekiyor.
2.Ara
öğünleri asla atlamayın
Metabolizma hızının
azalmasının en büyük sebeplerinden biri de, düzensiz beslenme alışkanlığı.
Özellikle ana öğünleri (kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği) düzenli olarak
tüketmek, besinlerin vücutta yağ olarak depolanmasının önüne geçiyor. İki ana
öğünün arasında 4-5 saat gibi zaman dilimi olmasına da özen gösterin.
3.Günde
10 bardak su için
Havaların soğumasıyla birlikte
unutmaya başladığınız su ihtiyacınızı yeniden hatırlayın. Vücudunuzun yüzde 70’ni
oluşturan suyu günde 10 bardak içmeniz metabolizma hızınızı arttırarak,
aldığınız enerjinin vücutta yağ olarak depolanmasını engelleyecektir.
4.1
fincan tarçınlı, limonlu zencefil çayı
Zencefil ve tarçın vücut
sıcaklığını yükselterek metabolizma hızını arttırıyor. Bunların yanına bir de C
vitamininden zengin olan limonu eklediğinizde hem metabolizmanızı hızlandırmış
hem de bağışıklık sisteminizi güçlendirmiş olacaksınız. 1 büyük bardak kaynamış suya 1 dilim taze
zencefil, 1 tane çubuk tarçın, 2 dilim limon ilave edip,karışımı10 dakika kadar
demlenmeye bırakarak çayınızı hazırlayabilirsiniz. Çayınızı tatlandırmak
isterseniz 1 çay kaşığı kadar üzüm pekmezi ilave edebilirsiniz.
5.Şekerli
gıdalar ve hamur işlerine ambargo koyun
Yaşadığınız açlık krizlerinde
belki de ilk aklınıza gelen şekerli gıdalar ve hamur işleri oluyor. “Ancak
unutmayın ki karbonhidrat içerikleri ve kalori yükleri yüksek olan bu besinlerin
tamamına yakını vücudunuzda yağ olarak depolanıyor.” uyarısında bulunan
Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş, aralarda yaşadığınız açlıklarda bu
besinler yerine mevsim meyvelerinden 1 porsiyon (1 orta boy elma veya portakal
veya 1 tane kivi vb.) seçmenizin kilo kontrolünü sağlamayı kolaylaştıracağını
belirtiyor.
6.Yeşil
yapraklı sebzelersofraya
Değişen hava koşullarına uyum
sağlamak için vücut direncinizi arttırmanız gerekiyor. C vitamini vücut
direncinizin artmasında ve güçlü bir bağışıklık sistemiyle vücut ısınızın
korunmasında en önemli vitaminlerden biri. Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş,
bunun için de C vitamininden zengin olan, ıspanak,pazı, brokoli ve karnabahargibiyeşil
yapraklı sebze yemeklerini hafta da en az 3-4 kere tüketmenizi öneriyor. Yeşil
yapraklı sebzelerin yanında C vitamininden zengin olan turunçgillerin tüketimi
de bağışıklık sistemini destekliyor. Her gün 1 adet portakal veya greyfurt
yemek de vücut direncinizi arttırmanın bir diğer yolunu oluşturuyor.
7.Badem
yemekten korkmayın
Riboflavin, magnezyum, bakır
ve yağ asidinden zengin olan bademin sindirilmesi için vücudun daha fazla enerji
harcaması gerekiyor. Bunun sonucunda metabolizma hızınız artıyor. Badem ayrıca
midede kalış süresi de uzun olması nedeniyle kendinizi daha uzun süre tok
hissetmenizi sağlıyor. Tüm bu özelliklerini düşündüğümüzde günlük 8-10 tane
kadar çiğ badem metabolizma hızlandırıcı ve tok tutucu bir ara öğün olacaktır.
8.Günde
1 fincan yeşilçay
Yeşilçayıniçerisinde bulunan kafein
ve ‘epiogallocatechin-3-gallat’ adındaki bileşen sinir sistemi ile beyni
etkileyerek kalp atış hızını ve metabolizmayı hızlandırıyor. İçerisindeki
polinefol bileşenleri de iştahın baskılanmasına yardımcı oluyor. ”Ancak yeşil
çayın bu etkileri için onu doğru demlemekgerekiyor.” diyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş şu
öneride bulunuyor:“Yeşilçayı kesinlikle kaynatmayın. Bir kupa kaynamış suyu
ocaktan aldıktan sonra içine 1 çay kaşığı kadar yeşil çay ilave edip 3-4 dakika
kadar demleyin, ardından süzün. Sonrasında çayınızı isterseniz soğuk isterseniz
sıcak olarak içebilirsiniz.”
9.Tadına
bakmadan tuz ilave etmeyin
Tuzda bulunan sodyumun fazla
alımı vücudunuzun su tutmasına, bunun sonucunda da ödem yapmasına neden oluyor.
Sonuç; kendinizi, özellikle sabahları uyandığınızda şişkin ve kilolu hissetmek.
Günlük tuz tüketiminizi 5 gram ( 1 çay kaşığı) ile sınırlandırmaya özen
gösterin.
10.Fiziksel
aktivitelerinize devam
Havaların soğuması spora ara
vermeniz için bir neden olmasın. Eğer herhangi bir spor dalıyla
ilgilenmiyorsanız günlük 30-40 dakikalık yürüyüşler yaparak harcadığınız
enerjiyi arttırabilirsiniz. Böylelikle yavaşlayan metabolizma hızınızın da dengesini
sağlamış olursunuz.



YORUMLAR