7 şiddetinde meydana gelen, iki kişinin hayatını
kaybettiği Yeni Zelanda depremi akıllara yine Türkiye’de yaşanan ve yaşanması muhtemel
depremleri getirdi. 7 ve üzeri depremin 500 yıldan bu yana yaşamayan Kahramanmaraş’ta
ise yapılan yeni binaların deprem yönetmeliğine göre yapılıyor.
Doğu Anadolu Fay hattı üzerinde bulanan Kahramanmaraş’ta
en yıkıcı deprem 1516 yılında yaşandı. Pazarcık, Narlı, Türkoğlu bölgelerinin
1’inci derece deprem bölgesinde bulunması ise deprem gerçeğini bir kez daha
gözler önüne serdi. 2012 yılında başlatılan kentsel dönüşümde yenilenmesi
hedeflenen 6,5 milyon bina yapılacak. Yüzde 40’a yakın Kahramanmaraş’ta
yapılması planlanan bina yenileme işi ise devam ediyor.
Yüzölçümünün yüzde 92’si deprem kuşağında bulunan
Türkiye’de yaklaşık 18 milyonu aşan yapı stoğunun yüzde 67’sinin ruhsatsız,
yüzde 60’ının ise 20 yaşın üzerindeki konutlardan oluştuğunu hatırlatan ve
sektörün güvenilir yeni yüzlerinden Kent Maraş Yönetim Kurulu Başkanı İsmail
Fedakar, Kentsel dönüşüm için önemli açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde 6306 Sayılı Kentsel Dönüşüm
Yasası’nın uygulama yönetmeliğinde yapılan radikal değişikliklerle bina
yenileme sürecinin çok daha hızlı ilerleyeceğine dikkat çeken İsmail Fedakar,
sürecin sağlıklı işlemesi için bina sahipleri ve firmaların kentsel dönüşüm
fırsatını rant yarışına çevirmeye çalışmak yerine çözümcül bir yaklaşımla
ilerlemeleri gerektiğini söyledi.
DOĞRU SEÇİM ÖNEMLİ
Deprem ülkesi Türkiye’de insanların huzur içinde
yaşayabilecekleri, dayanıklı, uzun ömürlü, güvenli ve sürdürülebilir projeler
inşa edilmesi gerekliliğinin altını çizen Fedakar, şunları aktardı; “Kentsel
dönüşümle birlikte Deprem Yönetmeliği’ne uygun olarak kaliteli malzemeler ve en
son inşaat teknolojileri ile inşa edilmiş binaların sayısı hızla artacak. Bu
doğrultuda tüketicilerin de kentsel dönüşüm sürecinde binalarını yeniletirken
ya da konut seçerken hem statik hem de estetik değerleri sorgulamaları
gerekiyor. Zemin etüdünden projelendirmeye, malzeme kalitesinden yapım
faaliyetine kadar bina üretim sürecinin her aşamasında alınacak mühendislik
hizmeti yapıların güvenli ve sürdürülebilir olmasının en önemli teminatı. Bu
nedenle mühendislik ve mimarlık hizmetlerine gereken önemi veren inşaat
firmalarını tercih etmek çok önemli.”
HEDEF 6,5 MİLYON
BİNA, GERÇEKLEŞEN 120 BİN!
Türkiye’de kentsel dönüşüm sürecinin 2012 yılında
başladığını ve resmi rakamlara göre ilk etapta yaklaşık 6,5 milyon binanın
yenilenmesinin hedeflendiğini hatırlatan Fedakar, 4 senede sadece 120 bin
binanın kentsel dönüşüm sistemine girdiğine dikkat çekti. Bugüne kadar süreci
tıkayan pek çok nedenden ötürü kentsel dönüşümün yavaş ilerliyor. Kentsel
Dönüşüm Yasası’nın uygulama yönetmeliğinde yapılan değişiklikler ile
yatırımcıların ve konutunu yenilemek isteyen mülk sahiplerinin önündeki
engellerin ortadan kalktığını belirtti.
KENTSEL DÖNÜŞÜM
MİLLİ DAVAMIZ
“Ülkemiz için yolu, altyapısı, yeşil alanı ve sosyal
imkanları ile planlı, sağlıklı ve sürdürülebilir şehirler ancak kentsel
dönüşümle sağlanabilir” diyen Fedakar, sözlerini şöyle sürdürdü; “Şehir
planlamasını bütüncül ve sistematik bir anlayışla yapmak, gelecek nesillere
kaliteli yaşam imkanı tanımak ve olası felaketlerde kayıpları en aza indirgemek
için kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirmek gerekiyor. 2012 yılında
başlatılan bu süreç aslında 1999 depremi sonrası kaybedilen onca zamanı bir
nebze de olsa telafi edecek gibi görünüyor. Kentsel dönüşüm ülkemiz, ekonomimiz
ve insanımız için zorunlu bir süreç. Geçmişten gelen çarpık kentleşme sorununun
çözülmesi, gecekonduların ve sosyal donatılardan yoksun yaşam alanlarının
yeniden yaratılması, kentlerin kültürümüze ve mimarimize uygun, çağdaş yapılara
kavuşması için bu fırsat çok iyi değerlendirilmeli ve bu konuya milli bir dava
gözüyle bakılmalı.” (ZEKİ DEMİR)



YORUMLAR