O siyasetin yiğidosuydu

O siyasetin yiğidosuydu

Büyük Birlik Partisi Kahramanmaraş İl Başkanı Hasan Kızıldağ BBP’nin Merhum Lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun 8. Yıl dönümünde bir açıklama yaparak, olayın aydınlatılamamasının hem şehit ailelerinin hem de liderlerine gönül vermiş tüm vatandaşların canını acıtmaya devam ettiğini söyledi.

26 Mart 2017 - 18:06

Kızıldağ BBP’nin Merhum Lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümünün 8. Yıl dönümü nedeniyle yaptığı basın toplantısında her Mart ayı geldiğinde içlerinin sızladığını söyledi. Her Mart ayında cemrelerden söz edildiğini ve Yazıcıoğlu’nun ölümünün ardından cemreler akıllara gelmediğini belirten Kızıldağ Her Mart ayında bir yiğidin toprağa düştüğü gün olarak akıllarına geldiğini belirtti.

Kızıldağ şöyle konuştu; “İşte o yiğit, 55 yıllık ömrünü bin yıllık terkibin uğruna adamış, aziz Türk Milletinin derdini davasını iktidar yapmanın mücadelesini vermekteyken, alçakça bir suikast sonucu şehit dilen; Büyük Birlik Hareketinin Lideri, ülkücülerin ağabeyi, büyük devlet adamı Şehit Muhsin Yazıcıoğlu'dur. Cennet mekan Muhsin Yazıcıoğlu bir Alp'ti; O'nu tanıyan herkes O'na şehadet eder ki O yiğitlerin önünde bir Serdar'dı. Muhsin Yazıcıoğlu bir Eren'di; O kalbini rabbine tam manasıyla bir teslimiyet içerisinde bağlamış, o yüzden hep rabbine kavuşmak arzusundaydı. Muhsin Yazıcıoğlu bir Alperen'di, O Hoca Ahmet Yesevi'nin yetiştirip Anadolu'ya gönderdiği imanlı yiğitlerin tıpa tıp aynısıydı. Velhasıl Muhsin Yazıcıoğlu bizler henüz ortaokul öğrencisiyken yüreğimize düşen bir kahramandı. Kendi şahsi ikbalini ve istiklalini devletin ve milletin istikbal ve istiklaline tercih eden büyük bir devlet adamıydı. Mamak zindanlarında tomurcuklanıp, siyaset meydanlarında açan bir Gül'dü. Siyasette ilkeli seviyeli ve dik duruşuyla kahti rical eksikliği çekilen her ortamda, sorumlu devlet adamlığı kimliğiyle şahsi ihtiraslara yenik düşmedi. ‘Bir saniyesine bile hâkim olamadığımız, hükmedemediğimiz bir hayat için bu kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur’ cümlesini tüm siyasetçilere hediye ederek ömrü boyunca dik durdu, düz yürüdü. Yani Muhsin Yazıcıoğlu siyasetin gülgüle deminde siyasetin kirli kuralları ve çarkları ile mücadelede saf tutmayı kendisine hiç yakıştıramadı. O safhada hiç hizalanamadı. Dolayısıyla güç odaklarının dayattığı bir siyasi portre değildi. Böyle bir siyasi lider gibi davranmadı. En açık ifadeyle siyasetin yiğidosuydu. Belki de siyasetin kuralları dışında sadece bir mümin gibi davrandığı için siyasi ikbal ve istikbal göremedi ve partisi iktidar olmadı. Ama O'nu tanıyan herkesin ortak kanaati; yaşadığı gibi sonsuzluğun sahibine yürüdü. İftarı şehadet olan bir sevdaya oruçlu bir mümin olarak aramızdan ayrıldı. Biz kendisini Allah'ın en soylu eseri olarak tanıdık ve bildik. Bu vesileyle adamlığın, mertliğin, hoşgörünün, tevazuunun, güzel ahlakın ve adanmışlığın timsali sahabe ruhlu Muhsin Başkanımız başta olmak üzere beraberinde şehadet şerbetini içen yol arkadaşlarını, rahmet minnet ve özlemle anıyoruz.”

Kızıldağ; Yazıcıoğlu’nun yokluğunda hüzünlerinin kelimelere sığmayacak kadar büyük ve omuzlarındaki yükün taşıyamayacak kadar ağır olsa da kendisinden aldıkları cesaret ve ferasetle bıraktığı ulvi davaya sahip çıkmak, kendine yapılan bu alçak suikastın faillerine bulup ve onlara kan kusturmak boyunlarının borcu olduğunu belirtti. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x