Sultanın aşkı 250 şiir yazdırdı

Sultanın aşkı 250 şiir yazdırdı

Kahramanmaraş’ta şairliği, eğitimciliği ve renkli kişiliğiyle yakından tanınan emekli Öğretim Görevlisi Niyazi Sakatutan yaklaşık 500’e yakın yazdığı şiirin yarısını ‘sultanım’ olarak nitelendirdiği bir bayana yazdı.

26 Ocak 2018 - 04:21

Kahramanmaraş’ın eğitim hayatında öğrencilerinin ‘Baba Niyazi’ olarak andığı Sakatutan öğretmenliğin kutsallığını tek cümle ile özetledi; “Doktor, pilot, şarkıcı olmayı isteyen ben yeniden yaratılmıştık olsa, yine öğretmen olurdum.”

Neredeyse her evden bir öğrencisi olan Sakatutan hayat hikâyesini şöyle özetledi; “28 Şubat 1946’da Kahramanmaraş’ta doğdum. Ancak babamın askerde tüfeği zor taşıyanları görerek etkilenmesinden dolayı doğum tarihimi bir yaş büyük yazdırmış. Doğumumda tesadüfen Adana’dan Kahramanmaraş’a gelen ‘Niyazi’ diye birisine uzaktan aşık olan teyzemin isteği üzerine adım Niyazi olmuş. Teyzem, adımı vurduktan sonra 6 ay geçmeden sevdalısına kavuşamamanın etkisiyle o zamanki adıyla ince hastalık olan vereme tutularak 21 yaşında hayata veda edip Adana asri mezarlığına gömülmüştür.

Esas doğum yaşıma göre; 9,5 yaşımda ilkokulu bitirmeme rağmen diploma alamamışım. 1 yıl berber çıraklığı sonucu da alamayınca hakim karşısında iki şahitle yaşımı 3 yaş olarak büyüttürdüler. Orta ve lise tahsilimi memleketimde yaptım. Lise son sınıfta koro şefliği ve solistlik yaparak müzik hayatına adım attım. O zamanlar kurtuluş bayramı münasebetiyle Gaziantep radyosuna gidilir, Kahramanmaraş türkülerinden oluşan bir bant doldurulurdu. Lise son sınıfta iken bende bu ekip de yer alarak memleketimi temsil etme şerefine nail oldum.

Lise sonrası Adana’ya ablamın yanına gitmiştim. 4 yıl aradan sonra ilk tercihim olan Tıp Fakültesini kazanamadım. İkinci tercihim havacı olmaktı. Son tercihim ise şarkıcı olmak, besteler yapmak, sahne dekorlarını  bile elimle yapmaktı, hiç birisi olmadı. Nihayet Adana İktisadi Ticari İlimler Akademisi İşletme Bölümünü kazanmış yarı istekle kayıt yaptırmıştım. O yıl sülalemden hiç kimsenin haberi olmadan öğretmen okulu bitirmelerine girmiş bütün dersleri başarı ile vererek ilkokul öğretmenliğini hak kazanmış, aynı zamanda da akademide ikinci sınıfa geçmiştim.

Çok geçmeden Mardin’in Derik İlçesine bağlı Harmanlı köyüne tayinim çıktı. Peşin aldığım 850 TL’nin sevincini unutamam. Daha sonra mecburi hizmetimin olmadığını beyan ederek Derik İlçesine tayinimi istedim ve oldu. Derik’te ortaokulda resim derslerinden aldığım ek ücreti de unutamam. Bu arada 1966-67 yıllarında Adana’da ilk göz ağrımın etkisiyle başladığım şiir tutkunluğuma devam ederken derslerime de olanca kuvvetimle çalışıyordum. Herkes tatile giderken ben yazın Adana’nın korkunç sıcağında sınavlara girip Mardin’e görev yerime dönüp sınav sonuçlarımı bekliyordum.

Akademiyi bitirdikten sonra Kahramanmaraş’a Düzbağ kasabasına depo tayinim çıktı. Orada bir yıl bile çalışmadan Bakanlığın açtığı Ankara’daki kurslara katılarak Ticaret Lisesi öğretmenliğine hak kazandım. Yaklaşık 6 yıl orada çalıştıktan sonra 1981 yılında Kahramanmaraş Meslek Yüksek Okuluna tayin oldum. Ticaret Lisesinde Televizyon Niyazi olan ünvanlım kısa sürede ‘Baba Niyazi’ olarak anılmaya başlandı. ‘Niyazi Baba, Baba Niyazi, Babacığım’ diye adıma yazılmış şiir, tebrik ve mektuplar almaya başladığımda dünyanın en mutlu insanıydım.

2009 yılında emekli oldum, boş zamanlarımda şiir yazar, resim yapar, terzi gibi bir şeyler diker, en çokta ahşapla adeta oynaşırım. Şarkı ve türkü söylemeyi severim, şiirlerimin bazıları şarkı olabilecek durumda olup, sosyal içerikli, hiciv tarzında olanları da vardır. Doktor, pilot, şarkıcı olmayı isteyen ben yeniden yaratılmıştık olsa, yine öğretmen olurdum. Halihazırda şiir yazmaya da devam ediyorum, şimdi bile şükür yüreğim kıpır kıpır. Sevgi ve saygılarımla.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x