KMTSO Yönetim Kurulu Üyesi kentin başarılı işadamlarından
biri olan Mehmet Beşen Türkiye siyasetini, başkanlık sistemini, Ak Partili
belediyecilik anlayışını, 2016 ve gelecek 2017 yılını Kahramanmaraş’ta Bugün
Gazetesine değerlendirdi.
Bugün Gazetesinin sorularını cevaplayan Beşen özellikle
kamuoyunda başkanlık sistemi olarak adlandırılan Partili Cumhurbaşkanlığı
sisteminin gelmesiyle geçmişteki gibi siyasi çatışma olmayacağını ve yönetimin
daha güçlü bir hal alacağını söyledi.
Türkiye’nin Ak Partili belediyeciliği Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan’dan öğrendiğini da hatırlatan Beşen Recep Tayyip Erdoğan’dan
sonra belediyeciliğin tanımının değiştiğini, belediyeciliğin sadece yol, çöp
toplama ve su getirme hizmetlerinden ibare olmadığı makro projeler üreten birer
kurum haline geldiğini dile getirdi.
ORTADOĞU’DA
YAŞANANLARI DEĞERLENDİRİMİSİNİZ?
Biz ensar ile birbirine kenetlenmiş bir milletiz. Son
günlerde Ortadoğu’da yaşanan bir takım gelişmeleri yakinen takip ediyoruz.
Aslında sürekli takip ediyoruz. Şu anda güçlü ve kendinden emin olan ülkemiz,
kardeşlerinin yardımına gitti. Ortadoğu’yu terör bataklığına çevirmek isteyen güçlere
karşı onuru, gururu ile ‘dur’ diyebilme kudretini gösterdi. 2002 yılında bu
yana bakacak olursak birçok gelişme yaşandı. Bu gelişmeler ışığında ülkemize de
sıçraması muhtemel terör olayları nedeniyle Fırat’ın batısına kadar bir koridor
oluşturuyor. Batı toplumunun ikiyüzlülüğü nedeniyle Suriye’de binlerce insan
göçe zorlandı. Şu anda ülkemizde milyonlarca Suriyeliyi misafir ediyoruz.
AK PARTİNİN 14 YILLIK VİZYONU NASILDI?
AK Parti Hükümetinin ekonomide ve sağlıkta, eğitimde
yakaladığı başarıların tecrübesi ışığında enerji de de ciddi adımlar atılıyor.
Yer altı kaynaklarımızın güncel rakamları çıkarılıyor. Afşin Elbistan kömür
sahasının yüzde yüz konuma geçmesi ile birlikte enerji bağımlılığından
kurtulacağız. Enerji yatırımı yapmak isteyen herkese ciddi kolaylıklar
sağlanıyor. Gelecekte petrolün, doğalgazın alternatifi olarak güneş ve rüzgar
enerjisi var. Bunu aktif bir şekilde kullanmak için ciddi yatırımlar yapılıyor.
Kömür işlemesinde uygulanacak teknoloji sayesinde de hava kirliliği yaşanmayacak.
Geleceğin süper gücü Türkiye, önüne çıkan her engeli kendi dinamikleri ile
çözmeyi bilen bir ülke
YERLİ KAYNAKLARI
SİSTEME NASIL KAZANDIRACAĞIZ?
Afşin-Elbistan gibi büyük linyit havzaları ile daha düşük
kapasiteli diğer rezervlerin değerlendirilmesi için özel bir finansman yöntemi
geliştirilmesi ve uygulanması. Kamu elinde olup redevans usulüyle yeni ihale
edilecek sahaların özel sektöre devrinin sağlanması. Kömür aramalarına hız
verilerek rezervlerin artırılması. Yerli kömürün temiz kömür teknolojileri ile
üretilmesi, gazlaştırılması, sıvılaştırılması gibi alanlarda Ar-Ge
çalışmalarına ağırlık verilmesi. Yerli kömüre dayalı elektrik üretim tesisi
yatırımlarına yönelik teşvik uygulamasının izlenerek ihtiyaçlara göre
güncellenmesi. Kamu elinde bulunan linyit yakıtlı termik santrallerin
rehabilite edilmesi
BELEDİYECİLİGİN
GELİŞİMİ 2002 VE SONRASI İÇİN NASILDI?
Suların haftada bir aktığı, çöplerin toplanmadığı bir
dönmede yapılan seçimlerde Sosyal Demokrat Halkçı Parti’den seçilen İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen’den görevi devralan Recep Tayyip
Erdoğan, 27 Mart 1994-6 Kasım 1998 tarihleri arasında İstanbul’u dünyanın büyük
kentlerine verilen hizmete eş değer hale getirdi. İstanbul’da hayal olan
musluklardan su akmasını sağladı. O dönem İstanbul için kilit adam olan Sayın
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan şu anda Türkiye’nin büyük güç olması için
kilit adam rolünde. 70 Cent için kapı kapı dolanan Türkiye IMF borcunu bitirip,
makro projeler üreterek ülkeleri kıskandırır hale geldi” dedi.
AK PARTİ İLE
SONRASI GÖREV TANIMI DEĞİŞTİ Mİ?
Ak Parti Belediyeciliği sayesinde hizmetin yanı sıra
sosyal alanda yarış başladı. Artık belediyeler yol yapan, su getiren, çöp
toplayan belediyecilikten çıkıp hizmet üreten, makro projeler yapan belediyeler
hale geldi. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanlığı
döneminden bu yana başlayan değişim atağı Türkiye’yi bölgesel güç olmaya doğru
götürüyor. Binlerce can ve 600 milyar dolar para PKK belası yüzüne heba oldu.
Maddi boyut bir yana binlerce askerimiz, polisimiz, öğretmenimiz ve sivil halk
canından oldu. Bölgesel güç olma yolunda en büyük engel olan terör, Halkımız,
Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız sayesinde bitme noktasına geldi. Yaşanan
çatışmalarda şehit olan asker ve polislerimize Allahtan rahmet dilerim.
Yaralılara acil şifalar dilerim. Abdülhamithan zamanında yakalamaya
çalıştığımız fakat bölgesel faktörler nedeniyle geri bırakıldığımız bölgesel
güç olma vizyonumuz AK kadrolar ile tekrar gerçekleşecek
BAŞKANLIK
SİSTEMİNİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Çok güçlü bir başkanlık sisteminin zamanının geldiğini
düşünüyorum. Hükümetimizin bu konudaki çabalarına iş dünyası olarak kesinlikle
destek veriyoruz. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın yanındayız. Millet olarak siyasi
istikrarı desteklememiz lazım. Çok önemli gördüğümüz başkanlık sisteminin,
halkımızca ilgi gösterilip desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Başkanlık
sistemi tartışması çok partili rejime geçildikten sonra Türkiye’de her zaman
gündeme gelmiştir. Biliyorsunuz, son dönemde krizler yaşandı. Bu krizler de
ülkemize çok büyük zararlar verdi. Geçmiş dönemlerde kurulan koalisyon
hükümetleri ile istikrar sağlanamadı. Başkanlık sisteminde, partiler
koalisyonuna dayanan hükümet seçeneği yoktur. Halk, yürütmenin başı olan
başkanı seçtiği gün, hükümet problemi çözülmüş olur. Başkan, bakanlarını
belirler. Bakanların bir kısmı ve bazı sistemlerde tamamı parlamentonun onayı
ile göreve başlar. Ancak parlamentonun bir bakanlık pozisyonu için başkanın
önerdiği adayları ilanihaye reddetme hakkı yoktur. Dolayısıyla başkanın halk
tarafından seçilmesinden sonra kriz seviyesinde bir hükümet kurma sorunu
yaşanmaz. Başkanlık sisteminde katı kuvvetler ayrılığı ilkesi olduğu için,
başkan ve yürütme meclis tarafından daha objektif bir şekilde denetlenir. Bize
göre doğru ve uygun olan Türkiye toplumunun, milletin ihtiyacını karşılayacak
olan yeni anayasal sistem ve başkanlık modelidir. Artık darbe ana yasası ile bu
ülkenin kesinlikle idare edilmemesi gerektiğine inanıyorum. İnşallah bu anlamda
Kahramanmaraş’ımızın ve ülkemizin 2023 vizyonlarını yakalayacağına inanıyorum.
2002 öncesi kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya bulunan savunma sanayi
merkezleri şimdi ürettiği silahlar ile dosta güven düşmana korku veriyor. Güçlü
Türkiye özlemi, başkanlık sistemi ile perçinlenecek ve kimse Türkiye’nin
büyümesini engelleyemeyecek
2016 YILI
DEĞERLENDİRMENİZ NASIL?
2016 yılı 15 Temmuz günü asker kılığına girmiş FETÖ
mensubu teröristler tarafından yapılanmaya çalışılan darbe girişimi yaşadık.
Halkımız bu darbe girişimini başta Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine
vatandaşları şehrin meydanlarına inerek devletinin, hükümetinin ve seçilmiş
iradenin yanında olduklarını gösterdi. Bu döneme kadar Türkiye ekonomisi
iyiydi. Türkiye, dünya üzerinde rekor kıracak şekilde son 26 çeyrektir büyüme
gösterdi. İş gücü piyasası, reel sektör borçlanması, yıllık faiz oranları,
aylık faiz oranları hepsi yerli yerindeydi. Bu tarihe kadar ekonomik manada
dünyada en hızlı büyüyen üçüncü ülke olduk. 15 Temmuz sonrası sistemli bir
şekilde başlatılan hareket ilk önce halkımızın iradesine yönelikti. Bu
önlenince ikinci silahlarını yani ekonomik kartını gösterdiler. Reis-i
Cumhurumuz bunun üzerine milletin dönerek dolarınızı bozdurun dedi ve çağrı
üzerine resmi olmayan rakamlara göre 17 milyar doların üzerinde para TL’ye
çevrildi.
Eski Türkiye alışkınlığında olan batı, Cumhurbaşkanı ve
Başbakan’ın birbirine Anayasa kitapçı fırlatmasına, başbakana yazar kasa fırlatılmasına alışık
olduğu için Türkiye’nin büyümesini kaldıramıyor. Ekonomik manada bakılacak
olursa, içeride FETÖ, PKK, KCK, DHKP-C ile uğraşırken dışarıda Suriye ve Irak
savaşları olmasına rağmen ekonomi yerli yerinde. Şirketler yatırımlarına ve
üretimlerine devam ediyor. Vatandaşımız geleceğe umutla bakıyor.
2017 YILINDA
TÜRKİYE VE KAHRAMANMARAŞ’I NELER BEKLİYOR
Ekonomide global bazlı yaşanan bu krizi çözmek için
hükümetimizin başlattığı nefes kredisi sayesinde 250 milyar TL KOBi’lere
verildi. Bu piyasaya aynı 2005 yılında devreye giren teşvik yasası kadar olumlu
etki bırakacak. 2017 yılına Kahramanmaraş ölçeğinde bakacak olursak, önemli
gelişmelerin olabileceğini söylememek mümkün. Tomsuklu Tekstil İhtisas OSB yer
tahsisi tamamlandı. Şimdi oraya fabrikalar yapılacak. Kahramanmaraşlı iş
adamlarının bankada beklettiği 4,5 milyar TL yatırıma dönüşürken nefes kredisi
sayesinde de likitte sıkıntı yaşanmayacak.
İstihdam oluşacak, yeni başarı hikayeleri yazılmış olacak. Türkiye
ekonomisine tekrar dönecek olursak 2023 hedefine emin adımlarla giden bir ülkeyiz
artık. 500 milyar dolar ihracat hedefimiz ulaşabilecek bilgiye, beceriye ve
donanıma sahibiz. Şu anda dünyanın bilerek, isteyerek yaptığı binlerce
engellemelere rağmen ekonomik anlamda iyi durumdayız.
AK PARTİ
HÜKÜMETLERİNİN EKONOMİK KARNESİ NASIL?
Hükümetin politikaları tamamen vatandaşın huzuruna,
refahına ve ekonomisinin kalkınmasına yönelik. 2002 öncesi yaşanan buhranlar
artık yaşanmıyor. 2002 öncesi faizlerin yüzde 170’lere kadar çıktığı,
belediyelerin bile sokaklarda çöpleri toplayamadığı zamanlardı. Sağlıkta adeta
skandallar yaşanıyordu. 2002 yılında AK Partinin iktidar olması ile birlikte
başlayan değişim rüzgarı kendini gösterdi. Düşünün IMF borcu olan bir ülke iken
şu anda IMF borç verir bir ülke olduk. Şu anda dünyanın en büyük havalimanını
yapıyoruz, Ortadoğu da yeni lideri biz olduk. Bunlar yaşanırken milli tarım
projesi başladı. Eskiler daha iyi bilir; soğanı, ekmeği, benzini kart ile alan
ülkeden ihracat yapan, üretim yapan, teknoloji geliştiren, savaş sanayinin yeni
gözdesi olan bir ülke haline geldik. Bunların hepsi hükümetin yaptığı
hizmetler. Yol medeniyet derken AK Parti hükümetinin yaptığı yollar ile
diyarlar aşmaya başladık. Şu anda dünya ölçeğinde yaşanan bir kriz olmasına
rağmen Türk iş adamları, KOBİ’ler üretim ve yatırım yapabiliyor. Bu hükümetin
geliştirdiği projelerin ve sağlam bir ekonomik modelin göstergesidir.
ODA ÇALIŞMALARI
HAKKINDA BİLGİLER VEREBİLİRMİSİNİZ?
Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve 13
bin yıllık bilinen geçmişi ile Kahramanmaraş, 80’li yıllarda kalkınma hamlesini
başlatan ve bugün, tekstil, metal, elektrik üretimi gibi alanlarda Türkiye
lideri olarak başarılı işlere imza atmaktadır.
Yatırım yaptığı her sektörde üst düzey başarı sağlamayı
kendisine şiar edinen Kahramanmaraş, 1000’den fazla sanayi tesisinde; Türkiye
ipliğinin %35’ini, kumaşın %10’unu, metal mutfak eşyalarının %60’ını,
çimentonun %10’unu, kağıdın %20’sini üreterek ciddi bir üretim ve dış ticaret
hacmi ile Türkiye’nin en çok katma değer oluşturan şehirleri arasında çok
önemli bir yere sahip.
Kahramanmaraş’ta, 2 milyar doları geçen dış ticaret
hacmi, yıllık 5 milyar dolar sanayi üretimi, 6 milyar dolar kredi-mevduat hacmi,
son 10 yılda gerçekleşen 6 milyar dolar reel sektör yatırımı ekonomik başarının
en somut göstergelerinden bazılarıdır.
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nın temel
stratejisi de bu başarıyı sürdürülebilir kılmak, üyelerinin global ölçekte
değişime uyum sağlayabilmeleri için gerekli olan bilgi ve hizmet çeşitliliğini
sağlamak, reel ekonomi ile kamu arasında köprü görevi görmektir.
Şehrimizin rekabet gücünün yükseltilmesi ve
Kahramanmaraş’ta yeni sektörlerin, yeni sanayi alanlarının, ihracatta yeni pazarların
artırılması ve inovasyon kapasitesinin güçlendirilmesi politikası ile
üyelerinin ihtiyaçlarını ve sorunlarını çözümlemek için yönetim kurulunca
hazırlanan eylem planı ile icraatlarımızı sürdürüyoruz.
Dünyadaki değişime ayak uyduran dinamik yapısı ile
üretkenliği ön plana çıkaran Kahramanmaraş bugün, aldığı teşviki son kuruşuna
kadar yatırım için harcayan girişimcileri ve 120 ülkeye ihracat yapan 280
şirketi ile geleceğe emin adımlarla yürümektedir.
Kahramanmaraş ekonomisinin amiral gemisi tekstil sektörüdür.
Kahramanmaraş Tekstil Makineleri Fuarları, Avrupa’dan Çin’e, Amerika’dan
Tayvan’a yüzlerce tekstil makinesi üreticisinin katılımıyla gerçekleştirilmekte
ve dünyanın teknoloji devlerini Kahramanmaraş’a çekebilmektedir.
İkinci büyük sektör, metal mutfak eşyalarında ise Türkiye’nin
toplam üretiminin yüzde 60’ını karşılayan Kahramanmaraş, dondurma ile öne çıkan,
franchise sektörüne yeni bir soluk getiren gıda sektöründe ve coğrafi işaret
markasıyla Türkiye’nin en güvenilir kırmızıbiber ve baharat ürünleri Kahramanmaraş’ta
üretilmektedir. İki yıldır düzenlediğimiz tarım fuarları, sektörün ihracat
pazarlarına ulaşmasında çok önemli bir aracı görev üstlenmektedir.
Son dönemde ise yeni
atılımlar ve yeni sektörlere yatırımlar gerçekleştirilmiştir. İki büyük çimento
fabrikası Kahramanmaraş’ı bu sektörde liderliğe taşıyarak Türkiye üretiminin
%10’una ulaştırmıştır. İki kağıt fabrikasıyla Türkiye üretiminin %20’si de
Kahramanmaraş’ta gerçekleştirilmektedir.
İhracatın desteklenmesi bakımından Türkoğlu’nda yeni bir
lojistik köy projesi hayata geçirilmektedir.
İthalatımızda ve ihracatımızda dünyanın neresinden ürün
alırsak alalım, gerek Asya piyasalarından gerekse Amerika’dan almış olduğumuz
veya buralara satmış olduğumuz ürünleri tamamıyla Türkoğlu Lojistik Köy’e
teslim edeceğiz veya oradan teslim alacağız. Aslında deniz yok ama
Kahramanmaraş’a deniz gelmiş olacak, liman gelmiş olacak. Biz burada, gümrük
hizmetleri ile dünyaya açılmış olacağız.
Kahramanmaraş’ta kuyumculuk sektörünün ve ayakkabıcılık sektörünün bir geçmişi var. Kuyumculuk ve bayan ayakkabı üretiminde Türkiye ikincisi konumuna erişmiştir. Ancak bunların ciddi bir sanayi altyapısı olmaması gelişimin önünde engel teşkil ediyor. Bu sorunların çözümüne yönelik olarak şehrimize yeni kurulan kuyumcu kent, ayakkabıcılar için yapılacak ihtisas sanayi sitesi, ahşap işleri için devam eden sanayi sitesi bu sektörlerin endüstrileşmesi ve ihracatta daha fazla pay alabilmeleri bakımından çok önemli bir fırsattır. (ZEKİ DEMİR)
YORUMLAR