Kahramanmaraş’ta
en çok işçi istihdamını barındıran tekstil fabrikalarında işten çıkarılan
sendikalı işçi sayısı hatırı sayılır ölçüde. Tekstil sektöründe yetkili sendika
olan Hak- İş’e Bağlı Öz İplik-İş Sendikası’nın verilerine göre Kahramanmaraş’ta
son yıllarda 230 civarında işçi, Öz İplik-İş Sendikası’na üye olduktan sonra
çeşitli sebeplerle işten çıkarıldı, binlerce kişi de işinden ayrılmaya
zorlandı. 2014 yılında göreve geldiklerinden bu yana Kahramanmaraş’taki üye
sayılarını yaklaşık olarak 850 kişi arttırdıklarını belirten Öz İplik-İş Sendikası
Kahramanmaraş İl Başkanı Bünyamin Yumrukaya, “Sendikamızın yetki belgesi almış
olduğu bir fabrikada üç gün içerisinde 219 kişi zorla sendikadan istifa
ettirilmiştir. Diğer fabrikalarda ise yaklaşık 100’ye yakın işçi arkadaşımız
istifa etmek için zorlanmıştır. Şu anda bile yeni yetki aldığımız bir fabrikada
13 işçi arkadaşımız zorla sendikadan istifa ettirilmiştir” dedi.
Sendikalı
olmanın anayasal bir hak olduğunu kaydeden Öz İplik-İş Sendikası Kahramanmaraş
İl Başkanı Bünyamin Yumrukaya, Kahramanmaraş’ta sendikaya üye olan işçilerin, bazı
işveren tekstil fabrikalarınca tehdit edildiğini ifade ederek üyelerinin ya
sendika üyeliğinden istifaya zorlandığını ya da işten çıkarma ile tehdit
edildiğini öne sürdü.
Tehdide
uğrayan üyelerini yasal yollara başvurmaya yönlendirdiklerini aktaran
Yumrukaya, konunun takipçisi olduklarını bildirerek şunları söyledi: “Anayasamızın
51.maddesine göre sendikalaşmak işçilerin yasal hakkıdır. Sendikaya üye olmak
serbesttir. Anayasaya göre hiç kimse sendikaya üye olmaya, üye kalmaya,
üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. Her yerde olduğu gibi işçiler sendikalı olduğu
için işten çıkarılmak isteniyor ancak bunun suç olduğunu bilen işverenler bu
gerekçeyle işten çıkaramıyor. Çünkü Türk
Ceza Kanununun 118.maddesine göre; Sendikal hakların kullanılmasını engelleme
fiilleri suç olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla işveren başka sebeplerle
işçileri işten çıkarıyor.”
İŞÇİLER MİMLENME KORKUSU YAŞIYOR
Sendikalarla
ilgili insanların düşüncelerinde olumsuz bir tablo hâkim olduğunu dile getiren
Yumrukaya, “Bu tablonun oluşmasını sağlayan birçok sendika var. İşverenler
tarafından sendikalara karşı önyargılar var. Öz İplik-İş Sendikası olarak biz
çatışmacı kültürü dışlayan, uzlaşmayla hareket eden bir sendikayız. Sosyal
diyaloğa, sosyal ortaklığa önem veren,
çalışma barışından yana bir sendikayız. Bu önyargıları da, faaliyet ve
çalışmalarımızla kırmaya çalışıyoruz. Kırdığımızı da düşünüyoruz. Türk ceza
kanununa göre sendikal hakların kullanılmasını engelleme fiilleri suç olarak
tanımlansa da işçi arkadaşlarımız bundan haberdar değiller. Üye olan işçi arkadaşlarımız
ve üye olmak isteyen işçi arkadaşlarımız sendikaya üye olmama yönünde baskı
gördüklerinde ‘sendikaya üye olursanız fabrikayı kapatırız’, ‘işsiz
kalırsınız’, ‘bir daha iş bulamazsınız’, ‘farklı sektörde de önünüzü kapatırız’,
‘mimlenirsiniz’ gibi baskı ve tehditlere maruz kalıyorlar. İşçiler de haliyle
sendikalaşmaktan tedirgin oluyorlar” şeklinde konuştu.
İŞTEN ATTIKLARINI İŞE
ALDIRMIYORLAR!
Sendikacılığının
önemine değinen Başkan Yumrukaya, art niyetli bazı fabrikaların işten çıkardığı
sendikalı işçilerin diğer fabrikalara girmemesi için de özel çaba sarf ettiğini
öne sürdü. Yumrukaya, konuşmasını şu açıklamalarla sürdürdü; “Sendika var ise
bir işyerinde disiplin iş güvenliği tedbirleri alınmış demektir. İnsanca
yaşamak için ücret artışı ve toplu sözleşme imzalanması demektir.
Sendikalaşmanın önündeki en büyük engel işverenler. Örgütlenmeye başlıyoruz
işyerinde anında kapı dışı ediliyor arkadaşlarımız. Ayrıca diğer fabrikalara
faks ve telefon aracılığıyla bilgi veriliyor. İşten attığı arkadaşımızı başka
işyerine aldırtmıyor. Çalışanların sendikalı olması hem maddi hem de sosyal
anlamda çok büyük bir kazanımdır. Sendikalı işçileri, imzalanan sözleşme ile
sağlanan ücret artışının yanı sıra sosyal haklarda da kazanımlar elde
ediyorlar. Türkiye’de sendikalaşma oranı Batı ülkelerine göre çok düşüktür.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre 12 milyon 744 bin işçiden
yalnızca 1 milyon 429 bini sendika üyesi. Sendikalaşma oranı yüzde 11,2
düzeyindedir. Yani 10 işçiden ancak biri sendikalıdır. Çıkarılan sendikalar
kanunu ile 12 Eylül darbelerinin çalışma hayatından silinmeye çalışıldıysa da,
önemli olarak gördüğümüz bu değişiklik yeterli olmamıştır. Örgütlenmenin
önündeki en büyük engellerden biri olan işkolu barajı kaldırılmamıştır.” (KENAN ONARAN)
YORUMLAR